Operasyonlar dördüncü senesinde... Sina’da neler oluyor?
Mısır’ın Sina yarımadasında ardı ardına gerçekleşen saldırılar, dikkatleri yeniden bölgeye çevirdi. Terör eylemleri, ölümler ve işkencelerle gündemden düşmeyen Sina’ya İsrail vatandaşları Mısır vatandaşlarından daha rahat girebilirken bölgenin geleceğine yönelik İsrail ipoteği dikkat çekiyor. Hukukçu Hussein Saleh Ammar, “Sina’da Mısır askerinin düzenlediği operasyonlar 4’üncü senesine girmesine rağmen henüz hiçbir başarı elde etmiş değil. Bir taraftan silahlı yapılar, diğer taraftan Silahlı Kuv

Oluşturma Tarihi: 2017-09-15 10:58:10

Güncelleme Tarihi: 2017-09-15 10:58:10

TIMETURK | FAHRETTİN DEDE

Mısır'ın İsrail sınırındaki Sina Yarımadasında şiddeti her geçen gün artan eylem ve operasyonlar, bölgenin geleceğine yönelik tartışmaları yeniden alevlendiriyor. 3 Temmuz 2013'te gerçekleşen askeri darbe sonrası her geçen gün varlığını artıran terör eylemlerinde son olarak Pazartesi günü 18 ve Çarşamba günü de 2 Mısır askeri hayatını kaybetti.

TERÖR EYLEMLERİ, ÖLÜMLER VE İŞKENCELER…

Arap-İsrail savaşlarında Mısır-İsrail cephesini oluşturan Sina Yarımadasında ülkenin seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'ye yönelik kanlı darbe sonrası bölge; terör eylemleri, ölümler, işkenceler, kaçırılmalar, haksız tutuklamalar ve hak ihlâlleriyle gündeme geliyor. Bu ay iki saldırıyla sarsılan Sina'da ağustos ayında eylemlerde azalma gözlenirken, Temmuz ayı boyunca bölge silahlı milisler ve askerler arasında ciddi çatışmalara sahne oldu.



SİNA'DA TEMMUZ BİLANÇOSU KABARIK

Ülkenin son aylarda dünya gündemini de meşgul eden “Zorunlu kaybetme” vakalarının en sık rastlandığı bölgelerden biri Sina yarımadası… Temmuzda 16 Mısır vatandaşı zorla kaybedilip kendilerinden haber alınamazken, aralarında 4 çocuğun da bulunduğu 18 kişi katledildi. 57 kişi ise yaralandı. Temmuzda Sina yarımadasında gözlemlenen iktisadi, hukuki ve sosyal hak ihlali olay sayısı ise 87 oldu. Bu olayların büyük kısmını özel mülklerin, mabed ve evlerin yıkılması ve yakılması oluşturuyor.

Öte yandan temmuz ayında 6 kişi ise Mısır Silahlı Kuvvetleri yararına çalıştıkları gerekçesiyle silahlı eylemciler tarafından kaçırıldı. Ayrıca büyük çoğunluğu IŞİD'e mensup silahlı eylemcilerin ‘hatalı' bomba patlatımı sonucunda 9 kişi öldü, bir çocuk da yaralandı. Terör örgütü IŞİD üyelerinin saldırılarında ise temmuz boyunca defalarca gerçekleşen saldırılarda 18 Mısır askeri öldü, 11 asker de yaralandı. Mısır güvenlik güçlerince
düzenlenen operasyonlarda ise 18 silahlı eylemci öldürüldü.

“BİR TARAFTA SİLAHLI YAPILAR, DİĞER TARAFTA SİLAHLI KUVVETLER”

Mısırlı hukukçu ve yazar Hussein Saleh Ammar, Sina yarımadasında halkın IŞİD ile Mısır askeri arasında hayata tutunmaya çalıştığını kaydederek, halkın bu durumdan bezdiğini söylüyor. “Sina'da Mısır askerinin düzenlediği operasyonlar 4'üncü senesine girmesine rağmen henüz hiçbir başarı elde etmiş değil. Sina operasyonları başlarken, terörist yapıların ezileceği ve terörden temizlenmiş bir bölge sözü verildi. Yüksek Askeri Konsey üyesi Ahmed Asker, ‘Bir hafta içinde Sina'yı Mısır halkı içinde teslim alacağız' demişti” diyen Ammar, şu ifadeleri kullanıyor:

Oysa devam eden çatışma ve şiddet olayları, sivillerin mağduru olduğu hak ihlâllerinden başka bir şeye yol açmadı. Bir taraftan silahlı yapılar, diğer taraftan Silahlı Kuvvetler mensupları ile polisler sistematik bir şekilde hak ihlâllerinde bulunuyor. Bunun bu kadar kolay gerçekleşmesi ise pek tabii medya kurumlarının Sina'ya uzak tutulmasıyla oluyor.”

Hussein Saleh Ammar:



MISIRLININ GİREMEDİĞİ SİNA'YA İSRAİLLİ GİRDİ

Sina ve Sinalılarla arasına her geçen gün kalın duvarlar ören Kahire yönetimi adayı yönetmekte zorlanırken, Sina Yarımadasına yönelik yakın gelecekte İsrail işgaline uğrayacağı spekülasyonları da bitmek bilmiyor. Sina'dan Nil deltasındaki şehirlere gitmek isteyen vatandaşlar, bu seyahatlerini ancak polisin olur vermesiyle yapabilirken; İsraillilerse tatillerini pasaporta gerek duymaksızın sadece kimlikleriyle Güney Sina'daki Taba gibi tatil bölgelerinde geçirebiliyor. Camp David'in ilk maddesi uyarınca Mısır'ın İsrail'i tanıması karşılığında İsrail'in Sina'daki işgali sonlandırılırken Mısır'ın da burada bulundurduğu asker sayısına sınırlama getirildi. Eski İsrailli diplomat Oded Yinon tarafından yazılan “İsrail için 1980'ler Stratejisi” başlıklı yazıda Sina'daki yer altı kaynaklarına dikkat çekilerek bunun İsrail ekonomisine etkisine vurgu yapılarak, Sina'nın yeniden alınması gerekliliği açıkça ifade edildi. Yinon, Sina'nın adanın “uzun dönemde stratejik, ekonomik ve enerji kaynağı olarak” İsrail için önemini dile getirdi.

(İlgili habere gitmek için fotoğrafa tıklayınız)