TIMETURK | HABER MERKEZİ
Raporda, dünyayı alarma geçiren koronavirüs salgını bilim, sağlık politikaları, ekonomi ve makroekonomi başlıkları altında analiz edildi.
İşte rapordan ayrıntılar:
PANDEMİNİN EKONOMİSİ
1- Avrupalı ve Amerikalı ekonomistlere göre, ciddi bir resesyon geliyor. Bu kanaat Avrupa'da daha yaygın olmakla birlikte az gelişmiş dünyada bu beklenti net değil.
2- 2020'nin birinci çeyreğinde Çin'in %7 olan gayrisafi yurt içi hasıla (GSYİH) büyümesi 2 Mart'ta eksiye düştü, halen %1 civarında seyretmekte. İkinci çeyrekte %-3 ila %1 arasında değişmesi bekleniyor.
3- Borsalarda çok hızlı bir düşüş gerçekleşti. Buna göre Çin'de (SSEC) % 14, ABD'de S&P 500 % 29, İngiltere'de (FTSE) % 33, İtalya'da (FTSE MIB) % 35'in üzerinde düşüş yaşandı.
4- Eurocontrole göre havayolu şirketlerinin, AB ve AB üyesi olmayan ülkeler arasındaki aylık yolcu kapasiteleri yüzde 90 oranında düştü.
815 bin (Air France)
573 bin Lufthansa
544 bin Emirates
507 bin KLM
468 bin Wizair
372 bin Katar Air
369 bin Ryanair
354 bin THY
338 bin Delta Airlines
322 bin Aeroflot
5- Restoranlara etkisi: Avustralya'da % 60-65; ABD, Meksika, Kanada, İngiltere ve Almanya'da % 85-98 arasında bir iş kaybı sözkonusu.
6- Otomobil satışları: Negatif etkilerin en şok edicisi, ertelenme potansiyeli çok yüksek olan otomobil satışlarında oldu. Şubat 2020'nin ilk iki haftasında % 92'lik bir düşüş gerçekleşti. Çin'de durumun daha vahim olduğu, bunun etkilerinin daha ağır olacağı söyleniyor. Otomobil satışlarının etkisi satış kaybı ile sınırlı kalmıyor. Dolaylı etkileriyle birlikte çok ağır sonuçlar doğurabilir. Tedarik zincirinde başlangıçta bir miktar azalma etkisi olsa da üçüncü çeyrekle birlikte normale dönecek hatta daha da artacaktır beklentisi hakim. Halihazırda limanlara teslimatta 10 günlük gecikmeler yaşanıyor. Gelecekte gelir kayıpları ve gayrisafi yurt içi hasılanın (GSYİH) azalması halinde talep düşeceğinden lojistik tedarik zincirinde de buna bağlı keskin düşüşler olabilir.
7- En çok etkilenen sektörlerin uzun vadede 4. çeyrek tahminleri
Turizm: Şiddetli çalkalanma etkisi yaşanıyor. Paris'te her yerin kapanması, Vietnam'da %50 azalma. Talepte negatif etki gelişmelere bağlı olarak farklı oranlarda görülecek.
Havayolu Taşımacılığı: Sürekli baştan gelen rüzgarların durdurucu etkisi ağır. Yaz sezonu kaçtı bile.
8- Altının değeri hızla düşüyor: 1700 Amerikan düzeyinden 1476'lara geriledi bile
9- Petrol fiyatları: Suudi Arabistan ile RF arasındaki didişme petrolde sert bir düşüş getirdi, devam ediyor.
10- Hava kirliliğinde keskin azalma: 1 Ocak ile 25 Şubat arasındaki uydu görüntülerine göre, atmosferin alt tabakalarında Nitrojen Dioksit seviyesinde çok keskin bir azalma olduğu görülüyor.
11- Raporda belirtilen kişisel değerlendirmelerde “Sosyal mesafe enfeksiyonu önler ama yalnızlık insanı hasta eder" ifadesi not ediliyor.
12- Evden çalışma: Yüksek vasıflı çalışanlar evden/uzaktan çalışmaktalar. (Eğitimciler, finans dünyasında çalışanlar, hizmet şirketleri, kurumsal çalışanlar-sağlık hariç) uzaktan çalışma imkanına sahipken, üretici fabrikalarda çalışanlar, nakliyeciler, şoförler, dağıtım/lojistik işçileri, kuryeler, temizlikçiler vs bu imkana sahip değiller. Uzaktan çalışma şehir içi trafikte bir nebze rahatlama sağlar. Yüksek gelirli tabaka evden çalışır ancak bu oran Amerika da bile %29.
