Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Aleksey Yerhov, Türkiye'de katıldığı bir televizyon programında gündeme ilişkin sorulara yanıt verdi. Yerhov, Rus Büyükelçi Andrey Karlov'un öldürülmesinin 1. yılı olması nedeniyle, devam eden soruşturmaya ilişkin, soruşturmada gizlilik esasının devam ettiğini, Türkiye ve Rusya'da soruşturmanın verimli olarak sürdüğünü söyledi.
CNN Türk'e konuşan Yerhov, "Rusya'nın Suriye'deki Kürt gruplarla ilgili hassasiyeti nedir? Türkiye'nin hassasiyetleri dikkate alınıyor mu?" sorusuna ise PYD ile kesinlikle işbirliği içinde olmadıklarını söyleyerek bu türde yorum yapanları anlayamadığını söyledi. Yerhov basında çıkan fotoğraflarla ilgili şu açıklamayı yaptı:
"GERÇEKLİĞİNİ TEYİT ETMEK ZOR"
"Bu fotoğrafları bende gördüm. Aslında bunu poz verilen bir fotoğraf olarak algılamadık. Birkaç kişi askeri kamuflajla sohbet ediyor. Bu fotoğrafın gerçekliliğini teyid etmek hayli zor. Fakat konuya daha geniş açıdan bakarsak şunu söylemek istiyorum. İlerleyen, taarruza geçen bir ordu düşünün. Bir yandan Suriye ordusuna ait birlikler ve Rusya Federasyonu'nun havadan verdiği destekle ilerleyen bir makine düşünün. Karşıda ABD'nin bulunduğu koalisyon güçleri ile karşı karşıya geliyor. Zamanla bu iki makine birbirine girecek. İki unsur birbirine ilerlediği sürece bir noktada temas edecekler. Bu temas noktasında dost ateşi veya düşman ateşi noktasında kimsenin kalmaması önemli. Buna yönelik tedbir almamız gerekiyor. Bunu sağlamak için görüşmelerin ve temas noktalarının olması lazım. Bu birinci konu. İkincisine gelirsek; iki ordu birbirinin önünde duruyor. Günlük hayatını yürütebilmeleri için iki tarafın da belli bir mekanizmayı kurması gerek. Haberleşme, ulaştırma, altyapı çalışmalarının nasıl yürütüleceğinin netlik kazanması gerek. Temas noktalarının olması gerek. Aslında olay bundan ibaret.
Teoride bu temas noktalarının mevcudiyetinden çok derin yorumların neden yapıldığını anlayamıyorum. Mesela buradan kalkıp "Rusya YPG'yi destekliyor" hatta "Silah ve mühimmat veriyor" tezi ortaya atılıyor. Bu gerekçesiz yorumları yapan kişileri vicdanlarına bırakıyorum. Türkiye'nin bu noktada duruşunu çok net biliyoruz ve bir bütünüyle bizim siyasetimize dahil ediyoruz."