İranlı uzmanlar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin Tahran'da gerçekleştirdiği ve İdlib'deki durumun ele alındığı zirveyi değerlendirdi.
İranlı Avrasya uzmanı Afife Abedi liderleri yalnızca Suriye sorununun bir araya getirmediğini belirterek "ABD'nin ekonomik savaşta gösterdiği baskıların ardından ülkelerimiz kendini aynı gemide buldu" dedi.
Tahran zirvesi Aralık 2016'dan sonra üç ülke arasında Suriye krizine çözüm bulunmasına yönelik bir başka toplantı oldu.
Abedi'ye göre, son 2-3 yılda gerçekleşen olaylar, Rusya, Türkiye ve İran'ın Suriye konusunda müttefiklik ve bölgede Batı'ya karşı bir cephe oluşturulabileceğini gösterdi. Tarafların farklılıklarına rağmen, işbirliğini sürdürmesi gerekiyor.
‘TRUMP'IN ADIMLARI, ÜÇ ÜLKEYİ BİRLEŞTİRDİ'
İranlı Mehr News haber ajansının Genel Yayın Yönetmeni Hasan Hanizade de benzer bir yorumda bulundu.
Beyaz Saray'ın İran, Rusya ve Türkiye'ye getirdiği yaptırımlar ve vergilerin, üç ülkeyi ekonomik alanda bir araya gelmeye, Washington'ın siyasi ve ticari saldırılarıyla mücadeleye ilişkin bir strateji oluşturmaya yönelttiğini ifade etti.
‘BEYAZ EV'E KARŞI GÜÇLÜ BİR CEPHE OLUŞTURULABİLİR'
Bu ekonomik stratejinin de karşılıklı ticarette doların kullanımından vazgeçilmesine dayalı olabileceğini kaydeden Hanizade "Böyle bir adım ABD Başkanı Donald Trump'ın üç ülkeye yönelik saldırgan adımlarına karşılık olabilir. Bu şekilde Trump'ın yaptırımlarına karşı güçlü bir ekonomik cephe oluşturulmuş olacak" dedi.
Suriye'deki savaşta özel bir aşamaya gelindiğini vurgulayan Hanizade, Suriye ordusunun İdlib'deki teröristleri ortadan kaldırmak için kararlı bir operasyon yürüttüğünü, ABD ve müttefiklerinin operasyonları önlemeye çalıştığını belirtti.
Hanizade, ABD'nin BMGK'dan İdlib konulu acil bir toplantı talep ettiğini de hatırlattı.