13. Dijital Eğitim: Muazzam bir çıkış yakaladı. Şirketler, üniversiteler bunun devamını dileyebilirler.
14. Uzaktan Eğitim: 770 milyondan fazla öğrenci, okul ve üniversitelerin kapanmasından etkilendi. Okulların kapanması, uzun vadede önemli bir eşitsizlik yaratabilir, eğitim kalitesi üzerinde ciddi olumsuzluklara sebep olabilir. Online eğitime geçiş, henüz evrensel düzeyde değil. Çin'de 56-80 milyon arasında kişinin halen internet erişimi olmadığı bildiriliyor. İngiltere'de hane halkının %10'u internete sahip değil. Okulların kapanışı ayrıca, zengin-yoksul, dar gelirli aileler arasında orantısız etkiler yaratacaktır.
Birçok çocuk kahvaltı ve öğle yemeğini sadece okulda ve kampüste alabiliyor. (Kaynak: Los Angeles Times)
15. Arz-Talep Yarışı:
ARZ ŞOKU:
COVID-19 Global arzı şoka uğratmış görünüyor. Karantina ve sosyal mesafe dünya çapında uygulanınca işgücü arzında önemli azalmaya sebep oldu. Daha önceki krizlerde, örneğin 2008 krizinde arz şoku sadece finans dünyasında etkili olmuştu. Savaş veya tabii felaketlerde oluşan arz şoku altyapının tahribatına, daimi ve büyük ölçekli işgücünün kaybına neden oluyor.
TALEP ŞOKU:
- Hastalığın yayılma durumuna göre belirsizlik
- Yatıştırıcı politikalardaki belirsizlik
- Geçici işçilerin özellikle etkilenen sektörlerde iş ve gelir kaybı
- Hane halkının tedbir tasarrufuna geçmesi
- Şirketler duruma bağlı olarak yatırımlarında değişiklik göstermesi, likidite eksikliğine neden olur. Nakit akışına bağlı olarak firmalar talep azalmasıyla iflasa sürüklenebilir.
Arz-talep döngüsü finansal krizdekine benzer. İşini-gelirini kaybedenler, tüketimi azaltır bu da toplam talebi baskılar.
COVID-19 aslında reel ekonomik temeller üzerinde büyük bir şok değildir ama piyasaların üzerinde bir şoktur. Arz ve talep arasında bir duvar oluşturur.
Arzda kasılma → Talepte kasılma
Talepte kasılma → Arzda kasılma getirir.
Toplamda büyük bir ekonomik yıkım olur.
Önde gelen ekonomistlere göre; talep şoku, arz şokundan daha büyük olacaktır.
Nüfusun % 30-35'i elindeki nakit paranın çoğunu kira veya ipotek ödemelerine harcıyor. Bu dönemde ipotek-kira finansçıları nakit sıkıntısına düşer.
SONUÇ:
- Küresel resesyon kaçınılmaz gözüküyor – özellikle gelişmekte olan piyasalarda.
- Toplamda talep etkisi arz şokundan daha büyük olacaktır.
- Belirsizlik, panik ve yasaklayıcı politikalar talepte büyük düşüşlere götüren anahtar unsurlardır.
- Firmaların yatırımları ve hane halkının harcamaları büyük oranda nakit akışına bağlıdır.
- Talepte büyük düşüşler bu firmaların kapanmasına yol açar. Bu da işten çıkarmalara ve tüketimde daha büyük düşüşe yol açar. Ekonomi, baskı altında depresyona girer.
MAKROEKONOMİK POLİTİKALAR
Ekomomide Gerilemenin Yavaşlatılması
Ekonominin karmaşık ve çok bileşenli yapısı (üreticiler, tüketiciler, çalışanlar, bankalar) ve yapısal/konjonktürel koşullar göz önünde bulundurulmalıdır, münferit açıdan rasyonel görünen kararlar felakete yol açan bir zincirleme reaksiyona gidebilir.
Örneğin:
- Tüketicilerin, tecrit nedeniyle harcamalarını durdurmaları
- Firmaların maliyet azaltma amacıyla işten çıkarma, sipariş durdurma ve borçlanmama kararları,
- Geri ödeme sorunu yaşayan bankaların kredi vermemeye başlamaları.
