Ajanslarda yer alan habere göre; Suriye Kültür Mirası Bakanı Muhammed Ahmed, Palmira'daki yıkımlardan uluslararası toplumun sorumlu olduğunu belirterek teröristler kadar sponsorları olan Arap ve Batı ülkelerinin de yaşananların suçlusu olduğunu söyledi.
Palmira'da yaşanan yıkımın bazı medya kuruluşları ve sosyal ağlarda çarpıtılmış biçimde tartışıldığını ifade eden Ahmed, “Rus askerlerinin şehirden çıkmasının bu yıkımı kışkırttığını söylüyorlar. Bu kasıtlı bir yalan, amacı nefret saçmak” dedi.
‘SURİYE TOPRAKLARINDAKİ BİN YILLIK TARİHİ SİLİYORLAR'
Antik kentin yıkımında en büyük rolü teröristleri silah ve parayla destekleyen Körfez ülkelerinin oynadığını kaydeden Suriyeli bakan, “Silahlı gruplar, Siyonistler ve diğer ilgili tarafların desteğiyle Suriye topraklarındaki bin yıllık tarihi siliyor” diye konuştu. Teröristlerin verdiği zararı abartmaya yer bırakmayan ölçüde büyük olduğunu dile getiren Ahmed şöyle devam etti:
“Kentin tümünü patlattılar. IŞİD kontrolünde geçen her gün, kültür ve tarih anıtları için tehdit taşıyor. Bu kabusa dönüşmek üzere. Bilim insanları bunun teyidini, önceki işgalden sonra gördü. Birçok anıt, mabet ve mezar kule yerle bir edilmişti. Ayrıca (Palmira antik kentin öncü araştırmacılarından) ünlü bilim insanı Halid Esed öldürüldü ama bilim insanları bazı küçük anıtları güvenli yere saklamayı başardı.”
‘BM YASADIŞI KAZI DÜZENLİYOR VE ÇIKAN ESERLERİ SATIYOR'
Birleşmiş Milletler yönetiminde Suriye'de yasadışı kazılar yapıldığını da belirten Kültür Mirası Bakanı, “BM, Suriye'den çıkarılan eserleri satmak için yasadışı bir pazar oluşturdu. Savaş sırasında Suriyeli eserlerin satıldığına yönelik birçok bilgi var” ifadelerini kullandı. Palmira'nın sadece Suriye'nin değil tüm dünyaya ait bir hazine olduğunu söyleyen bakan, şunları söyledi:
“Bu yüzden orada yaşanan ve insanlığın şu ana kadar görmediği tüm korkunç ve vahşi suçlardan tüm dünya sorumlu olmalı. Teröristlerin sponsorları, uşaklarının çok yakında kentten kovulacağını biliyor. Bu nedenle çifte gaddarlıkla mümkün olan her şeyi yıkmaya çalışıyorlar, amaçları zafer üzerine zafer kazanan Suriye ordusundan intikam almak.”
‘BAĞIMSIZ SURİYE İSTEMEYENLER DÖKÜNTÜLERDEN BİR BİRLİK KURDU'
Batı ve Doğu'daki birçok ülkenin, zengin ve büyük kültürel mirasa sahip bağımsız bir Suriye görmek istemediklerini kaydeden Ahmed, “Bunun için dünyanın dört bir yanından döküntüleri toplayarak onlardan bir birlik kurdular ve Suriye'ye savaşmaya gönderdiler. Amaçları Suriye halkının iradesini kırmak ve bu ülkeyi sömürgeye dönüştürmekti. 21. yüzyılda yaşıyoruz ama onlar, Suriye halkının kendi özgünlüğünü unutması için büyük kültürümüzle olan bağı yok etmeye çalışıyor. Sadece anıtları değil okulları, camileri, kiliseleri de yok ediyorlar” diye konuştu.
Suriyelilerin ülkelerinin bu adil olmayan savaşta zafer kazanarak yeniden kendine geleceğine her zaman inandığını kaydeden Ahmed, “Her zaman medeniyetin beşiği olarak gösterilen Suriye'yi suç fikirlerinin uygulandığı yere dönüştürmenin mümkün olmadığını kanıtlamak için bizi bir sürü iş bekliyor. Başta Suriye Anıtlar ve Müzeler Müdürlüğü olmak üzere ülkenin kültür ocakları ışık, özgürlük ve hümanizm fikirlerini yaymalı” ifadelerini kullandı.
Bakan, Suriye eserlerini çalan ve yok eden örgüt ve şirketlerle ilgili mahkemeye başvurulduğunu belirterek, “Ama şimdi bizi en çok endişelendiren kalan anıtları kurtarma konusu. Anıtlar Müdürlüğü bu konuda bize destek veriyor” dedi.
