Amerikan New York Times gazetesi, Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın yemen bataklığında boğulduğunu ileri sürdü. Gazete, BAE'nin de askerlerini çekme kararı almasından sonra, Selman'ın Yemen'de işinin zorlaştığını belirtti.
Amerikan New York Times gazetesi, David Kirkpatrick tarafından "Yemen, Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın savaşıydı, ancak bir bataklık haline geldi" başlıklı bir haber yayınladı.
Yemen'in Suudi askeri müdahalesinden bu yana Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın savaşı olduğunu söyledi. Selman 29 yaşındaydı. Savunma Bakanlığı'nda sadece üç ay geçirdi. Çevresi, askeri haritalara bakan, savaş helikopterleri arayan ve hatta askeri nakliye uçağı koltuğunda otururken pilotların kaskını takan generallerle çevriliydi.
Dört yıl sonra, savaş durdu. Prens Muhammed bin Selman'ın tıkandı.
Başlıca müttefiki BAE, Suudi Arabistan'ın savaşı kendi başına yönetme kabiliyeti hakkında sorular sormaya başladı ve askerlerini büyük ölçüde geri çekti. Trump'ın idaresindeki şahin yetkililer tarafından cesaretlendirilen Prens Muhammed'in, ABD'nin askeri desteğini sağlayarak Washington'un BAE'nin bıraktığı boşluğu telafi edeceğini umuyor.
Gulf Arab Institute'ün analisti Christine Smith Dewan; Selman'ın Yemen savaşına yaptığı kişisel yatırımın onu zafer olarak adlandırılabilecek kısmi bir çözüm aramaya yönlendirdiğini söyledi. "Suudi Arabistan halkının çoğu, bunun gelecekte akıllıca bir yatırım olduğunu düşünmüyor."
Suudi Arabistan tarafından 2015 yılında başlatılan ve Husilerin Yemen'in kontrolünü ele geçirmesini önlemek için başlatılan savaş, binlerce Yemen'linin ölümüne ve büyük felaketlere neden oldu. 12 milyondan fazla Yemenli açlığın eşliğinde. Ancak Suudi askeri, İran destekli Husileri başkent Sana'dan kovamadı.
Suudi Arabistan havadan savaşsa da, Afganistan ve diğer yerlerdeki Amerikalılarla birlikte savaşarak askeri tecrübe edinen BAE'liler Husilere karşı alanın başarısının arkasındaydı. Ancak BAE'nin Yemen'den çekilmesinden sonra Suudi zaferinin zorlaştığına inanılıyor.
Washington'daki Yakın Doğu Araştırmaları Enstitüsü'nün bir üyesi olan Michael Knights, "Suudi Arabistan'ın kuzey cephesinde uzun bir savaşta Husileri uzun süre barış görüşmelerinin çökmesini ve tüketmesini engelleyebilir.” Ve “Ancak BAE, Husileri yenmekle tehdit eden askeri güç ve yerel askeri ittifaklara sahip" dedi. BAE'nin aksine, Suudi Arabistan Husilerle kolayca başa çıkamıyor, bunun nedeni Yemen ile 1100 mil sınırında olması.
Suudi araştırmacılar, savaşın başlamasından bu yana, Husilerin Suudi Arabistan'a 500'den fazla roket attığını ve patlayıcı yüklü 150 insansız uçak gönderdiğini söylüyor. Bunlardan sadece birkaç tanesi hedefe ulaşsa ve hasar sınırlı olsa da, devam eden saldırılar Suudi savaşını durdurma girişimlerini zorlaştırıyor.
Husilerin saldırılarını durdurduğu bir senaryoda, güçlerini pekiştirmelerini ve kontrol etmelerini sağlayan Yemen, Suudi Arabistan için büyük bir tehdit oluşturdu. Sana Stratejik Araştırmalar Merkezi'nden Fara el-Musallami, "Suudilerin geri çekilme seçeneği yok ve kaçamazlar" dedi.
Bu nedenle, bazı Batılı diplomatlar ve Birleşmiş Milletler, BAE anlaşmazlığının Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın iki ülke arasındaki sınırda bir güvenlik seviyesi sağlamak için ve Suudi hava saldırılarını durdurması için Husilerle pazarlık etmelerini umuyor.
Selman'ın özellikle, Kongre ve Batı'nın yıkıcı savaş ve sivil nüfus üzerindeki etkisine yönelik eleştirisi ile karşı karşıya olduğu için Husilerle paazarlığa oturucağı düşünülüyor.
Analistler ve diplomatlar, Suudi Veliaht Prensin babası Kral Selman'ın yerini aldığını ve savaşı durdurmaya karar verirse iç baskıyla karşılaşmayacağını söylüyor.
Kongre, yönetimin Yemen'deki savaş çabalarını desteklemeyi bırakmasını talep eden bir dizi karar alırken, Pentagon askeri yetkilileri Yemen'deki savaşın yenilmez bir mekân haline geldiği sonucuna varmış ve Suudi yetkilileri aylarca süren savaşın durdurulması için bir çözüm aramaya çağırdılar.
Ancak Donald Trump kongre kararlarını veto etti. İran'la olan gerginliğin artmasıyla birlikte, başta Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ve Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton olmak üzere yönetim yetkilileri, Suudiler gibi, Husi-İran ittifakından korkuyorlar.
BAE'nin boşluğunu kimin dolduracağına dair bir soruya, Washington'daki bir Suudi büyükelçiliği yetkilisi krallığın Yemen müttefikilerine bağlı olacağını söyledi. Başbakan, koalisyonun yerel ortakların ülkeyi savunma yeteneklerini geliştirmelerine yardımcı olmak için eğitim programları düzenlediğine dair yazılı bir açıklamada bulunduğunu söyledi.
