Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Yemen'de 'savaş ve insanlık suçu' olarak değerlendirilen bir savaş yürütmekten Suudi Arabistan'da yüzlerce prens, yetkili ve işadamını gözaltına alıp işkenceden geçirerek servetlerine el koymaya ve Lübnan Başbakanı Saad Hariri'yi esir alıp istifaya zorlamaya uzanan icraatlarına gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetini de eklemişe benziyor.
Tüm bunlara rağmen Riyad'da düzenlenen ve 'Çöldeki Davos' denilen Geleceğe Yatırım İnisiyatifi'nde 50 milyar dolarlık yatırım anlaşmaları kotarmayı başaran Veliaht Prensi, Kaşıkçı'nın 2 Ekim'de kaybolmasından beri ilk kez insanların arasına karışıp kamuoyuna açıklamalar yaptı.
Suudi tarafından 20 Ekim'de 'Kaşıkçı'nınİstanbul Başkonsolosluğu'nda arbedede öldüğü', bugünse 'planlı cinayet soruşturması yürütüldüğü' açıklamaları gelirken bu operasyonun emrini verebilecek tek kişi olan Muhammed bin Selman, forumdaki tartışma paneline yanında Lübnan Başbakanı Saad Hariri ile çıktı.
Veliaht Prens "Başbakan Saad iki gün Suudi kraliyetinde kalıyor. Umarım kaçırılıp alıkonulduğu söylentilerini yaymazsınız" esprisini yaparken gülerek kendisine eşlik eden Hariri de "Tüm özgürlüğümle" sözleriyle tasdik etti.
Salonda bulunanlar da Bin Selman ile Hariri arasındaki şakalaşmayı kahkahalar ve alkışlarla karşıladı.
Bin Selman, panel sırasında, kendisini eleştirmesinin sonucunda canından olan Kaşıkçı ile ilgili "Adalet yerini bulacak, tüm failler cezalandırılacak" mesajını verdi.
Suudi Veliaht Prensi tarafından Riyad'a çağrıldıktan sonra alıkonulup isitfa açıklaması yaptırılmış olan Hariri'nin 4-21 Kasım arasındaki esaretinin perde arkası Kaşıkçı cinayeti sayesinde biraz olsun aydınlandı.
Kaşıkçı cinayetinin zanlılarından olan Bin Selman'ın danışmanı Suud bin Abdullah el-Kahtani'nin, kasımda Hariri'nin hakaret edilip dövülmesi için ekibine emir verdiği, bu yöntemlerle Lübnan Başbakanı'nda istifa açıklamasının yaptırıldığı, 22 Kasım'da Reuters haber ajansına yansıdı.