Tunus'taki Nahda Hareketi, Cumhurbaşkanı Said'i 'anayasayı çiğnemekle' suçladı
Tunus'taki Nahda Hareketi, Cumhurbaşkanı Kays Said'in kendisini güvenlik güçlerinin de başkomutanı olarak tanımladığı sözlerini 'anayasayı çiğnemek' şeklinde nitelerken, güvenlik güçlerini siyasi çekişmelere karıştırmanın demokrasiyi tehdit edeceği uyarısı yaptı.

Oluşturma Tarihi: 2021-04-20 18:32:27

Güncelleme Tarihi: 2021-04-20 18:32:27

Tunus'ta meclisin birinci partisi konumundaki Nahda Hareketi, yaptığı yazılı açıklamada, Said'in, "cumhurbaşkanının emniyet güçlerinin de başkomutanı olduğu ve en yüksek askeri ve diplomatik görevlerin feshinin, atamalarının sorumluluğu, başbakanla istişare ettikten sonra cumhurbaşkanının görevi olduğu yönündeki sözlerini" eleştirdi.

Açıklamada, "Tüm güvenlik ve emniyet birimlerinin önce İçişleri Bakanı ardından da Başbakan'a karşı sorumlu olduğu tabloda, Said'in kendisini güvenlik güçlerinin de başkomutanı olarak ilan etmesi anayasayı çiğnemektir." ifadeleri yer aldı.

Açıklamada ayrıca, "siyasi çekişmelere güvenlik güçlerini karıştırmanın demokrasiye, sivil huzura ve devrimin kazanımlarına bir tehdit teşkil edeceği" uyarısı yapıldı.

Cumhurbaşkanı Said'in "tek adam rejimi" anlamına gelen beyanları karşısında şaşkınlık duyulduğuna işaret edilen açıklamada, Tunus'un içinde bulunduğu durumda asıl odağın ekonomi ve sağlık krizlerine yönlendirilmesi gereğine dikkat çekildi.

Başbakanı Hişam el-Meşişi ile Cumhurbaşkanı Kays Said arasında yaklaşık iki aydır devam eden siyasi düğüm ülke gündemini meşgul ediyor.

Cumhurbaşkanı Said, Başbakan Meşişi'nin meclisten güvenoyu alan kabine revizyonunun anayasal olmadığını savunuyor. İkili arasında belirli aralıklarla karşılıklı açıklamalarla gerilim zaman zaman tırmanıyor.

Son olarak, Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, sadece ordunun değil emniyet birimlerinin de başkomutanı olduğunu öne sürmüştü. Başbakan Meşişi, Cumhurbaşkanı'nın son açıklamalarını "bağlam dışı" şeklinde değerlendirmişti.

Tunus Cumhurbaşkanı, bundan önce de nisan ayının başlarında parlamentonun kabul ettiği Anayasa Mahkemesi üyelerinin seçimindeki 217 sandalyeli meclisten geçmesi için gereken yeterli oy sayısını 145'ten 131'e düşüren yasa değişikliğini Anayasa'ya aykırı olduğu gerekçesiyle onaylamayı reddetmişti.