Roscosmos Şirketi müdürü Alexander Bloshenko, TASS'a yaptığı açıklamada, ‘Callisto, bilim topluluğunun görüşüne göre, Ay ve Mars'tan sonra insanlar için bir üs düzenlemenin en uygun olduğu yerde Güneş Sistemi'nde üçüncü sırada yer alıyor' dedi.

Callisto Jüpiter'in ikinci, Güneş sisteminin de büyüklük olarak üçüncü uydusu olarak kabul ediliyor. İnsan yaşamsal fonksiyonlarının bir üs olarak devamını sağlayabileceği “Callisto” Güneş sistemi içerisinde en yaşlı ve en çok yarası olan uydu olarak kabul ediliyor.

Callisto uydusu diğer uydulardan ve sistemlerden farklı olarak en fazla krater yoğunluğuna sahip uydu olarak biliniyor.
Yarı buzul yarı kaya kabul edilen Callisto'nun 4 milyar yıldır yüzeyi hiç değişmedi. Güneş sisteminin en eski uydusu olmasının yanında karbondioksit, toz, silkat ve kaya parçalarından oluşan bir iç yapıya sahip bir sistem olarak diğer sistemlerden ayrılıyor.

Roscosmos Müdürü Bloshenko, Callisto'nun üzerinde buzsuz bir okyanusun varlığına dikkat çekerken, uydunun sıcak bir merkezi çekirdeğe sahip olduğunu da açıkladı. Sismik aktivitelerle kaydettikleri bu uydu gelişmelerini umut vaadedici çalışmalar olarak açıkladı.