İsveç'in başkenti Stockholm'de, son dönemde Müslümanlara karşı ön yargılı ve hakaret içerikli yayın yapan medya kuruluşları protesto edildi.

AA'nın haberine göre; Segel Torg Mahallesi'nde toplanan bir grup, son günlerde İsveç medyası tarafından yapılan ayrımcı ve İslamofobik yayınları protesto etti. Gazze'ye Özgürlük Filosu'nda yer alan Yahudi asıllı İsveçli aktivist Dror Feiler'de protestoya katılarak Müslümanlara destek verdi.

İsveçli Genç Müslümanlar Federasyonunun (SUM) öncülüğünde toplanan grup, ''Irkçılağa hayır'','' İslamfobiye hayır'', ''Müslümanlar güven içinde yaşamak istiyor'' pankartları taşıdı.

Grup, İsveç'te yükselen İslamofobi ve ırkçılığın önüne geçilmesi çağrısında bulundu.Federasyon Başkanı Rashid Musa, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsveç medyasında Müslüman siyasetçilere karşı bir ''cadı avı'' başladığının altını çizerek, ''Medya, özellikle Müslüman politikacıları suçlayıcı yayınlarla baskı altına alıyor. Ön yargılarına yenik düşen medya, zaman zaman toptancı bir anlayışla Müslümanları suçlayıcı yayınlar yapıyor. Bu da İslamofobinin önünü açıyor. En büyük sorun ise suçlanan Müslümanlara yeterince söz hakkı verilmemesi.'' dedi.

Aktivist Dror Feiler de Müslümanların diğer halklarla eşit hak ve hürriyetlere sahip olduğunu söyledi.Bir Yahudi olarak Müslümanlara destek vermek için gösteriye katıldığını belirten Feiler, ''Avcılığa soyunanlar var. Her şey abartılıyor. Müslümanlar da bu ülkedeki herkes gibi eşit haklara sahip. Ezilenler ve haksızlığa uğrayanlar için daha fazla mücadele etmemiz lazım. Bu miting başlangıç olsun. Umuyorum ki bir sonraki mitinge etnik İsveçliler katılır. Tüm partilerden katılım olur ve hep beraber eşit şartlarda yaşama hakkını savunuruz." diye konuştu.

İsveç medyasında son günlerde, Şehircilik ve İskan Bakanlığından geçen hafta istifa eden Mehmet Kaplan'ın yanı sıra Türk ve Müslüman STK'lara ağır suçlamalar yapılıyor.Devlet televizyonu SVT ve ülkenin önde gelen gazeteleri Aftonbladet ve Expressen dahil olmak üzere İsveç medyasının önemli yayın organları, Müslüman ve Türk STK'lar için "ırkçı, faşist, aşırıcı ve yeraltı örgütü" şeklinde tanımlamalar kullanıyor.