İran devlet televizyonunun haberine göre, Cumhurbaşkanı Ruhani, başkent Tahran'da düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısının ardından gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması (NPT) kapsamında uygulanan ve nükleer tesislerinde özel denetim izinlerine imkan tanıyan Ek Protokol'den 23 Şubat'ta ayrılacaklarını belirten Ruhani, "Bu adımla denetimler tamamen sona ermeyecek ve Ajans müfettişlerini ülkeden çıkarmayacağız. Güvenlik Denetimi Anlaşması uygulanmaya devam edecek. Ajans'ın müfettişleri de bu kapsamda denetimlerini sürdürebilir." dedi.
Ruhani ayrıca, UAEA Başkanı Rafael Mariano Grossi'nin, görüşmelerde bulunmak üzere yakın zamanda Tahran'ı ziyaret edeceğini dile getirdi.
İran'ın nükleer silah peşinde olduğuna dair endişelere ilişkin Ruhani, "Daha önce de defalarca vurguladığımız gibi ülkenin savunma programında nükleer silah gibi kitle imha silahlarının yeri yoktur ve bu devletin kesin kararıdır." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Ruhani, nükleer anlaşmanın tarafları Avrupa ülkeleri ile ABD'nin anlaşmanın kapsamının genişletilmesine dair çağrılarına işaret ederek, "Tüm dünya, nükleer anlaşmayı 23 Tir 1394'te (İran'da kullanılan Hicri Şemsi takvime göre, 14 Temmuz 2015) imzalanan şekliyle kabul ettiğimizi ve değişikliği kabul etmeyeceğimizi bilmelidir." diye konuştu.
Trump 8 kez görüşme mesajı gönderdi
Bu konuda eski ABD Başkanı Donald Trump'ın ısrarlarına rağmen anlaşmada değişiklik yapılmasını kabul etmediklerini aktaran Ruhani, Eylül 2018'deki Birleşmiş Milletler Genel Kurulu toplantıları sırasında Trump'ın kendilerine görüşmek için 8 kez mesaj gönderdiğini söyledi.
Ruhani, ABD'nin nükleer anlaşmaya dönüşü konusundaki sıkışmışlığın ABD'nin anlaşmaya dönerek yaptırımları kaldırmasıyla çözüleceğini ifade ederek, "ABD'nin nükleer anlaşmaya dönmekten başka bir yolu yoktur." dedi.
İran Cumhurbaşkanı sözlerini şöyle tamamladı:
"ABD, bugün anlaşmadaki yükümlülüklerini yerine getirirse biz de aynısını yapacağız. Onlar tamamen dönerse biz de tamamen döneriz. Adım atarlarsa atarız, tedricen dönüş yaparlarsa biz de tedricen taahhütlerimize döneriz."