Sudan, ülkeyi terk eden Yahudileri geri çağırıyor
Sudanlı yetkililer, ülkeyi terk eden Yahudilere 'onları yeni bir sivil devletin altında koruyacaklarına yemin ederek' eve dönmeleri çağrısında bulundu.

Oluşturma Tarihi: 2019-09-09 12:57:54

Güncelleme Tarihi: 2019-09-09 12:57:54

TIMETURK | HABER MERKEZİ
PINAR HİLAL BALTA

Sudan Vakıflar ve Din İşleri Bakanı Nasruddin Mufreh (Nasreddin Muferrah), el-Arabiya'da yaptığı açıklamada Sudan Yahudilerine seslenerek hak ve özgürlükler konusunda güvence verdi ve eve dönmeleri çağrısında bulundu. Mufreh, "Bir vatandaşa ülkesine dönme çağrısı yapmak aşırı uç bir davranış değil fakat böyle bir isteği reddetmek aşırı uç" dedi.

KİLİSELER ve HAVRALAR İADE EDİLECEK

İsrail i24 haber sitesine göre Bakan Mufreh, azınlıklara “kiliseleri ve havraları iade etme” sözü de verdi.


Sudan Vakıflar ve Din İşleri Bakanı Nasruddin Mufreh

SUDAN YAHUDİLERİ

Sudan Yahudi Topluluğu, 1906'dan 1949'daki ölümüne kadar manevi lider olarak görev yapan Haham Shlomo Malka tarafından yönetildi. Jarusalem Post'a göre bölgenin eski halklarından olan Yahudiler, 1870'lerden, Mehdilik Hareketi'nin lideri olan Muhammed Ahmed el-Mehdi'nin 1885'deki ölümüne kadar geçen sürede ve sonrasındaki İngiliz işgali döneminde zor şartlar altında yaşadılar.

Sudan'da 1950'lere kadar yaklaşık 1000 Yahudinin yaşadığına inanılırken, 1948'de İsrail'in bağımsızlığını ilan etmesi ve Filistin'e göç hareketine hız kazandırması sonrasında Sudan Yahudilerinin sayısında da düşüş yaşandığı belirtiliyor. Buna göre İsrail'in aralıklarla sürdürdüğü göç hareketi mezarlıkları da kapsıyordu. Middle East Eye haber sitesi, 1977'de Sudan'ın askeri yöneticisi Gafar Nimeiri 'nin (Albay Ca‘fer en-Nümeyrî), Hartum Yahudi mezarlığında gömülü cesetlerin Kudüs'e devredilmesini onayladığını ve ölü Yahudilerin de İsrail'e taşındığını yazdı. (Sudan's new government invites Jewish community's return-7 Eylül 2019)

İSRAİL BASINI: SUDAN'DAKİ SON YAHUDİ AİLE DE GÖÇ ETTİ

İsrail basınında 21 Ağustos 2019'da yer alan haberlerde Sudan'daki son Yahudilerin de İsrail'e göç ettiği belirtildi. Suzi Makoriel ve üç çocuğu, Ağustos ayında Ben-Gurion Uluslararası Havaalanına ulaştı. Buna göre Suzi Makoriel'in annesi, 30 yıl önce İsrail'e göç etmeye çalışan Etiyopya Yahudileri arasındaydı. Meşhur "Musa Operasyonu" sırasında kaybolan 88 Yahudiden biri olan Suzi Makoriel'in annesi, kaçırıldı ve Güney Sudan'a götürüldü.

Etiyopya Yahudilerini İsrail'e getirmeye çalışan aktivistlerden Aharon Tsuf, Makoriel ailesine İsrail'e göç etmeleri için yardım etti. Konuyu İsrael Hayom Gazetesinden Ariel Kahana'ya anlatan Tsuf, Makoriel'in annesinin kaçırılmasının ardından diğer çocuklarla Etiyopya'ya dönmeyi başardığını fakat iki kızının Sudan'da kaldığını söyledi. Kızların ikisi de Sudanlı erkeklerle zorla evlendirilirken, Suzi Makoriel de Sudan'da kalan bu kızlardan biriydi.

Suzi Makoriel ve üç çocuğu Sudan, Etiyopya, Uganda ve Kenya'yı kapsayan uzun bir yolculuğun ardından İsrail'e ulaştı.

Aileyi İsrail'e getiren Aharon Tsuf, Afrika'daki bazı Hıristiyan birliklerin, Binyamin Bölge Konseyi başkanı Yisrael Gantz'ın ve İsrail İçişleri Bakanı Aryeh Deri'nin kendisine destek olduğunu belirtti. Suzi Makoriel ve ailesinin İsrail'e kabul edilmesine yardım edilirken, bu yolculuğun 120 bin şekele (34 bin dolar) mâl olduğu kaydedildi. Tsuf, maliyetin üçte birini ödediğini söyledi.


