Gazete, yasal dosyaların emanet edildiği bir polis memurunun çalıştığı kurum bünyesinde çalıntı arabaları yeniden satmasının eşi görülmemiş olduğunu söyledi.
Gazete, Paris'teki iki polis karakolunda çalışan 31 yaşındaki şüpheli memurun organize kaçakçılığında "rahat bir gelir kapısı" olarak değerlendirdi.
Gazete, dolandırıcıların ve otomobil endüstrisinden uzmanların da aralarında bulunduğu 23-45 yaş arası 15 kişi ile birlikte araçların numaralandırılmasıyla suçlanan memurun da tutuklandığını doğruladı.
Öte yandan kaçakçılık ağı içerisine Belçika ve Fransa'da 3 milyon avro olarak tahmin edilen para karşılığında satılan 100'den fazla lüks araç dahil edildi. Polis, araçların yarısından fazlasının seri numaralarının tahrif edildiğini ortaya çıkarırken, kaçakçılık organizatörünün yıllar içinde kazandığı 300 bin avroya ve 6 araca el koydu.
Adli kaynağa göre, 2020'nin başından bu yana gizli biçimde 20 bin avroyu aşan 20'den fazla araç polis dosyalarından çalındı ve bilinmeyen bir şekilde dolaşıma girdi.
Kaçakçılık şebekesi
Organize Suçlarla Mücadele Ofisi, operasyonun Versay Adli Polisi'nden bir polis memurunun verdiği ihbarla başladığını, kötü park edilmiş, tuhaf numaralandırılmış bir takım araçların dikkat çekmesinin ardından çalıntı araç dosyasından çıkarıldığının tespit edildiğini belirtti.
Gazeteye göre, araçlardan bazıları sahipleri veya sigorta şirketleri tarafından kurtarılmadan önce gizli biçimde polis dosyalarından kaybolduktan sonra Ulusal Polis Müfettişliğinin başlattığı gizli soruşturma teknik ve fiziki takiple birkaç ay sürdü.
Kaçakçılık şebekesinin kurbanlarından biri gazeteye, çalınan aracının kendisine geri dönmediği halde geri döndüğü konusunda nasıl bilgi verildiğini şöyle anlattı:
"Satın alma niyetiyle denemem için bana anahtarı veren kişi kaçtı!"
Şikayette bulunduktan sonra sigorta şirketini aradığında şirketin kendisine, “Yetkililer bize aracınızın bulunduğunu bildirdi” şeklinde bir mesaj gönderdiğini ancak Paris karakoluna gittiğinde polisin kendisine aracının bulunmadığını söylediğini ifade etti.
Gazete, "polis ve jandarma dışında hiç kimse bu tür işleri yapamaz” iddiasında bulunurken, Val de Marne'da yaşayan bir kadının, dolandırıcılıktan haberi olmadan bir aracı iyi niyetle satın alışını örnek gösterdi.
Gazete, aracın sahibinin devletin mahkemeye sevk edilmesini talep ettiğini, söz konusu dolandırıcılığın ancak bir veya daha fazla polis memuru veya devlet görevlisinin yardımıyla yapılabileceğini ifade ettiğini aktardı.