- Tecrit, sağlık açısından pozitif dışsallıkları; ekonomi açısından negatif dışsallıkları barındırır.
Sağlık Politikaları ve Sağlık Harcamaları
• Bulaşıcılığı yüksek bir hastalık ilk ortaya çıktığında, daha savunmasız durumda olanlar derhal tecrit edilmeli, nüfusun genelini temsil edebilecek kişilere rastgele test yapılmalı ve böylece hastalığı taşıma potansiyeli en yüksek gruplar belirlenmeli
• Test sonuçları pozitif olanlar, hastalığın belirtilerini taşımasalar dahi, kendini tecrit etmeli
• Hastalığı taşıyan vakaların izi sürülmeli, teste ve tecrite devam edilmeli
• Yoğun bakım kapasitesi – hem yatak hem ekipman bazında – artırılmalı, yeni sağlık birimleri inşa edilemiyorsa ya da yeterli gelmiyorsa otel, yurt ve kışlalardan yararlanılmalı
• Salgın coğrafi olarak bir bölgede yoğunlaşmış durumdaysa, salgından başka nedenlerle yoğun bakım tedavisi görenler diğer bölgelere nakledilebilir
Etkili Bir Tahlil Stratejisinin Tasarlanması:
Salgının kritik yayılma eşiğinin aşılmasının ardından, sosyal mesafe uygulaması vaka sayısında artışa neden olmadan nasıl gevşetilebilir?
Uygulanabilir tek bir seçenek var: Enfekte olanları hızla tespit ve tecrit, sonra kaynağın izinin sürülmesi.
Üç adımda yapılabilir:
1. Test imkanları yaygınlaştırılır
2. En iyi test stratejisi için simülasyonlar geliştirilir
3. Bulaşmanın temel karakteristik özelliklerinin belirlenmesi için testler nüfusun farklı tabakalarına yayılır
Ekonomi Üzerindeki Doğrudan ve Dolaylı Etkileri:
Bu zincirleme döngü beş halkadan oluşur.
Birinci Halka: Arzda kesintiler ve yüksek sayıda can kayıpları, hane halkında ve işletmelerde panik ve belirsizliğe neden olur
İkinci Halka: Artan belirsizlik ve panik tüketimde ve yatırımda düşüşe neden olur
Üçüncü Halka: Talepte yaşanan şiddetli düşüş firmaların nakit akışlarını durdurur, iflasları tetikler
Dördüncü Halka: İşten çıkarmalar ve ortaklıkların sonlandırılması işsizlikte hızlı bir artışa neden olur
Beşinci Halka: Ücretlilerin gelirleri büyük ölçüde azalır, geri ödemeleri yapılamayan kredilerin sayısı artar; bu da talebi zayıflatır, belirsizliği pekiştirir. İkinci Halkaya geri dönüş demektir.
İkinci ve Beşinci halkalardaki dolaylı etkiler oldukça geniş çaplı olur, ama daha önce örneği görülmemiş durumlar değildir.
Burada hatırı sayılır boyutta makroekonomik maliyetler, halk sağlığı krizinin çözülmesi için yürütülen baskılama startejisiyle bağlantılıdır.
Baskılama Stratejisinin Ekonomik Maliyetleri:
Ekonomik canlılıkta geçici bir düşüş varsayımı: Bir aylığına % 50 oranında, sonraki iki ayda % 25 oranında seyretsin; yıllık üretimde % 10 kayıp yaşanır.
Bunun üzerine bir de, ülkelerin daha uzun süre dışa kapanmaları ve arz/talepteki düşüş sarmalı eklendiğinde, (politika müdahaleleri yapılmazsa) baskılama stratejisinin gerçek maliyeti yıllık GSYİH'nin % 15'ini geçer.
2008'deki ekonomik krizde üretim kaybı % 4,5 oranında gerçekleşti; ve hala telafi edilmiş sayılmaz.
COVID-19'un yaratacağı üretim kaybının etkileri muhtemelen kalıcı olacaktır. Gelişmiş ekonomilerde bir küresel gerileme şu anda kaçınılmaz görünüyor;
Çin'de 2020'nin ikinci çeyreği için küçülme şimdiden kestirilebiliyor.
Hangi Makroekonomik Hedefler Benimsenmeli?
