Devrik lider Ömer el Beşir zamanında Hamas'a verilen güçlü destek, yeni hükümetle birlikte son buldu. Sudan'da yaklaşık 30 sene boyunca Cumhurbaşkanlığı görevinde bulunan el Beşir iktidarda kaldığı süre boyunca, Hamas'a açıktan destek vermiş ve Hamas'ın liderleriyle yakın ilişkilerde bulunmuştu.
Sudan'da 2019'dan bu yana iki yıllık süre içerisinde Hamas ile bağlantılı olduğu belirtilen ondan fazla şirketin varlıklarına el konuldu. Batılı istihbarat servisleriyle birlikte belirlenen finans kaynakları arasında emlak şirketleri, büyük holdinglerdeki ortaklıklar, oteller, döviz büroları, televizyon kanalları ve bir milyon hektardan fazla tarım arazisi bulunuyor.
Bu şirketlerin Hamas'a uzun yıllar boyunca önemli bir gelir sağladığı düşünülüyor.
Ömer el Beşir'in 2019 yılında devrilmesi sonrası yönetimi ele geçiren yeni iktidar, Batı yanlısı politikalar izlemeye başladı. Bu süreçte ABD'nin 'terörü destekleyen ülkeler' listesinden çıkarılan Sudan hükümetinin, yaklaşık 50 milyar dolarlık borcu da silinme ya da ertelenme aşamasında.
Sudanlı ve Filistinli analistler, bu gelişmenin Filistin hükümetinin paramiliter kolu Hamas üyelerinin ve destekçilerinin yaşayabileceği, para toplayabileceği, İran yapımı silahların ve fonlarını Gazze Şeridi'ne kanalize edebileceği yabancı bir üssü kaybettiğini ifade ediyor. "Hamas'a destek veren şirketlere imtiyazlar sağlandı"
Adı açıklanmadan Reuters'e konuşan eski bir Sudanlı yetkili, Hamas'a destek veren söz konusu şirketlere ülkedeki ihalelerde ayrıcalıklar tanındığı, vergi affı getirildiği ve Gazze bölgesine sınırsız bir şekilde para transferi yapmalarına izin verildiğini söyledi.
El Beşir yönetiminin 2019'da devrilmesi sonrası Hamas'a maddi destek verilmesinde kilit görevi üstlenen Sudan'daki bazı kişilerin ellerindeki nakit varlıklarla Türkiye'ye kaçtığı, ancak söz konusu şirketlere ait mal varlıklarının yüzde 80'inin Sudan'da kaldığı ifade ediliyor.
Sudan'da yeni hükümet geçtiğimiz nisan ayında 1958'den beri yürürlükteki İsrail'i boykot yasasını iptal kararı almış ancak bağımsız Filistin devletinin kurulmasını öngören iki devletli çözümdeki tutumunun sabit olduğunu açıklamıştı.
Asıl adı İslami Direniş Hareketi olan ve Filistin Parlamentosu'nda seçimle mecliste çoğunluğu elinde bulunduran Hamas, ABD, AB ve birçok Batılı ülke tarafından terör örgütü olarak kabul ediliyor.
1987 yılında Şeyh Ahmed Yasin, Abdülaziz el Rantisi ve Muhammed Taha tarafından Mısır'daki Müslüman Kardeşler örgütünün Filistin kanadı olarak kurulan Hamas, sadece bir sene sonra İsrail'i tanıması sebebiyle Filistin Kurtuluş Örgütü ile ters düşerek farklı bir siyasi politika belirlemişti.
Kaynak: Euronews Türkçe