New York Times'tan Trump yorumu: Ya gönderilecek ya istifa
New York Times Gazetesi, ABD Başkanı seçilen Donald Trump'la ilgili tartışma yaratacak bir yorumda bulundu...

Oluşturma Tarihi: 2016-11-15 22:33:27

Güncelleme Tarihi: 2016-11-15 22:33:27

ABD'de Başkan seçilen Donald Trump'ın başkanlığı 20 Ocak 2017'de başlayacak. Ancak bazı muhalifleri daha başkanlığı başlamadan bitirmenin yollarını konuşuyor, iddiası gündeme geldi.

ODATV.com'un aktardığı bilgide; New York Times'ın Cumhuriyetçi Parti kaynaklarına yakın muhafazakar köşe yazarı David Brooks'un bir yazısı da 'Trump'ın başkanlığının kısa süreceği' iddialarını yeniden gündeme getirdi.

Amerika Bülteni'nde yer alan habere göre Brooks, New York Times'ta Cuma günü yayınlanan "Trump Tower'dan görünen manzara" başlıklı yazısının sonunda, "Trump'ın bağnazlığı, sahtekarlığı, yalancılığı kınanmalı. Ahlaki olarak uyuşturulmamalıyız. Onu, onun yelkenini şişiren sorunlarla yüzleşebilecek bir programla ikame etmeliyiz. Nihayetinde, bu şahıs, bir yıl içinde muhtemelen ya istifa edecek veya azledilecek. Gelecek, düşündüğünüzden yakın"diye yazdı.

Trump'ın başkanlığının oldukça kısa süreceği öngörüsünde bulunanlardan biri de Trump'ın seçileceğini öngören az sayıda siyasi analistten biri olan Washington DC merkezli American University'de politik tarih profesörü olan Allan Lichtman. Seçimlerin sonucunu seçimden önce tahmin etmeye yarayan bir hesap sistemi geliştiren Allan Lichtman, kimse şans vermezken Trump'ın başkan seçileceğini öngörmüştü. Washington Post gazetesi Trump'ın Lichtman'ın öngördüğü şekilde kazanması üzerine, Lichtman ile Eylül ayında gerçekleştirdiği ve Lichtman'ın ‘Trump kazanacak' öngörüsünde bulunduğu röportajdaki bir başka kehaneti de, yeniden haberleştirdi. Lichtman, söz konusu Eylül röportajının sonunda, "Bir başka tahminde daha bulunacağım ama bu hesaplama yöntemime değil kişisel kanaatime dayanıyor. Cumhuriyetçi Partili Kongre üyeleri ve partinin ileri gelen isimleri, Trump'ı başkan olarak istemiyor. Çünkü onu kontrol edemezler. Öngörülemez biri. Ağırbaşlı, muhafazakar ve parti ile işbirliğine açık bir Cumhuriyetçi olan Pence'i tercih ederler. Ve Trump'ın, ya ulusal güvenliği tehlikeye düşürecek bir davranışı veya parasal çıkar elde edeceği bir davranışta bulunarak bir Kongre üyesinin ‘başkanın azledilmesi' başvurusu yapmasına yetecek gerekçe üreteceğine kesinlikle eminim" diye konuşmuştu.

KRİMİNAL SUÇ İŞLEDİĞİNE DAİR YETERLİ DELİL OLDUĞU TAKTİRDE

Trump'ın 4 yıllık normal başkanlık süresini tamamlayamayacağına inananlardan biri de Oscar ödüllü belgesel yönetmeni ve politik aktivist Michael Moore. 2015 Aralık ayında Business Insider dergisine açıklamasında Trump'ın Cumhuriyetçi Partinin adaylığını kesinlikle kazanacağını ve Temmuz ayında ise Trump'ın başkanlığı kazanacağını söyleyen Moore, bu kez de Trump'ın dört yıllık süresini tamamlayamayacağı ve başkanlığının süresinden önce istifa veya azil ile sona ereceği kehanetinde bulundu. MSNBC'de Cumhuriyetçi Partili iki ismin sunduğu ‘Morning Joe' programına katılan "Donald J. Trump'ın Donald J. Trump'tan başka bir ideolojisi yok" dedi ve ekledi:

"Herşeyi kendisi için isteyen böyle bir narsist, belki isteyerek belki de istemeyerek mutlaka yasaları çiğner. Sadece kendisine yarayacak şeyler istediği için yasaları çiğner."

