Arabi21'in yazarı Abdulrazzak el Nabhan, Türkiye'nin son zamanlarda Rusya, İran ve Çin'le yakınlaşmasının ABD'yi telaşlandırdığını öne sürdü. Nabhan'ın kaleme aldığı, “Washington neden Kürtçe olmayan bir bölge oluştudurduğunu açıkladı?” başlıklı makalesinde, Orta Doğu'daki en büyük askeri ve güvenlik kuvvetlerinden birini kaybedeceğini hisseden ABD'nin, S-400 krizinden sonra Türkiye ile yakınlaşmak için adımlar attığı ve Suriye sınırda PYD'ye karşı kurulacak ‘Tampon Bölge' fikrine sıcak baktığını öne sürdü.

Amerika Birleşik Devletleri'nin, Kürt gruplardan arınmış bir tampon bölge oluşturmak üzere Türkiye ile birlikte çalışacakları açıklaması, Amerikan kuvvetlerinin Suriye'den çekilmesi hakkında birçok soruyu gündeme getiriyor.

ABD'nin Suriye özel elçisi James Jeffrey, daha önce ülkesinin Washington tarafından desteklenen "Kürt gruplardan” uzak bir tampon bölge oluşturmak için Türkiye ile çalıştığını söyledi.

‘ABD, TÜRKİYE'Yİ
KAYBEDECEĞİNİ ANLADI'

Suriye kabilelerinin Yüksek Kurulu'nun resmi sözcüsü Hammad el-Assaad yaptığı açıklamada ise şunları söyledi:
“Washington, son zamanlarda Ankara'nın kendisine karşı Rusya, İran, Çin ile ittifak kurduğunu hissetti. Bu durum ABD'yi telaşlandı. ABD, Türkiye ile olan ilişkisini kaybederse Orta Doğu'daki en büyük askeri ve güvenlik kuvvetlerinden birini kaybedeceğini anladı. Güvenlik ve ekonomik kaygılar yüzünden ABD eski ve önemli müttefiki Türkiye'yi yeniden kazanmak için harekete geçti.”

‘ABD İNANDIRICI DEĞİL'

Suriye eski muhalefet koalisyonu üyesi Hüseyin El Bassais ise, ABD'nin tampon bölge kurmak için Türkiye ile birlikte çalışacağının açıklamasının ise inandırıcı olmadığını söyledi. ABD'nin inandırıcılığını, önümüzdeki haftalarda Suriye'deki bazı güçlerinin geri çekilmesiyle ilgili icraatları ve beyanlarının göstereceğini belirterek, “ABD'nin tampon bölge ile ilgili yaptığı açıklama, Washington'un İran Devrim Muhafızları'nın terörizm listesine dahil edilmesinden sonraki politika ve stratejisine uymuyor” dedi.