Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü Konaşenkov: ABD’nin yaptığı, uluslararası devlet haydutluğudur!
Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, ABD’nin, IŞİD bahanesiyle Suriye’nin petrol bölgelerinde asker bırakma ve kontrol altında tutma kararına sert tepki gösterdi. Konaşenkov, “Washington’un yaptığı basitçe söylemek gerekirse, uluslararası bir devlet haydutluğudur” dedi.

Oluşturma Tarihi: 2019-10-26 11:14:02

Güncelleme Tarihi: 2019-10-26 11:14:02

Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, ABD'nin, IŞİD bahanesiyle Suriye'nin petrol bölgelerinde asker bırakma ve kontrol altında tutma kararına sert tepki gösterdi. Konaşenkov, “Washington'un yaptığı basitçe söylemek gerekirse, uluslararası bir devlet haydutluğudur” dedi.

İşgal devleti ABD'nin, Suriye'nin petrolüne göz dikmesi Rusya'yı kızdırdı. Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, “Pentagon Şefi Mark Esper'in, “petrol sahalarını IŞİD'e karşı korumak için” ABD askerlerinin Suriye'nin doğusunda kalması gerektiği yönündeki açıklaması şaşırtmamalı” dedi.

Suriye'nin topraklarındaki tüm petrol ve diğer yeraltı kaynakların IŞİD'e veya “ABD'nin IŞİD'e karşı muhafızlarına” değil, tamamen Suriye'ye ait olduğunu vurgulayan Konaşenkov, “Uluslararası hukuk ya da Amerikan kanunları olsun hiçbir yerde, Suriye'deki petrol yataklarını Suriye ve halkından koruma ve savunma gibi ABD askerlerine meşru görev belirtilmedi ve böyle bir olamaz. Bu yüzden halihazırda Washington'un yaptıkları, Suriye'nin doğusundaki petrol sahalarının işgali ve silahlı kontrol altında tutulması, basitçe söylemek gerekirse, uluslararası bir devlet haydutluğu” ifadelerini kullandı.

ABD'nin Suriye'deki yasadışı faaliyetinin gerçek sebebinin, Washington'un ilan ettiği özgürlük idealleri ve terörle mücadele sloganlarından çok uzakta olduğunu kaydeden Konaşenkov, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Rusya Savunma Bakanlığı'nın uzay keşfinin sunduğu görüntülerinin gösterdiği gibi Suriye petrolü, Fırat'ın doğusunda IŞİD bozguna uğratılmadan önce ve sonra aktif olarak ABD askerlerinin güvenli koruması altında üretilip yoğun biçimde benzin tankerleriyle Suriye dışındaki rafinerilere götürülüyordu. Aynı zamanda Washington, Suriye'ye petrol ürünlerinin teslimine yönelik yaptırım ilan etmişti. Bu yaptırımlar sadece ABD değil diğer ülkelerin şirketlerini de kapsıyor.

Suriye'nin doğusundaki petrol sahalarından benzin tankerleri, ABD askerleri ve ABD özel askeri şirketlerin çalışanlarının koruması altında kaçak yollarla diğer ülkelere götürülüyor. Bu konvoylara saldırı düzenlenmesi durumunda derhal ABD özel hareket ve hava kuvvetleri devre giriyor”.

Petrol üretiminin de ABD'nin tüm yaptırımları teğet geçilerek Batı'nın önde gelen şirketler tarafından sunulan donanım yardımıyla hayata geçirildiğini söyleyen Konaşenkov, "Petrol ihracat sözleşmesi, ABD'nin kontrolünde faaliyet gösteren ve sözde Doğu Suriye Özerk İdaresi nezdinde kurulan Sedkab şirketi tarafından uygulanıyor. Suriye petrol kaçakçılığından elde edilen gelir, bu şirketle işbirliği yapan broker firmalar üzerinden ABD özel askeri şirket ve ABD gizli servislerin normal hesaplarına yatıyor" dedi.

Suriye kaçak petrolün varil fiyatının 38 dolar olduğuna dikkat çeken Konaşenkov, "ABD devlet servislerinin bu ‘özel işletmesinin' aylık kazancı 30 milyon doları geçiyor. Bu aralıksız, ABD devletinin kontrolü ve vergilerinden arınmış bu finansal akış için Pentagon ve Langley yönetimi, Suriye'deki petrol kuyularını hayali ‘gizli İŞİD hücrelerine' karşı sonsuza kadar korumaya ve  savunmaya hazır" ifadelerini kullandı.

ABD, SURİYE'DEKİ PETROL SAHALARINA İLK ASKERLERİNİ GÖNDERDİ

Öte yandan ABD güçleri, Suriye'nin doğusundaki petrol sahalarına ilk askeri sevkiyatını yaptı.

Yerel kaynakların aktardığı bilgilere göre, Deyrizor bölgesindeki Conoco ve El Ömer gaz ve petrol sahalarına konuşlanacak ilk grup askerler ve askeri araçlar, Suriye'ye Irak üzerinden giriş yaptı.

Bölgeye sevk edilen ABD askeri güçleri kameralara yansıdı.

Askeri konvoyda zırhlı araçların yanı sıra askeri ekipmanların da yer aldığı ifade edildi.

ABD Savunma Bakanı Mark Esper, "Petrol yataklarının IŞİD veya diğer istikrar bozucu aktörlerin eline geçmesini engellemek için" bölgedeki askeri unsurlarını takviye edeceklerini açıklamıştı.