Suriye savaşının en çok konuşulan iki ismi ilk defa aynı karede: Beşar Esed ve Süheyl Hasan
Suriye’de 8 yıldır devam eden savaşta Beşar Esed ile onun yerine geçebilecek adaylar arasında gösterilen “Kaplan” lakaplı komutanı Süheyl Hasan ilk defa aynı karede görüntülendi. Kimine göre kahraman kimine göre savaş suçlusu olan Süheyl Hasan kimdir? İşte ayrıntılar...

Oluşturma Tarihi: 2019-10-24 10:20:18

Güncelleme Tarihi: 2019-10-24 10:20:18

Beşar Esed, Suriye'de savaşın başladığın 2011'den bu yana ilk kez İdlib'in güneyindeki güçleri ziyaret etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Putin'in Soçi'deki görüşmesi öncesinde gerçekleşen ziyaret dünya kamuoyu tarafından dikkat çekiciydi.

Ziyaret, kimine göre PYD/YPG'nin yenilgisi sonrası sahadaki hakimiyeti Rusya'nın yanında da olsa tekrar sağladığı gerekçesiyle gövde gösterisi anlamı taşıyordu. Kimine göreyse İdlib'e yönelik yeni bri saldırının arka planı oluşturuluyordu.

Bu ziyaretin gözlerden kaçan önemli ayrıntısıysa, çekilen fotoğraf karelerinde, Suriye savaşını başından beri takip edenler için, tanıdık bir isme Süleyh Hasan'a rastlanmasıydı.

Beşar Esed'in koltoğunun olası adaylarından biri olarak gösterilen Hasan, namı diğer "Kaplan" kimdir?

İşte ayrıntılar...

HALEP'TEKİ MUHALİF KUŞATMAYI KIRMASIYLA TANINIYOR

Independent Türkçe'den Ali Kemal Erdem'in haberine göre vaş başlayana kadar sıradan bir albay olan Süheyl Hasan, çatışmaların genel hatlarıyla Esed güçleri açısından bir bozgun havasında geçtiği 2013 yılında Halep'teki muhalif kuşatmayı kırmayı başararak adını duyurdu.

Başarısından dolayı Esed yanlıları arasında "El Nimr" yani “Kaplan” lakabıyla anılmasına neden ise başında olduğu “Kaplan” adlı özel birlikten kaynaklandı.

Hasan, Halep'teki kuşatmayı kırmasının ardından muhaliflerin elindeki Eski Halep'i ve IŞİD'in elindeki doğu Halep kırsalını ele geçirdi.

AÇLIK GÖRÜNTÜLERİYLE AKILLARA KAZINAN DOĞU GUTA'NIN MİMARI

Şam kırsalındaki muhaliflerin kalesi ve isyanın sembolü Doğu Guta'yı teslime zorlaması, Hama kırsalının kontrolünü ele geçirmesi, IŞİD'den Humus'un doğusundaki antik Palmira şehri ile petrol sahalarını alması da adını duyurması ve "namını" sürdürmesi açısından önemli noktalardı.


Süheyl Hasan liderliğindeki Kaplan Kuvvetleri

DOĞU GUTA

Özellikle Doğu Guta, tam 5 yıl boyunca Esed rejiminin kuşatmasında kalmış, Astana anlaşmalarıyla çatışmasızlık bölgesi ilan edilmesine karşın, şiddetli saldırılar düzenlemeye devam etmişti. Bombardımanlarda binlerce sivil hayatını kaybetmiş, abluka nedeniyle kıtlık ve hastalıklardan ölümler yaşanmıştı. Tuzlu su tüketilmesi sebebiyle körlükler artmış ve içeride kalan halk için eşek, kedi ve köpek eti yenmesi adına fetva çıkarılmıştı. Savaşın ilk yıllarında (Ağustos 2013) rejim tarafından kimyasal silah kullanılan bölge Nisan 2018'de tamamen Esed rejimine geçmişti. Bu kapsamda Duma ilçesinde kontrolü sağlayan muhalif gruplardan Ceyş'ül İslam'ın Esed rejimiyle, yine bölgedeki aktif gruplardan Feylak er Rahman'ın Rusya ile anlaşmaya vararak şehri teslim ettikleri belirtildi. Nisan ayında muhalifler silahlarıyla bölgeden tahliye edilirken, iki gurp arasında da Mayıs ayında anlaşma imzalanmıştı.

