Mısır'ı her geçen gün uçuruma sürükleyen darbeci Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi'ye karşı tepkiler artıyor.

Sisi'nin hukuk dışı uygulamalarına ve ülkeyi fakirleştiren ekonomik politikalarına bir eleştiri de Mısırlı siyasetçi ve eski milletvekili Ahmed Tantavi'den geldi.

Yaklaşık altı ay önce Mısır'ı ani bir şekilde terk eden Tantavi, Sisi'nin Mısır'da son 200 yılın en kötü iktidar başkanı performansını sergilediğini söyledi.

Mısır'da siyasi, ekonomik, insan hakları ve yaşam koşullarında yaşananların kabustan beter olduğunu belirten Tantavi, "Umutsuzluk ya da kaos çağrısı yapmıyorum, ülkedeki mevcut gerçeği teşhis etmek istiyorum” dedi.

Tantavi, Onur Partisi'nden istifa ederek, Mısır'dan ayrılmış ve partinin ulusal diyaloğa katılmasını reddettiğini açıklamıştı. Tantavi ulusal diyaloga katılma koşulu olarak, en başta siyasi tutukluların serbest bırakılması fikrini önermişti.

Tantavi'nin videoda vurguladığı 25 Ocak Devrimi'nin yıl dönümünde yaptığı konuşma, bu yıl dönümünde Mısır halkına mesajlar vermek istediğini söyledi.

Tantavi daha önce ülkeyi içinden geçmekte olduğu büyük krizden çıkarmak için erken cumhurbaşkanlığı seçimleri çağrısında bulunmuştu.

Tantavi'nin öğrenimini tamamlamak için Mısır'dan Lübnan'a gitmek üzere ayrıldığını ve ülkesine dönmesine kimsenin engel olamayacağını söyledi.

Aktivistler, Tantavi'nin mesajının Mısır makamları üzerinde baskı oluşturduğunu söyleyerek iletişim sitelerinde etkileşime girdi.

Diğerleri, genç siyasetçinin amacını sorgulayarak, onu gizli bir rol oynamakla ve birinin onu devlette hassas bir konuma getirmesi için onu hazırlamaya çalıştığını iddia etti.

Mısır, Mısır poundunun çöküşü ve emtia ve gıda fiyatlarındaki artışla aynı zamana denk gelen, son on yılların en kötü ekonomik krizini yaşıyor.

Öte yandan İngiliz The Economist dergisi, Mısır cumhurbaşkanının ülkedeki kötüleşen ekonomik krizden çıkış yolu arama seçeneklerinin azaldığını doğrulayarak, birçok Mısırlı'nın Sisi'ye olan güvenini kaybettiğini vurguladı.

"Mısır'da Bir Güven Krizi" başlığı altında The Economist'te yayımlanan haberde, "Sisi göreve geldiğinde birçok Mısırlı, devrim sonrası kaostan kurtulduğu için ona minnettardı. Ancak ülkenin içinde bulunduğu son ekonomik krizden sonra pazarlarda, taksilerde ve kafelerde Sisi'ye yönelik eleştirilerin giderek yaygınlaştığı görülürken, birçok Mısırlı'nın ise onun liderliğine olan inancını kaybettiğini gösteriyor” denildi.

On yıl önce, 3 Temmuz 2013'te, Mısır'ın seçilmiş ilk sivil Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'ye karşı Sisi liderliğinde gerçeekleştirilen askeri darbenin ardından ülke ekonomisi krize girince, Körfez ülkeleri istikrarı sağlamaya yardımcı olmak için Kahir'e yönetimine 25 milyar dolar akıttı. Ancak Körfez ülkelerinin bu sefer aynısını yapmaları pek olası değil. Körfez ülkeleri yardım sağlamak yerine ucuza Mısır varlıklarını satın alıyor.

Hükümet, aralarında benzin istasyonları işleten Wataniya ve bir şişe su şirketi olan Safi gibi askeri firmaların da bulunduğu çok sayıda devlete ait şirketin hisselerini satacağını söylüyor. Ancak daha önce verilen benzer sözler yerine getirilmedi.

Hükümet ayrıca, Uluslararası Para Fonu (IMF) ile yaptığı son anlaşmada, ordu tarafından yönetilen şirketlere vergi indirimleri ve diğer özel muameleleri sona erdirme taahhüdünde bulundu. Ancak dergiye göre Sisi'nin bunu uygulayacak iradeye ve yeteneğe sahip olup olmadığı net değil.

Bazı açılardan Mısır, Uluslararası Para Fonu ile 12 milyar dolarlık bir anlaşmaya vardığı 2016'daki duruma benzer bir durumda. Sübvansiyon kesintileri gibi bazı mali reformları hayata geçirdi, ancak ekonomisini daha rekabetçi hale getirecek yapısal değişiklikleri göz ardı etti. O zamandan beri kriz daha da kötüleşti.

Dergi, son birkaç haftanın sürdürülemez Mısır ekonomisi için bir hesaplaşma olduğunu söyledi. Sisi'nin darbesinden bu yana özel sektör çifte açıkla sarsılırken, borç hükümetin bazılarının değeri şüpheli olan altyapı projelerine yaptığı harcamaları artırıyor. Mısır ajansları iyi büyüme rakamları yayınladı, ancak bunlar bir seraptı: Ülkedeki 104 milyon insanın çoğu için yaşam koşulları kötüleşmeye devam etti.

"Geçen yıl bütçe açığı milli gelirin yüzde 6,2'sine, cari açık ise yüzde 3,6'ya ulaştı. Devlet gelirlerinin yüzde 45'ini borç ödemeleri oluşturuyor.

The Economist, çöküşün Rusya'nın Ukrayna'yı işgaliyle başladığına ve bunun endişeli yatırımcıların Mısır'daki yaklaşık 22 milyar dolarlık portföy yatırımlarını aylar içinde geri çekmesine yol açarak döviz sıkıntısını şiddetlendirdiğine dikkat çekti. Hükümet, ticaret açığını azaltmak için ithalatı kısıtladı. 2016'dan bu yana dördüncü olan başka bir kredi için Uluslararası Para Fonu'na yöneldi. Sisi hükümeti, nihayet geçen aralık ayında IMF'den 3 milyar dolar borç aldı.