Türkiye'nin sınır aşan su politikası
Türkiye’nin sınır aşan sular politikası suyun “hakça, akılcı ve verimli” biçimde kullanımına önem vermekte, aşağı kıyıdaş ülkelere “belirgin zarar vermeme” ilkesine uymaktadır.

Oluşturma Tarihi: 2021-11-13 22:04:30

Güncelleme Tarihi: 2021-11-13 22:04:30







Türkiye sahip olduğu su kaynaklarını en iyi şekilde değerlendirebilmek için seferber olurken özellikle sınır aşan suların statüsü ve devletlerle paylaşımı konularında zaman zaman sorunlarla karşılaşıyor. Uluslararası ilişkiler uzmanlarının değerlendirilmesine göre, özellikle doğu ve güneydoğu bölgeleri için hayati öneme sahip akarsuların rejiminin belirlenmesi ve komşularla kullanımı konusunda tarihi uygulamalar söz konusu. Bilhassa son dönemde Türkiye ile Irak ve Suriye arasında sınıraşan suların kullanımı konusunda sorunlar ortaya çıkarken karşılıklı diplomatik müzakereler başta olmak üzere uluslararası hukuki düzenlemelerle de sorunların giderilmesine öncelik tanınmıştır.

Türkiye su zengini mi?

Genel kanının aksine, Türkiye su zengini bir ülke olmadığı gibi bölgede su kaynakları konusunda en zengin olan ülke de değildir. Yarı kurak iklimde yer alan Türkiye'de kişi başına düşen su miktarı, su zengini bölgeler olan Kuzey Amerika ve Batı Avrupa'da kişi başına düşen su miktarının yalnızca beşte biridir. Su zengini ülkeler yıllık su kapasiteleri kişi başına 10.000 metreküp olan ülkeler olarak tanımlanmakta olup, bu miktar Türkiye'de kişi başına düşen yıllık su kapasitesi 1.500 metreküpün oldukça üzerindedir.

Kullanım esası nedir?

Bu bağlamda, suyun kullanımı Türkiye için büyük önem arzetmektedir. Türkiye'nin sınıraşan sular politikası suyun “hakça, akılcı ve verimli” biçimde kullanımına önem vermekte, aşağı kıyıdaş ülkelere “belirgin zarar vermeme” ilkesine uymaktadır.Ülkemizin su kaynakları politikası, ülkemizin gelecekteki su ihtiyacının yanısıra küresel ve bölgesel gelişmeler ile AB ile tam üyelik müzakereleri ve göz önünde bulundurularak oluşturulmaktadır. Günümüzde, Türkiye'nin sınıraşan sular politikasını çok farklı kulvarda sınıflandırarak politikalar gerçekleştirilebiliyor.

Kıyıdaşlarla iş birliği unsuru

Türk Dışişleri Bakanlığı'nın verilerine göre;Sınıraşan sular kıyıdaş ülkeler arasında bir tartışma ve güvensizlik unsuru yerine bir işbirliği unsuru olarak görülmelidir.
Sınıraşan sular kendine özgü karaktere ve koşullara sahiptir. Her sınıraşan su vakası kendine has ekonomik, sosyal, gelişimsel, kültürel ve tarihsel özelliklerini yansıtmaktadır. Sınıraşan suların özgün koşulları sebebiyle, sınıraşan sulara ilişkin sorunlar herhangi doğrudan ilişkili olmayan uluslararası kuruluşların ya da tarafların müdahalesi olmadan yalnızca ilgili kıyıdaş ülkeler tarafından ele alınmalıdır. Her ülke topraklarından doğan veya topraklarında akan sınıraşan nehirlerden faydalanma hakkına sahiptir.

Akarsu rejim uygulamaları

Sınıraşan sular kıyıdaş ülkelerce hakça, akılcı ve verimli şekilde kullanılmalıdır. Kıyıdaş ülkeler ayrıca sınıraşan suları kullanırken aşağı kıyıdaş ülkelere “belirgin zarar” vermemeye özen göstermelidir.Sınıraşan suların hakça kullanımı suyun kıyıdaş ülkeler arasında eşit dağıtılması anlamına gelmemektedir. Hakça kullanım kıyıdaş ülkelerin modern su altyapısı ve su tasarrufu sağlayan sulama teknikleri kullanımıyla su taleplerini yönetmeleri sayesinde suyun etkin ve verimli kullanımı olarak anlaşılmalıdır.
Suların tahsisi ve kullanımında doğal hidrolojik ve meteorolojik şartlar dikkate alınmalıdır. Akarsuların akış rejimlerine göre miktarları zaman içerisinde değişmektedir. Dolayısıyla, sürekli miktarı değişen suyun kesin rakamlar veya miktarlar üzerinden paylaşımı sözkonusu olamaz. Bu sebeple, kıyıdaş ülkeler arasında su paylaşımı konusunda havza bazında paylaşım yaklaşımı benimsenmelidir.