TİMETURK | HABER MERKEZİ
Trump'ı freni patlamış bir kamyona benzeten Yaşa, "İslam ülkeleri adına İİT'den ve Arap Birliği'nden mutlaka kınama ve uyarı mesajları yayınlanacaktır ama İslam ülkelerinden üst düzeyde bir tepki beklemek hayal olur" diye yazdı. Kimsenin bu kamyonun önüne atlamak istemediğini söyleyen Yaşa, basit bir soru soruyor:
Peki ama Kudüs'ü kim savunacak?
İşte Yaşa'nın yazısının ilgili bölümü:
NE ANLAMA GELİYOR?
Büyükelçiliğin Kudüs'e taşınması ABD'nin Kudüs'ü resmen İsrail'in başkenti kabul etmesi anlamına geliyor. ABD'nin bu adımı, işgal yönetiminin Kudüs'ün çehresini ve İslami kimliğini değiştirerek kenti tamamen Yahudileştirme projesine verilmiş en büyük destek olacak.
KUDÜS ÜÇ BİN YILDIR YAHUDİLERİNMİŞ...
Trump, seçimden önce New York'ta bir araya geldiği İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu'ya Başkanlık koltuğuna oturması halinde “Birleşik Kudüs”ü İsrail'in ebedi başkenti kabul edeceğini söylemiş, Kudüs'ün üç bin yıl öncesinden bu yana Yahudilerin başkenti olduğunu ileri sürmüştü. Müslümanlardan ve özellikle de Filistinlilerden Trump'ın tarihi gerçeklere aykırı bu sözlerine ve elçiliği taşıma kararına büyük tepki var. Şeyh Raid Salah, Şeyh İkrime Sabri gibi isimler Kudüs'ün Müslümanlara ait olduğunu ve ilelebet de öyle kalacağını söylerken, kararın uygulanması halinde yaşanabilecekler konusunda da uyarıda bulunuyorlar.
EL FETİH YÖNETİMİNİN ELİNDE BİR KOZ VAR...
Aslında Filistin Yönetimi'nin elinde kullanabileceği çok önemli bir kart mevcut. İşgal güçleriyle yürütülen güvenlik koordinasyonu. Söz konusu koordinasyon çerçevesinde Filistin Yönetimi'ne bağlı güvenlik birimleri Batı Yaka'da direniş gruplarına göz açtırmıyor. İşgal askerlerine ve Yahudi yerleşimcilere yönelik birçok eylem Mahmut Abbas'a bağlı güvenlik birimleri tarafından engelleniyor. Dolayısıyla İsrail için Filistin Yönetimi'yle yapılan güvenlik koordinasyonunun devamı oldukça önemli.
BU TOPLANTILARIN ÖNEMİ NE Mİ? ŞÖYLE:
BM Güvenlik Konseyi'nin geçenlerde işgal altındaki Filistin topraklarında Yahudi yerleşim birimi inşasına son verilmesini isteyen kararına kızan İsrail Savunma Bakanı Avigdor Lieberman, Filistinlilerle her türlü irtibatın askıya alınması talimatını vermiş fakat güvenlik koordinasyonu toplantılarını kararın dışında tutmuştu.