Moore, Ağustos ayındaki bir yazısında ise ‘Trump'ın gerçekte başkan olmak istemediğini ve seçimi kaybetmeye çalıştığını iddia etmişti.

Utah Üniversitesi hukuk profesörü Christopher Peterson'ın iddiasına göre de Trump bir yılını bile dolduramayabilir. Eylül ayında yazdığı makalesinde, seçilmiş başkanın, kriminal suç işlediğine dair yeterli delil olduğu taktirde hukuken başkanlık görevine başlayamayacağını savunan Peterson, özellikle de Trump aleyhine birden çok davanın açılmasına neden olan Trump University skandalına dikkat çekmişti. Trump'ın 2010 yılında kapattığı üniversitenin birçok kişiyi dolandırdığı iddia ediliyor. Önümüzdeki haftalarda duruşmaları olacak bu davaların Trump'ın başkanlığına büyük bir gölge düşüreceğini söyleyen Peterson, "Amerika Birleşik Devletlerinde, tüketiciye kendi ve mal ve hizmetini satın aldırmak için onlara yalan açıklamalarda bulunmak yasadışıdır. Deliller, Trump Üniversitesinin düzenli olarak sahtekarlık yaparak binlerce aileyi programına yatırım yapmaya yöneltmesi, dolandırıcılık olarak tescillenebilir. Dolandırıcılık, azledilme gerekçeleri arasında olan ciddi bir kriminal suçtur " diye yazdı.

Ancak, Trump'ın azledilebileceği ihtimaline inananların sayısı çok fazla değil. Birçok gözlemci Cumhuriyetçi çoğunluklu Kongrenin böyle bir girişimde buunacağına ihtimal vermiyor. Jonathan Chait de, "Trumpistan'ın birinci haftası: Düşünülemez olan normalleşmeye başladı bile" başlıklı yazısında, "Trump medyaya ve medya özgürlüklerine saldırsa bile; Adalet Bakanlığını, hasımlarını soruşturmada kullansa bile; Başkanlık yetkisini kullanarak suç ortaklarını affetse veya devlet imkanlarını muhalefete baskı için kullansa bile, bütün bunlar Cumhuriyetçi Partinin çok önemli bir kısmınca kabul edilebilir bulunacak ve hatta savunulacak" diye yazarak, mevcut şartlarda Trump'a karşı Kongre Cumhuriyetçilerinin bir girişimde bulunabileceğine çok olasılık vermediğini kaydetti.

ABD BAŞKANI NASIL AZLEDİLEBİLİR

Amerikan Anayasasına göre başkan, vatan ihanet, rüşvet, ya da ağır suç ve kriminal suçlar işlemeleri halinde azledilir. Azil yetkisi ise Kongre'de. Temsilciler Meclisinin azil için salt çoğunlukla evet demesi gerekiyor. Ardından ABD Yüksek Mahkemesinin başkanlık edeceği Senato, Yüce Divan görevi görür. Temsilciler Meclisinin azil kararının onaylanması için 100 sandalyeli Senato'nun üçte ikisinin oyu gerekiyor. Üçte iki çoğunluk oluştuğunda başkan azlediliyor ve yardımcısı kalan süreyi tamamlamak için ABD başkanı oluyor. Amerikan tarihinde bugüne kadar sadece iki başkan azledildi. 1868 yılında Andrew Johnson ve 1999 yılında Bill Clinton Temsilciler Meclisince azledildiler. Her iki başkanın da azil kararı, Senato'da üçte iki çoğunluk desteği bulamadığı için uygulanamadı. Richard Nixon ise 1974 yılında Temsilciler Meclisinde azil süreci başlayınca ve azledileceğini anlayınca istifa etti. Azil sürecinin en önemli belirleyicisi ise başkanın halk nezdindeki desteği. Clinton'ın azli sürecinde rol oynayan Bruce Fein, Nisan ayında Politico'ya yaptığı açıklamada, "Bu oyunun yüzde 99'u başkanın ne kadar popüler olduğu ile ilgili" demişti. Ona göre başkana kamuoyundaki destek çok düşük değilse, kimse ona karşı azil süreci başlatmaya cesaret edemez.