Trump Amerikalı Müslümanlarla bir araya gelmek istiyor
USCMO Genel Sekreteri Cemal, 'Trump'ın menajeri, Trump'ın Müslüman toplumuyla bir araya gelmek istediğini söyledi. Talebi kabul etmedik.' dedi.

Oluşturma Tarihi: 2016-10-03 12:39:22

Güncelleme Tarihi: 2016-10-03 12:39:22

ABD, Müslüman Organizasyonları Konseyi (USCMO) Genel Sekreteri Usame Cemal, ABD'de Cumhuriyetçi Parti'nin başkan adayı Donald Trump'ın, Kurban Bayramı sırasında ABD'deki Müslüman toplumuyla bir araya gelmek istediğini, Trump'ın bu talebinin kabul edilmediğini açıkladı.

Cemal, AA muhabirinin dünya ve ABD gündemine ilişkin sorularını yanıtladı. ABD'nin en önemli gündem maddesi başkanlık seçimiyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Cemal, Müslümanlar hakkında yaptığı yorumlarla dikkat çeken Donald Trump'ın, ABD'deki Müslümanlarla bir araya gelmeye çalıştığını söyledi.

"POZİSYONUNU NETLEŞTİRMEDEN TALEBİ KABUL EDEMEYİZ'' 

Donald Trump'ın Illinois eyaletindeki seçim kampanyasından sorumlu menajerinin, USCMO ile Kurban Bayramı'ndan önce irtibata geçtiğini belirten Cemal, "Menajer, Chicago'da Toyota Park Stadyumu'nda yaklaşık 25 bin kişinin katılımıyla gerçekleşen Kurban Bayramı kutlamaları sırasında Trump'ın Müslüman toplumuyla bir araya gelmek ve onlara hitap etmek istediğini aktardı. Trump'ın daha önce Müslümanlarla ilgili agresif değerlendirmeleri ve Müslümanlara karşı geliştirdiği seçim kampanyası göz önünde bulundurulduğunda, kendisinin bu konudaki pozisyonunu netleştirmeden talebi kabul edemeyeceğimizi bildirdik." dedi.

Cemal, Trump'ın Müslüman temsilcilerle yapacağı görüşmeye bağlı olarak Müslüman toplumuyla bir araya gelebileceğini vurgulayarak "Müslüman toplumu olarak Donald Trump ile herhangi bir sorunumuz yok. Müslüman temsilciler olarak kendisiyle görüşmek istiyoruz. Müslümanlar hakkındaki görüşlerini ve başkan olursa Müslümanlara karşı nasıl bir tutum içinde olacağını merak ediyoruz." diye konuştu.

Usame Cemal, Müslüman toplumu olarak tüm taraflara eşit mesafede olduklarının, diğer adayla da görüşmeye açık olduklarının altını çizerek "2016 başkanlık seçimi bizim için çok önemli. Bu seçim sadece Clinton ve Trump arasında olmayacak, aynı zamanda ABD'de yaşayan Müslüman toplumunun yeri ve gelecekteki rolüne ilişkin önemli rol oynayacak." ifadesini kullandı.

SURİYELİ SIĞINMACILAR 

Cemal, Suriyeli sığınmacılar konusunda da "21. yüzyılın en büyük insanlık krizi karşısında takındığı tavır dolayısıyla Türkiye'ye ne kadar teşekkür etsek azdır. Türk halkı yaklaşık üç milyon Suriyeliyle ekmeğini bölüşüyor. Türkiye, üzerindeki ekonomik yük ve baskılara rağmen Suriyelileri sığınmacı olarak değil misafir olarak kabul ediyor. Türkiye dünyada örneği olmayan bonkörlükle ev sahipliği yapıyor." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin sığınmacı meselesinde verdiği mücadeleye diğer ülkelerin destek olması gerektiğine işaret eden Cemal, Suriyelilerin ülkelerinde kalabilmeleri için gerekli koşulların oluşturulmasının hayati önem taşıdığını dile getirdi. Cemal, "Türkiye'nin önerisi olan Suriye'nin kuzeyinde uçuşa yasak, güvenli bölge oluşturulması, sığınmacı sorununun gerçek anlamda çözüme kavuşmasını sağlayacaktır. Bu bölgeye yerleştirilecek Suriyeliler için uygun yaşam alanları oluşturulabilir ve insani yardımlar daha sağlıklı bir ortamda yapılabilir." dedi.

Cemal, "Türkiye'nin kayıtsız şartsız Suriye halkına destek olduğu bir ortamda, uluslararası toplum, akan kana seyirci kalmaya devam edemez. Sadece sığınmacı sorunu değil, Suriye sorununun bir an önce çözüme kavuşturulması gerekiyor." yorumunu yaptı.

FETÖ'NÜN DARBE GİRİŞİMİ 

Usame Cemal, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin "Çok endişe verici bir gelişmeydi." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin, ABD'nin stratejik ortağı, NATO üyesi ve örnek bir demokratik Müslüman ülke olarak, Amerikalı Müslümanlar açısından çok önemli bir yere sahip olduğunu kaydeden Cemal, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Görevleri ülke güvenliğini sağlamak olanlar, kendi insanlarını korumak yerine onları öldürerek seçilmişlerin yönetimini ele geçirmek istiyor. Böyle bir şey kabul edilemez. Darbe girişiminin başarılı olması, Türkiye'nin 12 yıllık demokrasi, ekonomik kalkınma ve sosyal reformlardan oluşan başarı hikayesini çöpe atar, ülkeyi geriye götürürdü. Kendi insanlarını öldürme pahasına girişilen bir darbeyi ancak bir düşman yapabilir. Bunun arkasındakiler, Türk halkının düşmanıdır."