New York'taki JFK Havalimanı'nda nöbet tutan avukat Elizabeth Hall, "On aylık bir çocuğu alıkoyamazsınız. Şeker hastalığı olan kişilere, hasta insanlara bu tür muameleler yapamazsınız. Trump'a oy verdim. Tüm politikalarına karşı değilim ama göçmenlere ve mültecilere yapılan bu haksızlığa karşıyım. Buna tepki göstermek için buraya geldim" diyor.
ABD Başkanı Donald Trump'ın yedi ülkeye vize sınırlaması getirmesi ve birçok insanın havaalanlarında gözaltına alınması, Cumhuriyetçi Parti içinde de depreme yol açtı. Yaptığı uzun açıklamayla uygulamanın arkasında duran Trump'a, partisinden yoğun eleştiri var ve seçmenleri de yüz çevirmeye başladı.
New York'taki JFK Havalimanı'nda Müslüman göçmenlere yardım için nöbet tutan onlarca gönüllü avukat arasında, Trump'a oy vermiş Elizabeth Hall da var.
Uzun yıllar kadın ve çocuk hakları için çaba gösteren Hall, yedi ülkeye getirilen yasağı kabul edilemez buluyor. Amerika'nın Sesi'ne konuşan Hall, "Dün gece olduğu gibi on aylık bir çocuğu alıkoyamazsınız. Şeker hastalığı olan kişilere, hasta insanlara bu tür muameleler yapamazsınız. Trump'a oy verdim. Tüm politikalarına karşı değilim ama göçmenlere ve mültecilere yapılan bu haksızlığa karşıyım. Buna tepki göstermek için buraya geldim" dedi.
Havalimanında bir restoranı kapatan onlarca gönüllü avukat, gözaltına alınan göçmenlere ve yakınlarına danışmanlık yapıyor.
BAŞSAVCILAR: ANAYASAYA AYKIRI
Federal Mahkeme, Trump'ın imza attığı kararı iptal etmişti. Gönüllü avukatlar, hukuki olarak ABD vatandaşı olmasalar bile göçmenlerin geri gönderilemeyeceğini, gözaltına alınamayacağını söylüyor.
16 eyaletin başsavcısı da Suriye, Irak, İran, Libya, Somali, Yemen ve Sudan'dan gelenleri engelleyen karara karşı. Başsavcılar, kararnamenin anayasaya aykırı olduğunu açıkladı.
Uygulamayla ayrıca, elinde ABD vizesi olan çok sayıda kişi bulundukları ülkelerden kalkacak ABD uçaklarına binemedi.
CUMHURİYETÇİ PARTİ'DEN TEPKİ
Cumhuriyetçi Parti'den de Başkan Trump'a tepki var. Senatörler John McCain ve Lindsey Graham, ortak açıklamayla kararın terör örgütlerinin eleman bulmasını kolaylaştıracağını savundu. McCain ve Graham'a göre, Irak gibi ülkelerde terör örgütleri Trump'ın kararı üzerinden propaganda yapacak. Açıklamada, söz konusu kararnamenin terörle mücadeleye darbe vuracağı da belirtildi.
CNN: TÜM İNTERNET VE CEP TELEFONU BİLGİLERİ İSTENECEK
CNN International televizyonuna göre, Trump yönetimi ayrıca ABD'ye gelen turistlerden ziyaret ettikleri internet sayfaları ile sosyal medya sitelerini göstermelerini istemeye hazırlanıyor. Kanalın özel haberine göre, yeni dönemde turistler cep telefonundaki tüm irtibatlarını da ABD'li yetkililerle paylaşacak. Online bilgilerini paylaşmayanların ABD'ye alınmaması gündemde.
TRUMP MEDYAYI SUÇLADI
ABD çapında büyük protestolara neden olan vize sınırlamasına karşı, Donald Trump savunmaya geçti. Benzer bir kararın Obama döneminde Iraklılara uygulandığını belirten Trump, Facebook sayfası üzerinden uzun bir açıklama yaptı.
Başkan Trump, 'Sıkı kontrol getiren başkanlık yönergesine ilişkin açıklama' başlıklı metinde medyayı suçladı: "Biz yönetim olarak, Amerika'nın hür ve güvenli olmaya devam etmesini sağlamak istiyoruz ama medya bunu bildiği halde söylemiyor. İmzaladığım başkanlık yönergesi, 2011 yılında Başkan Obama'nın imzaladığı ve Iraklı göçmenlere 6 ay vize yasağı getiren kararın bir benzeri. Başkanlık yönergesinde adı geçen yedi ülke daha önce Obama yönetimi tarafından da 'terör kaynağı' olarak gösterilmişti. Doğrsunu söylemek gerekirse, bu medyanın söylediği gibi bir Müslüman yasağı değil."
'UTAN' VE 'IRKÇI TRUMP' PANKARTLARI
ABD'yi sarsan gözaltıların ardından binlerce kişi ülke genelindeki havalimanlarında gösteri yaptı.
Portland'daki havaalanında binlerce kişi ellerinde pankartlarla 'Trump benim başkanım değil' sloganı attı.
Detroit, San Francisco, Seattle, Sacramento, Las Vegas ve Los Angeles'taki uluslararası havalimanlarında da binlerce protestocu toplandı. Los Angeles havalimanında bir gösterici 'Utan' yazılı bir pankart taşıdı.
Washington'daki Beyaz Saray ve New York'taki Trump Towers'ın önünde toplanan kalabalıklar da 'Irkçı Trump' diye bağırdı.