1. Hane halkının ev kirası ya da ipotek ödemelerini sürdürebilmesi ve elinde nakit para bulunması sağlanmalı
2. Çalışanların maaşlarını karantina koşulları altında ya da geçici olarak iş akitleri askıya alınmış durumda bile olsa alabilmeleri sağlanmalı
3. İşletmeler (özellikle de KOBİ ve yeni girişimler), çalışanlarına ve tedarikçilerine ödeme yapabilmeleri için yeterli nakit imkanına sahip kılınmalı
4. Halk sağlığı krizinin finansal krize dönüşmemesi için mali sistem güçlendirilmeli
Hangi Makroekonomik Politikalar Uygulanmalı?
1. Halk sağlığı alanında kamu harcamalarına öncelik verilmeli
2. Vergilerde indirim, kolaylaştırma, erteleme ve teşvik imkanları sunulmalı
3. Vergi iadesi, hane halkının tamamına geçici gelir ve şirketlere nakit hibeler sağlanmalı
4. Faiz oranları aşağıya çekilmeli, merkez bankalarının serbest piyasa operasyonlarının genişletilmesine (nicel genişleme) dayalı programlar ve borç verme planları devreye sokulmalı
Bunların tamamı iyileştirme sağlayacaktır; ancak üçüncü maddedeki politika, kısa vadede yaşanabilecek bir ekonomik çöküşü durdurmakta en etkili yol olacaktır.
Bunları içeren hangi yol izlenirse izlensin, makroekonomik politikalar;
i. Derhal uygulamaya geçirilmesi, üretimdeki kaybı (% 15) karşılayacak büyüklükte olmalı (İngiltere, GSYİH'sının % 15'i büyüklüğünde bir paket açıkladı, daha önce görülmemiş bir karar)
ii. Sağlığa yönelik harcamalardan başlamalı
Test imkanlarının ve tıbbî ekipmanın artırılmasına yatırım, şimdi yaşanan ilk dalga (zirve) için çok geç görünse de 2020 sonbaharında gelecek ikinci dalganın (zirve) sınırlandırılması için hala zaman var.
iii. Hane halkının ve işletmelerin masraflarına çözüm getirmeli
Vergi teşvikleri ya da indirimleri, acil durum kredileri, borçlanma kolaylıkları yalnız başına toplam talepte bir çöküşü önlemek için yeterli değildir.
iv. Bütçe ve para politikası müdahale araçlarından birbirini destekler bir şekilde yararlanmalı
v. Küresel nitelikte olmalıdır.
Birbirine bağımlı ve bağlı toplum ve ekonomi küresel eşgüdüm gerektirir.
Makroekonomik Politikaların Finansmanı
Sözgelimi, ABD ve İngiltere gibi ülkeler, devlete büyük risk yaratmadan yüksek borçlanma kredibilitesine sahip durumda, ama yine de merkez bankalarıyla eşgüdüm zorunluluğu var. Ancak, İtalya'nın böyle bir kredibilitesi ve bağımsız merkez bankası yok. Bu sadece İtalya'nın sorunu değil, AB'nin ortak sorunu.
İtalya AB tarafından desteklenirken Eurobonds, koordine edilmiş devlet borçlanması (“Koronavirüs Fonu” ) ya da “helikopter para” yöntemleri seçenekler arasında yer alıyor.
Bunların tamamı Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) bir şekilde para arzına müdahalesini gerektiriyor. ECB ve FED COVID-19 bitene kadar kurumsal borçların satın alınmasına dayalı 750 milyar Avro ve 700 milyar USD değerinde programlar açıkladı.
SONUÇ
• Hükümetlerin sürece müdahalesi olmazsa ya da zayıf bir müdahalede bulunulursa ekonomik bedeller son derece ağır olacak.
• Hükümetler, sağlık harcamalarına odaklanmalı, salgının direncini kırmalı ve 2020 sonbaharında geri gelebilecek bir salgın dalgasına hazır olmalıdır.
• Kişilerin rastlantısal olarak COVID testine tabi tutularak, enfekte olması en yüksek olasılık taşıyan gruplar belirlenip bunların izleme altına alınması gereklidir.
• Kamu harcamaları derhal yapılmalıdır ve bu ekonomik kayıpla aynı büyüklükte olmalı, doğrudan hane halkının ve şirketlerin harcamalarının karşılanmasını hedeflemelidir.
• Merkez bankaları, yalnızca kendi kaynaklarını kullanarak değil, gerekirse para da basarak hükümetlere mali destek sağlamalıdır.
• Bu küresel darbe, küresel bir mücadele gerektirir. Hiçbir ülkenin tek başına mücadeleye yeterli bütçe imkanı yoktur.