Suzy Makoriel (sağda) annesi (solda) - 20 Ağustos (2019) salı günü - Ben Gurion Uluslararası Havaalanında (Fotoğraf: İsrael Hayom-Yossi Zeliger)

SUDAN ve HZ. MUSA OPERASYONU

2019'un Nisan ayında devrilen Ömer El Beşir'in 1989'da bir askeri darbeyle başlayan ve 30 yıl devam eden iktidarı sonrasında Sudan'dan göç eden Yahudilere ilişkin net bilgiler bulunmasa da Beşir'in 89'da göreve gelmesinden yalnızca 5 sene önce Sudan merkezli büyük bir operasyon gerçekleştirilmişti. İki hafta süren "Hz. Musa Operasyonu" (1984) sonunda sekiz bin Etiyopya Yahudisi, uçaklarla İsrail'e götürüldü. Konunun Sudan'ı ilgilendiren kısmı ise Etiyopya Yahudileri'nin bir süre peyderpey Sudan'a taşınması ve burada Mossad ajanları tarafından işletilen, operasyonda paravan olarak kullanılan bir tatil köyünden (Arous) İsrail'e götürülmeleriydi. 14 bin Etiyopya Yahudisinin kaçırıldığı operasyon sırasında 88 Yahudinin kaybolduğu belirtiliyor. (The Last of South Sudan's Jews Arrive in Israel in Emotional Journey Home - CBN News - 23 Ağustos 2019)

ETİYOPYA YAHUDİLERİ NAMI DİĞER "FALAŞALAR"

Sudan'dan İsrail'e taşınan Yahudiler, son zamanlarda İsrail'in iç sorunu olarak ortaya çıkan namı diğer "Falaşalar." Eski Habeşistan'ın kadim halklarından biri olan ve "Etiyopya Yahudileri" olarak bilinen Yahudilerin çoğu Etiyopya'nın kuzeyinde, Sudan ve Eritre sınırlarının çevrelediği üçgende yaşıyordu. “İsrail Ahalisi” anlamında “Beyt-i İsrail” (Beta İsrail) ifadesiyle de anılan bu topluluk, 1977'de Geri Dönüş Yasası'na dahil edildi.

Hz. Musa Operasyonu sonrasında bazı teknik sebeplerle geride kalan 800 kadar Beyt-i İsrail mensubu Amerikalılar tarafından 1985 yılında “Hz. Yuşa Operasyonu” adı altında İsrail'e naklettiler. “Hz. Süleyman Operasyonu” adıyla 1991 yılında gerçekleşen üçüncü toplu tahliyede ise 34 uçakla 14 bin 500 Etiyopyalı İsrail'e taşındı. Bu nakliye İsrail'e tek bir seferde yapılan en büyük göç olarak tarihe geçti. Bundan sonra da göçler devam etti. Dokuz bin kadar Etiyopyalı 2015'te çıkartılan aile birleştirme kanunundan yararlanarak akrabalarının yanına geldi. En son, bu yılın Ocak ayında bir Etiyopyalının öldürülmesi sonrasında 82 kişi daha getirildi. (Etiyopya Yahudileri İsrail için ciddi bir iç sorun - Anadolu Ajansı - Prof. Dr. Mehmet Ali Büyükkara - 8 Temmuz 2019)


SUDAN

Sudan'da 19 Aralık 2018'de ekonomik kriz nedeniyle başlayan gösterilerin, hızla rejim karşıtı protestolara dönüşmesinin ardından ordu, 11 Nisan'da yönetime el koyduğunu açıklamış ve 30 yıllık Ömer el-Beşir dönemi sona ermişti.

Beşir, 17 Nisan'da darbenin ardından ev hapsinde tutulduğu Devlet Konuk Evi'nden, başkent Hartum'daki Kuber Hapishanesi'ne nakledilmişti. Son olarak dün (7 Eylül 2019) "yolsuzluk", "yasa dışı mal edinmek" ve "döviz bulundurmak" iddiasıyla yargılandığı davada, dördüncü kez hakim karşısına çıktı. Duruşma, şahitlerin dinlenilmesine devam edilmesi için 14 Eylül'e ertelendi.

Beşir, davanın geçen hafta görülen üçüncü duruşmasında, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed Bin Selman'dan 25 milyon dolar aldığını itiraf etmiş ancak zimmetine para geçirmediğini, Suudi Arabistan'dan aldığı paraları kamu yararına kullandığını, bunu belgeleriyle ispatlayabileceğini iddia etmişti.

Savunma heyetinin tahliye talebi reddedilmişti.

YENİ KABİNE YEMİN ETTİ

Ülkede 5 Eylül perşembe günü, nisan ayındaki askeri darbenin ardından 39 aylık geçiş döneminin ilk hükümeti kuruldu. Savunma ve İçişleri bakanlıklarını askerin belirlediği yeni kabine, 20 bakandan oluşuyor. Hayvancılık ile Altyapı bakanlarının ismi, istişarelerin ardından açıklanacak.

Yeni kabine şu şekilde:

- Dışişleri Bakanlığı Esma Muhammed Abdullah
- İçişleri Bakanlığı Orgeneral Et-Turayfi İdris
- Savunma Bakanlığı Orgeneral Cemaleddin Ömer
- Maliye Bakanlığı İbrahim Ahmed el-Bedev
- Adalet Bakanlığı Nasreddin Abdulbari
- Tarım Bakanlığı İsa Osman Şerif
- Eğitim ve Öğretim Bakanlığı Muhammed Emin Ettum,
- Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Abbas Medeni Abbas
- Çalışma ve Toplumsal Kalkınma Bakanlığı Lina eş-Şeyh
- Kültür ve Enformasyon Bakanlığı Faysal Muhammed Salih
- Sağlık Bakanlığı Ekrem Ali Ettum
- Federal Yönetim Bakanlığı Yusuf Adem
- Vakıflar ve Din İşleri Bakanlığı Nasreddin Muferrah
- Su Kaynakları Bakanlığı Yasir Abbas
- Enerji ve Maden Bakanlığı Adil İbrahim
- Gençlik ve Spor Bakanlığı Vela el-Buşi
- Bakanlar Kurulu İşleri Bakanlığı Ömer Beşir Manis 
- Yükseköğretim Bakanlığı İntisar ez-Zeyn Sagayrun