Uluslararası Mülteci Hakları Derneğinin yayınladığı basın açıklaması şöyle;
Tayland'da bulunan insan hakları örgütü temsilcilerinin verdiği bilgiye göre, Çin işgali altındaki Doğu Türkistan'dan yaşadıkları baskı sebebiyle kaçmak zorunda kalan ve Tayland'a sığınan, sayıları 250'yi bulan Doğu Türkistan'lılardan 90'ının Tayland hükümeti tarafından Çin'e iade edildiği resmi kaynaklarca doğrulandı.
Bilindiği üzere işgalci Çin yönetimi 1949'da Doğu Türkistan'ı işgal ettiğinden bu yana Uygur Türkleri'ne yönelik asimilasyon politikası uygulamakta, Uygur Türkleri din ve vicdan hürriyeti başta olmak üzere sosyal ekonomik birçok alandan işkenceci bir baskı rejimi altında yönetilmektedir. Dini afyon olarak tanımlayan Çin yönetimi Doğu Türkistan'daki Müslüman kardeşlerimize en ağır din ve vicdan hürriyeti ihlallerini gerçekleştirmiştir. Çin yönetimi uluslararası hukukun güvence altına altığı din ve vicdan hürriyeti, adil yargılanma hakkı , aile yaşamının korunması ve daha ileri boyutta işkence yasağı ve yaşama hakkını maalesef hiçe saymakta, en acımasız şekilde ihlal etmektedir.
İçinde bulundukları zulümden ve baskı rejiminden kaçmak için bir çıkış kapısı arayan Uygur Türkleri eğer hayatta kalabilirlerse sınırı bir şekilde aşarak komşu ülkelere kaçmaktadır. Tayland geri iadeleri durumunda hayatı tehlike altında oldukları aşikar Uygun Türklerini bugün itibari ile Çin'e geri iade etmiştir. İade edilen Uygur Türkleri yaşadıkları onca zulüm yetmezmiş gibi sırf bu zulümden kaçtıkları için yargı bağımsızlığını sağlayamamış bir mahkemede yargılanacak, yaşam hakkının son bulabileceği cezalara maruz kalacaklardır. Çin yönetiminin Uygur sivil halkını dahi radikal İslami terör bahanesiyle çok ağır cezalarla dünyadan izole ettiği bilinmekteyken Tayland'ın iade ettiği 90 Uygur Türk'ünün akıbetinin elem verici olacağı açıktır. Şu an halen Tayland ve diğer komşu ülkelerde mülteci Uygur Türkleri bulunmaktadır. İade edilen kişiler kadar şu an halihazırda Tayland'da bulunan mülteciler de halen tehlike altındadır.
Özellikle son günlerde gündeme gelen Doğu Türkistan'daki zulüm maalesef yeni değildir. Doğu Türkistan'da yaşananlara karşı bir an önce harekete geçilmesi herkesin insani ve vicdani sorumluluğunun gereğidir.
Başta bugüne kadar mazlumun yanında olmuş Türkiye Cumhuriyeti Devleti olmak üzere BM'yi, Müslüman coğrafyayı, insan hakları alanındaki ulusal ve uluslararası STK'ları, bu olayın duyurulması ile kamuoyu oluşturacak olan sorumlu medyayı, Çin Yönetiminin baskı ve asimile politikasına karşı harekete geçmeye, geri gönderilen ve halen gönderilmek üzere Tayland Hükümetinin elinde bulunan mültecilerin kurtarılması için acil çağrıda bulunuyoruz.