Tunus'ta örtülü darbe gerçekleştiren Said'e tepkiler giderek yükseliyor
Tunus’taki siyasi partilerin, ülkede örtülü darbe gerçekleştiren ve Anayasayı askıya alan Cumhurbaşkanı Kays Said’in attığı adımlara yönelik tepkiler giderek yükseliyor.

Oluşturma Tarihi: 2021-09-23 14:52:07

Güncelleme Tarihi: 2021-09-23 14:52:07

Tunus'taki siyasi partiler, Cumhurbaşkanı Kays Said'in attığı adımlara yönelik tepkilerine devam ediyor. Söz konusu partiler arasında Demokratik Akım Partisi, Emek ve Özgürlük için Demokrasi Bloğu Partisi (et-Tekettül), Tunus Ufukları (Afak) Partisi ve Cumhuriyet Partisi bulunuyor. Parti liderleri, Tunus Genel İşçi Sendikası (TGİS) Başkanı Nureddin et-Tabbubi görüştükten sonra ortak bir açıklama yayınladılar. Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Ülke kurumlarını tamamen çalışamaz hale getirmekle tehdit eden krizlerin yankılarının sağduyuyla ele alınmasına ihtiyaç duyduğumuz bu dönemde, siyasi atmosferi kuşatan ve durumu daha gergin bir yöne doğru götüren belirsizlik karşısında büyük endişe duyuyoruz.”

Açıklamalar, Cumhurbaşkanı Said'in anayasanın uygulanmasıyla ilgili yeni kararlara imza attığı bir dönemde geldi. Cumhurbaşkanı Said dün aldığı yeni kararla, mevcut anayasada yürütme ve yasama otoriteleriyle ilgili maddelerin çoğunun yürürlüğünü iptal etti. Said ayrıca gerekli anayasa değişikliklerinin hazırlamasından sorumlu bir komitenin kurulması talimatını verdi.

Tunus'un eski Cumhurbaşkanı Munsif el-Merzuki liderliğindeki Tunus İrade Hareketi, Cumhurbaşkanı Said'e istifa çağrısı yaptı. Hareket'ten yapılan açıklamada 'Said'in darbe sürecini sürdürmesi, muhaliflerini ve rakiplerini sürekli hedef göstermesi ve bu durumun çatışmaya ve darbeye karşı sesleri bastırma sürecine girildiğinin bir uyarıcısı olması nedeniyle onun (Said'in) iç barış ve özgürlükler üzerinde fili bir tehlike oluşturmaya başladığı” vurgulandı.

Açıklamada, Said'in ülkenin orta kesimindeki Sidi Buzid vilayetine pazartesi günü gerçekleştirdiği ziyaret sırasında destekçilerine yaptığı konuşmanın ‘darbeyi sürdürme ve 2014 yasasını askıya almak için -ki bu adım Cumhurbaşkanı'nın meşruiyetini ortadan kaldırır- birtakım düzenlemeler yapma niyetinin' teyidi olduğu belirtildi. Tunus İrade Hareketi, meşruiyetin ve anayasanın korunmasından sorumlu makamlara Said'in aldığı kararların yol açacağı anayasal sonuçları hesaplama çağrısında bulundu.

Said'in uyguladığı siyasi projeye tepki gösteren Tunus İrade Hareketi'nin açıklamasında şu ifadeler kullanıldı:

“Cumhurbaşkanı gerici, devlet kazanımları ile kurucu doku için yıkıcı bir siyasi proje taşıyor. Cumhurbaşkanı bu proje için anayasal kurumları devre dışı bıraktı ve ülkenin yalnızlaşmasına ve yaşadığı ekonomik krizin derinleşmesine sebep olan küresel eksenlere dahil oldu.”

Demokratik Blok Partisi Başkanı Halil ez-Zaviye, Şarku'l Avsat'a şu demeci verdi:

“Çeşitli partiler, anayasanın askıya alınması veya otokrasiyi pekiştirecek ve despotizme dönüşü tetikleyecek şekilde süresi belli olmayan olağanüstü tedbirlerin uzatılması yönündeki tüm çağrılara karşı çıktı. Bu partiler, önceliğe sahip ekonomi ve mali meselelerle mücadele etmek için bir başbakan görevlendirilmesinin hızlandırılmasını talep etti.”

Raşid el-Gannuşi liderliğindeki Nahda Hareketi Yürütme Ofisi'nden yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı Said'in tek başına geçiş süreci hükümleri verme noktasındaki ısrarının ‘devleti parçalamakla tehdit ettiğini ve bütün yasama sürecinin kaynağı olması dolayısıyla Tunusluların üzerinde fikir birliği sağladığı anayasayı lağvetme ısrarı anlamına geldiği' vurgulandı.

Cumhurbaşkanı Said'in seçim kampanyasında görev alan Buseyna Keridis, önümüzdeki günlerde veya bu hafta içinde ülkenin yeni başbakanın ilan edilmesini beklediğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Said'in ülkeyi yönetmek için başvurduğu geçiş süreci hükümlerini savunan Keridis, öz konusu uygulamanın 2014 anayasasının askıya alınması değil, bilakis sadece anayasadaki bazı sorunlu maddelerin yürürlüğünün durdurulması anlamına geldiğini vurguladı. Keridis, Said'in normal parlamento çalışma düzeninin Tunus'un içinden geçtiği olağanüstü aşamanın inşasına katkı sunmadığı için bu çalışma düzeninden vazgeçme eğiliminde olduğunu ve parlamentoyu ufuktaki tehlikenin temel unsurlarından biri olarak nitelediğini kaydetti.

Said'in önümüzdeki günlerde duyuracağı yeni seçim yasasına ilişkin de açıklamalarda bulunan Keridis, genel eğilimin anayasa değişikliği kararının referanduma sunulması yönünde olduğunu ve bu yasanın 2011'den bu yana hakim olan sistemleri devre dışı bırakan yeni bir siyasi oluşum inşa edeceğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Said'in yaklaşan bir tehlike durumunda başvurulması gereken anayasanın 80'inci maddesini hayata geçirmesine rağmen parlamentoyu lağvetmemesini değerlendiren kaynaklar, Cumhurbaşkanı'nın şu ana kadar parlamentoyu lağvetmemesinin ‘ülkenin anayasal kurumlarından birine darbe yaptığı' tepkilerinden çekinmesinden kaynaklandığını belirttiler.

Kaynak: Şarkul Avsat