Tahliyeden bir kare

REJİMİN EN BÜYÜK VURUCU GÜCÜ: KAPLAN KUVVETLERİ

İlk başlarda küçük bir birlik olan Kaplan Birliği başarıları nedeniyle gittikçe büyüdü. Yeni Kaplan Tugayları oluşturuldu. En tepede Süheyl Hasan olsa da altta başka Kaplan komutanları da var artık.

Tahmini 10 – 15 bin kişiden oluştuğu sanılan Kaplan birlikleri şimdilerde Esed rejimi Ordusu'nun en önemli taarruz gücünü oluşturuyor. Kaplan birlikleri Esed rejimi Ordusu'nun diğer birliklerine oranla daha iyi eğitimli, daha donanımlı ve daha ideolojik. Bunda çoğunluğunun bu savaşı kendileri için bir ölüm kalım mücadelesi olarak gören Nusayrilerden yani Arap Alevilerinden oluşmasının da etkisi olduğu muhakkak.

MUHALİFLER: REJİM ASKERLERİ BAŞARILI ÇÜNKÜ RUS ve İRAN DESTEĞİ ALIYORLAR

Muhalifler ise Kaplan birliklerinin gücünün abartıldığını Rus uçakları ve İran yardımı olmasa başarılı olamayacaklarını söylüyor. Muhalifler Kaplan Kuvvetleri'ni "Pembe Panterler" olarak adlandırıyor.

REJİM YANLILARI İÇİN "KAHRAMAN" MUHALİFLER İÇİN "SAVAŞ SUÇLUSU"

Hasan'ın başarıları özelllikle kendisinin ve Esed'in da mensubu olduğu Nusayriler (Arap Alevileri) ve Esed'i destekleyen diğer çevreler arasındaki ününün artmasına neden oldu.

Hatta bu nedenle muhalif çevrelerde Süheyl Hasan'ın Rusya tarafından Esed'i yerine hazırlandığı hatta Esed'e darbe yapabileceği iddiaları da dönem dönem ortaya atıldı.

Ancak cephe dışında pek görülmeyen ve siyasete dair açıklama yapmayan Hasan, Esed nezdinde güvenilir asker olma imajını korudu. Esed'in kendisinden şüphe etmesine neden olacak bir çıkışı da olmadı.

Esed yanlılarına göre bir kahraman olan Hasan'ı muhalifler savaş suçlusu olmakla ve bölgeleri ele geçirmek için sivil alanları acımasızca bombardıman altında tutmakla suçluyor.

ZAHREDDİN ÖLÜNCE HASAN RAKİPSİZ KALDI

Süheyl Hasan ile Esed yanlıları arasında popülerite anlamında boy ölçüşebilecek tek kişi ise Deyrizor merkezini IŞİD kuşatması altında üç yıl savunan Dürzi asıllı Tuğgeneral İssam Zahreddin idi. Çatışmalara sıradan bir asker gibi bizzat katılan Zahreddin'in 2017'de mayın patlamasıyla ölmesinin ardından Hasan'ın Esed yanlıları arasında popülerlik anlamında rakibi de kalmadı.


Tuğgeneral İssam Zahreddin, 2017'de ölünce Hasan, Esed yanlıları nezdinde rakipsiz kaldı

DÜNYACA ÜNLÜ GAZETECİ ROBERT FISK'İN DE DİKKATİNİ ÇEKTİ

Hasan'ın artan ünü dünyaca ünlü Ortadoğu uzmanı Independent Gazetesi Yazarı Robert Fisk'in de dikkatini çekmişti.

2014 yılında Suriye ziyaretinde Hasan ile bir araya gelen Fisk, Hasan'la ilgili izlenimlerini bir yazıda kaleme almıştı. Fisk, Hasan'ın savaşın başlamasından beri dört yıldır oğlunu görememekten yakındığını söylediğini iddia etmişti. Gerçekten de Hasan'ın şayet bilinçli bir tercih değilse savaşın başladığı günden beri cephe hatları dışında başka bir yerde fotoğrafı görülmedi. Fisk yine Suriye şehirlerinde duvarlarda Esed dışında Süheyl Hasan'ın da fotoğraflarının bulunduğunu belirtmişti.


Hasan'ın savaş sürecinde değişen görünümü öldüğü iddialarına yol açmıştı

Hasan'ın 2015'te İdlib'in muhalifler tarafından ele geçirildiği çatışmalar sırasında öldüğü söylentileri ortaya atılmıştı.

