Kraliyet ailesinden ayrılıp ABD'ye yerleştikten sonra Oprah Winfrey'le ikinci kez bir araya gelen Prens Harry, The Me You Can't See adlı programda akıl sağlığı, annesinin ölümü, aile ilişkileri ve eşi Meghan Markle ile ilgili konuştu.
Meghan ve kendisinin ailesi tarafından yüzüstü bırakıldığını söyleyen Harry, California'ya taşınmalarının en büyük sebeplerinden birinin bu olduğunun altını çizdi. Kararından pişmanlık duymadığını belirten Harry, “Ailemin yardım edebileceğini düşündüm. Ancak bunun için her talebimde yalnızca sessizlikle karşılaştım. Tamamen ihmal ettiler. 4 yıl boyunca işlerin düzelmesi için çabaladık. Orada kalabilmek için çabaladık ama olmadı” dedi.
Meghan'ın ciddi anlamda bocaladığını ifade eden Harry, “Aile içinde kapana kısılmış olma hissinden sonra ayrılmaktan başka bir seçenek kalmadı. Bunu kendilerine açıkladığımda bile hala ‘Yapamazsın' diyorlardı. Bunu yapabilmem için işlerin daha ne kadar kötüye gitmesi gerekiyordu. Meghan hayatına son verecekti” dedi.
Harry, Meghan'ın oğulları Archie'ye 6 aylık hamileyken canına kıymayı düşündüğünü, bunu nasıl yapmayı planladığını Royal Albert Hall'da bir konsere giderken kendisine anlattığını söyledi. Meghan'ın o durumunun, kendisine annesinin son günlerini anımsattığını vurgulayan Harry, “Meghan bu duygularını benimle paylaştı ve sonrasında bunlardan kurtuldu. Çünkü annemde olduğu gibi hayatımdaki bir başka kadını daha kaybetmemi istemedi” dedi.
Babası Prens Charles'ın, annesinin ölümünün ardından çok acı çektiğini ancak kendilerini de bu duruma hapsettiğini öne süren Harry, “Bu çok mantıksız. Sen acı çektin diye çocuklarının da acı çekmesi gerekmez. İşin aslı bunun tam tersi olmalı. Eğer acı çektiysen, çocukların için doğru olanı yapman gerekir” diye konuştu.
İlerleyen yıllarda annesinin ölümüyle baş etmeye çalışırken alkol ve uyuşturucu kullandığını belirten Harry, terapi gördükten sonra hayatının düzene girdiğini söyledi.
Londra'nın anksiyetesini tetiklediğini anlatan Harry, annesinin tabutu taşınırken atların çıkardığı toynak seslerinin hala kendisini etkilediğini ifade etti.
Harry, dedesi Prens Philip'in cenazesi için İngiltere'ye dönmenin endişe yarattığını da sözlerine ekledi.