Arap ve Türkmen Aşiretleri Birliği Başkan Yardımcısı Ahmet Abbud Cuğani, Suriye'deki Kürtlerle uzun yıllar beraber yaşadıklarını belirterek, "Aslında PYD'yi bize musallat eden Kürtlere yıllarca zulmeden Esed'dir çünkü Esed, kendilerine muhalif olan Kürt, Türkmen ve Araplara baskı kurmak için PYD'yi kullanmaya başladı" dedi.
Cuğani, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Fırat ve Dicle arasında yaşayan Suriye halkını PYD, IŞİD ve Esed rejiminin baskısından korumayı amaçladıklarını belirtti.
Haseke, Rakka ve Tel Abyad'da yaşayan halkın yüzde 80'nin Türkmen ve Arap, geri kalanının ise Kürtlerden oluştuğunu anlatan Cuğani, Suriye'deki iç savaş sırasında bölgenin PYD ve IŞİD arasında paylaşıldığını kaydetti.
Suriye'deki Kürtlerle uzun yıllar birlikte yaşadıklarını vurgulayan Cuğani, şöyle konuştu:
"Bizim derdimiz, PYD ve YPG'dir. Aslında PYD'yi bize musallat eden Kürtlere yıllarca zulmeden Esed rejimidir çünkü Esed, kendilerine muhalif olan Kürt, Türkmen ve Araplara baskı kurmak için PYD'yi kullanmaya başladı. PYD'nin katliam ve zulümleri anlatmakla bitmez. En az 100 bin Türkmen ve Arap PYD'nin baskısı sonucu evlerini terk etmek zorunda kaldı. Boşalttığı evlere dışarıdan getirdiği Kürtleri yerleştirerek aslında en büyük soykırımı yapıyor."
Cuğani, PYD'nin, sadece Alibecliye bölgesinde yaklaşık 20 bin Türkmen ve Arabı tehcir ettiğini ve Tel Abyad'da yaşayan Arap ve Türkmenlere hayat şansı tanınmadığını ifade eden Cuğani, "Irak sınırına yakın Hol bölgesi Türkmen ve Arapların yaşadığı bir bölge olmasına rağmen PYD bir süre önce oraya girip aynı politikayla birçok kişiyi katletti ve geri kalanları da göçe zorladı" dedi.
İnsanları evlerinden zorla çıkaran, halka işkence yapan bu grubun terör örgütü olarak görülmemesine üzüldüklerini belirten Cuğani, PYD'nin gelecekte bütün dünyaya zarar vereceğinin altını çizdi.
"PYD'nin Rusya, ABD ve Esed tarafından korunduğunu ve desteklendiğini çok iyi biliyoruz" ifadesini kullanan Cuğani, şunları söyledi:
"DAİŞ savaşarak aldığı bazı bölgeleri yavaş yavaş ve tek bir kurşun sıkmadan PYD'ye bırakıyor. Bunun en açık örneğini de Tel Abyad'da gördük. Hasake'de bir doğalgaz tesisinde çalışıyordum burada çıkarılan gaz ya Esed'in isteği doğrultusunda satılıyor veya Esed rejimine gönderiliyor. Haseke'nin güneyinde DAİŞ, kuzeyinde ise PYD buna uyuyor."
Suriyeli aktivist Abdullah Ahmet ise PYD'nin, bölgede kendilerinden olmayan veya kendi fikirlerine uymayan insanlara baskı yaptığını ifade etti.
Topraklarını bırakmamak için çok direndiklerini ancak PYD'nin baskılarına dayanamayınca yaşadıkları yerleri terk etmek zorunda kaldıklarını kaydeden Ahmet, şöyle konuştu:
"Ülkemizi bırakmamak için çok direndik ancak PYD'nin Telbrad, Hacciye, Telhamis ve Telhalil köylerinde halka yaptığı katliam, işkence ve tehcir politikasını görünce kendi toprağımızda yaşayamayacağımızı anladık. Yanımıza alabildiğimiz çok az eşyayla Türkiye'ye sığındık. Türk insanı bize kucak açtı ve sahip çıktı ama yine de bizim gönlümüz ülkemizde."