Trump'tan 'Çin, Hong Kong sınırına asker sevkediyor' mesajı
ABD Başkanı Donald Trump, Twitter'dan yaptığı paylaşımda Amerikan istihbaratının kendisine Çin'in Hong Kong sınırına asker sevkiyatı yaptığı bilgisi verdiğini söyledi..

Oluşturma Tarihi: 2019-08-14 08:22:36

Güncelleme Tarihi: 2019-08-14 08:22:36

Yaklaşık iki buçuk aydır gösterilerin durulmadığı Hong Kong'da Cuma gününden bu yana Hong Kong Uluslararası Havaalanı'nda kaos yaşanıyor. Protestocular havaalanında bagaj taşımak için kullanılan arabalarla barikat oluşturdu, uçuşlar yine aksadı. Bazı protestocular ellerinde yolculardan özür diledikleri mesajların yazılı olduğu pankartlar taşıdı.

TRUMP'TAN MESAJ

"Amerika'nın Sesi"nin haberine göre ABD Başkanı Donald Trump, Hong Kong'daki protestolara ilişkin Twitter'dan bir mesaj paylaştı. ABD istihbaratına göre Çin'in Hong Kong sınırına asker sevkiyatı yaptığını belirten Trump taraflara itidal çağrısı yaptı. Trump Twitter'dan bir de Çin'in Hong Kong sınırındaki Shenzen'e doğru konvoy halinde ilerleyen askeri araçların görüldüğü bir görüntü paylaştı.

Daha sonra gazetecilere de konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Trump Hong Kong'daki durumun çok karışık olduğunu söyledi, Çin de dahil tüm taraflar için özgürlüklerden yana bir çözüm bulunmasını umduğunu belirtti. Trump “Hong Kong mevzusu çok zor, çok karışık. Umarım Çin de dahil herkes açısından çözüme kavuşur, umarım barışla çözülür, kimse yaralanmaz. Kimse ölmez” dedi.

ÇİN BASINI

Çin Devlet medyası organlarında da benzer görüntüler yer aldı. Çinli kaynaklar Hong Kong sınırına askeri sevkiyatın tatbikat amaçlı olduğunu belirtti. Ancak görüntülerin Çin devlet medyasında da yer alması Hong Kong'daki protestoculara yönelik bir gözdağı olarak yorumlandı. Çin'in resmi haber ajansı Xinhua göstericilerin Hong Kong sokaklarında "Terör ortamı" yarattıklarını savundu.

ABD DONANMASININ TEKLİFİ GERİ ÇEVRİLDİ

Çin ise önümüzdeki haftalarda ABD donanmasına ait iki geminin Hong Kong ziyareti talebini geri çevirdi. Adını vermek istemeyen yetkililer Green Bay adlı geminin bu ay sonlarında, güdümlü füze gemisi Lake Erie'nin de Eylül ayında Hong Kong'u ziyaret etmek için talep gönderdiğini söyledi. Ancak gemilerin Hong Kong ziyareti talebi Çin tarafından geri çevrildi. Talebin neden reddedildiği konusunda ise bir gerekçe sunulmadı.

ÇİN'DEN ABD'YE: İÇ İŞLERİMİZDEN UZAK DUR

Çin Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamadaysa ABD'den Çin'in iç işlerinden uzak durması istendi. Aralarında Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi'nin de olduğu bazı Kongre üyelerinin Hong Kong'da polisin göstericilere şiddetle karşılık vermesini kınamıştı.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hua Chunying, bu Kongre üyelerinin sözlerinin ABD'nin Çin'in iç işlerine karıştığının kanıtı olduğunu tüm dünyaya gösterdiğini söyledi.

Gerçekleri perdeliyorlar, siyah olanı beyaza çeviriyorlar, şiddet suçlarını insan hakları ve özgürlük hakkı olarak gösteriyorlar” diyen Hua, “Hong Kong sizi kaygılandırması gereken bir konu değil, siz kendi işinize bakın” ifadelerini kullandı.

HONG KONG'DAKİ PROTESTOLAR NEDEN BAŞLADI?

İki ay önce meclise getirilen, suçlu ve şüphelilerin Çin'e iadesini kolaylaştırmayı öngören bir yasa tasarısı nedeniyle başlayan protestolar, Haziran ayından bu yana devam ediyor. Protestolar, Çin lideri Xi Jinping'in göreve gelmesinden bu yana karşı karşıya kaldığı en büyük kriz olarak niteleniyor. Özerk bir yapıya sahip olan Hong Kong'un yönetimi 1997 yılında İngiltere'den Çin'e geçmişti. Hong Kong'un protestocular tarafından istifası istenen yöneticisi Carrie Lam da gösterilerin hukuk dışına çıkmaya başladığı değerlendirmesini yaptı. Sokaklarda devam eden gösterilerde polisle çatışan halk, Lam'ın istifa etmesini istiyor.

Polis, göstericilere zaman zaman sert müdahalelerde bulunuyor. Şu ana kadar çok sayıda kişi de gözaltına alındı. Kentin değişik noktalarında polis kontrolu sağlamak için göstericilere biber gazıyla müdahale ediyor.

Yetkililerin terör ifadesini kullanmaya başlamasının terör karşıtı uygulamaların yürürlüğe girmesi anlamına gelebileceğine dikkat çekiliyor.

Uzun süredir devam eden protestolar, dünyanın önemli finans merkezlerinden biri olan Hong Kong'un ekonomisine de darbe vuruyor. Zaman zaman finansal işlemler aksıyor ve Hong Kong borsasında düşüşler yaşanıyor.