Netanyahu'nun ABD ziyaretinde ana gündem maddelerinden biri Türkiye'nin Suriye'deki askeri ve diplomatik varlığı oldu. Henüz sorulmamışken konuyu kendisi açan Netanyahu, Türkiye'nin Suriye'de artan etkisinden duyduğu rahatsızlığı dile getirerek, Washington'dan destek bekledi. Ancak gelişmeler İsrail liderinin beklentisinin aksine şekillendi.
ORTAK BASIN TOPLANTISI SON DAKİKADA İPTAL EDİLDİ
Trump ile Netanyahu arasındaki görüşmenin ardından yapılması planlanan ortak basın toplantısının iptali, dikkat çekici bir gelişme olarak kayda geçti. Görüşmede Trump'ın, Netanyahu'ya Türkiye ile karşı karşıya gelmeme konusunda açık bir uyarıda bulunduğu öğrenildi.
TRUMP'TAN ERDOĞAN'A ÖVGÜ: “O DA BENİ SEVER, BEN DE ONU”
ABD Başkanı Trump'ın, Netanyahu'nun Türkiye'ye yönelik şikâyetlerine yanıtı ise oldukça net oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'a olan yakınlığıyla bilinen Trump, Oval Ofis'te Netanyahu'ya dönerek şu ifadeleri kullandı:
"Erdoğan adında bir adamla harika ilişkilerim var. Kendisini duydunuz mu? Ben onu severim, o da beni sever. Ve Erdoğan'ı sevdiğim için basının çok sinirleneceğini biliyorum. Ama kendisini severim. Çok şey yaşadık, hiçbir zaman sorun yaşamadık."
Bu sözlerin ardından Trump, Türkiye ile İsrail arasında yaşanan gerginlik konusunda “Bunu çözebiliriz” mesajı verdi:
"Netanyahu'ya dedim ki; eğer Türkiye ile bir sorun varsa, bunu gerçekten çözebileceğimizi düşünüyorum. Türkiye ile ve lideriyle çok çok iyi bir ilişkim var. Bu yüzden umarım sorun olmaz."
“2000 YILDIR KİMSENİN YAPAMADIĞINI YAPTI”
Trump, Türkiye'nin Suriye'deki etkisine dair değerlendirmesinde de dikkat çeken ifadeler kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Suriye'deki dengeleri değiştiren en önemli aktör olduğunu söyleyen Trump, şu cümlelerle dikkat çekti:
"Erdoğan'a bunun (Suriye'de Esed rejimini devirmek) için tebrikler dedim. 2000 yıldır kimsenin yapamadığını yaptınız. Suriye'yi ele geçirdiniz, farklı isimlerle de olsa bunu başardınız."
Erdoğan'ın bu iddiayı mütevazılıkla reddettiğini söyleyen Trump, esprili bir şekilde yanıt verdi:
“O ‘hayır, ben değilim' dedi. Ben de ‘sen olduğunu söyledim ama sorun değil, söylemek zorunda değilsin' dedim. Sonra o da ‘belki bir bakıma bendim' dedi.”
“SEN DE MAKUL OLMAK ZORUNDASIN”
Trump'ın konuşmasındaki en net mesaj ise Netanyahu'ya yönelik oldu. Oval Ofis'te Netanyahu'ya bakarak kurduğu şu cümleler, ABD'nin Türkiye ile ilişkilerde farklı bir denge gözettiğinin göstergesi oldu:
“Bakın, o (Erdoğan) sert bir adam ve zeki biri. Hiç kimsenin yapamadığı bir şeyi yaptı. Netanyahu'nun Türkiye ile yaşadığı herhangi bir sorunu çözebileceğimi düşünüyorum. (Netanyahu'ya dönerek) Yani, makul olduğun sürece tabi. Sen de makul olmak zorundasın.”
Kaynak: Haber7