Bu iddiaları ortaya atanların gerekçesi ise öldürüldüğünün iddia edildiği tarihten haftalar sonra ortaya çıktığında görünümünün biraz değişmiş olmasıydı. Gerçekten de artık badem bıyıklı değil sakallıydı, yüzü eskiye oranla daha kiloluydu.

Bu iddiayı ortaya atanlara göre Hasan'ın ölümünün Esed'i destekleyenler arasında moral çöküntüsüne yol açmaması için Hasan yerine ona benzeyen biri dublörü olarak kullanılıyordu.

Tabi bu iddia asla ispatlanamadı. Çünkü görünümündeki kimi ufak değişikliklere karşın konuşması ve ses tonu aynıydı. Savaş boyunca defalarca öldüğü ya da yaralandığı iddiaları ortaya atılmıştı. Tıpkı Esed ya da Nusra lideri Colani ya da IŞİD lideri Bağdadi gibi. Ama her öldü iddiasından sonra bir başka yerde görüntülendi.


Rusya'da destek aldığı ve Rusların sevdiği bir isim olduğu iddia edilen Hasan, 2017'de Rus Genelkurmay Başkanı Geresimov'un elinden hediye kılıç ve teşekkür mektubu almıştı

SÜHEYL HASAN KİMDİR?

Asıl adı Suheil Salman El-Hassan. 1970 doğumlu. Doğum yeri kimi kaynaklarda Tartus, kimi kaynaklarda Hama gösterildiyse ağırlık olarak Lazkiye'nin Celbe kasabasında doğduğu iddia ediliyor. 1991 yılında Hava Harp Okulu'ndan mezun olan ve uzun yıllar boyunca Esed'in en önemli dayanaklarından Hava Kuvvetleri İstihbaratı'nda görev yapan Hasan'ın Rusya'da ve İran'da da askeri eğitim aldığı iddia ediliyor. 2011'de savaşın başlamasıyla Hava Kuvvetleri İstihbaratı Komutanı Cemil Hasan'ın emriyle Kaplan Gücü olarak anılacak olan özel birliğin başına geçen Süheyl Hasan, savaşın başından beri muhaliflere karşı sert tutum alınmasını savunuyor.

TSK'YA AİT GÖZLEM NOKTALARINA YÖNELİK SALDIRILARDA "KAPLAN" İZİ

Hasan'a bağlı Kaplan birlikleri son olarak geçtiğimiz aylarda Hama kuzeyinin rejim tarafından ele geçirildiği operasyonda rol oynamıştı. Aynı birliklerin TSK'ya ait gözlem noktalarının bombalanmasında rol oynadığı iddia edildi.

HASAN İÇİN TEK CİDDİ YENİLGİ: İDLİB

Esed'in 2011'den sonra ilk defa İdlib kırsalındaki birlikleri ziyareti aynı zamanda olası İdlib operasyonun da işareti olarak görülüyor. Bu operasyonda da Esed'in öncü gücünün yine Hasan'ın komuta edeceği Kaplan birlikleri olacağı neredeyse kesin.

Hasan tek ciddi yenilgisine de 2015'te İdlib'de uğramış, İdlib merkezin muhaliflerin eline geçmesinin ardından geri almak için yaptığı operasyonlarda başarılı olamayarak Hama merkeze kadar çekilmişti.

Hatta o günlerde Hasan'ın geri çekilen askerlerine moral konuşması yaparken Esed ile yaptığı iddia edilen bir telefon konuşması da kamuoyuna yansımıştı.

Hasan adamlarının da duyacağı şekilde elindeki uydu telefon ile Esed'e savaşmaya devam edeceklerini söylüyor, ondan silah istiyordu.

 


Esed ve Süheyl Hasan (sağda)

PYD DESTEKÇİ SDG GÜÇLERİ DE SÜHEYL HASAN'A KATILABİLİR

Bu konuşmadan dört yıl sonra o gün telefondan konuştuğu Esed'i yanında gören Hasan'ın olası İdlib saldırısına Mahir Esed'e (Esed'in kardeşi) bağlı 4.Tümen ile SDG'nin de bağlanması muhtemelen 5. Kolordu'nun da katılacağı tahmin ediliyor.

Ancak operasyonun Suriye açısından başarısını ise Rusya ve İran'ın ne düzeyde ve ne kadar destek olacağı ve pek tabii ki Türkiye'nin de tutumunun belirleyeceğine kesin gözüyle bakılıyor.