2013'ten bu yana Sina Yarımadası'nda savaş veren Sisi rejimi, bölge halkına karşı savaş suçu işlemekle suçlanıyor.
Sina halkı ise, Sisi rejimini "teröre karşı savaş" bahanesiyle Sina halkını katletmek ve yerlerinden sürmekle suçluyor.
Büyük çoğunluğu çöllerle kaplı olan Sina Yarımadası'nın tarım alanlarının yoğunlaştığı Ariş çevresinde Mısır ordusunun 50 köyü ve 120 bin hektar yeşil alanı yerle bir edip 100 bin kişiyi yerlerinden ettiği bildiriliyor.
Sina Yarımadası'nın 600 bin kişiden oluşan Bedevi nüfusunun yaklaşık yarısı Mısır ordusunun karadan ve havadan saldırıları nedeniyle mülteci konumuna düşmüş durumda.
Mısır vatandaşı olan Sinalılar, Sisi rejiminin kendilerini Mısırlı olarak değil düşman olarak gördüğünü belirtiyorlar ve uluslararası toplumdan Sina Yarımadası'nda yaşanan insan hakları ihlallerine dair yardım istiyorlar.
Uluslararası insan hakları örgütleri Sisi rejiminin Sina halkını çocuklar ve kadınlar da dahil rastgele tutukladığını, ağır işkencelerden geçirdiğini, halkın maddi varlıklarını tahrip edip yağmaladığını, Sina Yarımadası'nda 2013'ten bu yana 20 bininin katledildiğini veya zorla kaybedildiğini, Mısır askerlerinin Sina Yarımadası'ndaki sivilleri rastgele vurduğunu ve hiçbir yaptırımla karşılaşmadığını belirtiyorlar.
Yine uluslararası insan hakları örgütleri Sina Yarımadası'nda yaşananların soykırım düzeyine eriştiğini bildiriyorlar.
"Sisi rejimi Sina'ya saldırılarını ABD'den yardım almak için kullanıyor"
Sisi rejimi, ABD'den mali yardım talebinde bulunduğu dönemlerde Sina Yarımadası'nda saldırılarını artırmak ve ABD'den yüksek miktarda mali yardım alabilmek için, Sina'daki IŞİD varlığını abartılı sunmakla da suçlanıyor.
Sisi rejiminin ABD'den 1,3 milyar dolarlık ek yardım talebinde bulunduğu bu dönemde Sina Yarımadası'nı hedef alan hava saldırılarını artırmasının da bu iddiaları doğrular nitelikte olduğu belirtiliyor.
Kaynak: Mepa News