Ajansların haberine göre; Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) Operasyonlar Direktörü John Ging, Güvenlik Konseyi toplantısında, "Halihazırda Ukrayna'da 1 milyon kişi yurt içinde evlerini terk etmek zorunda kaldı, 1 milyondan fazla kişi de ülkeden kaçtı" açıklamasında bulundu.
Ukrayna'nın doğusunda hükümetin kontrol etmediği bölgelerde durumun son derece ağır olduğunu belirten Ging, bu bölgelerde 2 milyondan fazla kişinin hareket özgürlüğünün kısıtlandığını ve 800 bin kişinin de temas hattı boyunca zor ve tehlikeli koşullarda yaşadığını kaydetti.
BM'nin 9 Aralık Çarşamba günü Cenevre'de sunduğu 12. Ukrayna Raporu'nda, ülkenin doğusundaki çatışmalarda siviller ve askerler dahil 9 bin kişinin öldüğü, 20 binden fazla kişinin yaralandığı bildirildi.
'İNSAN HAKLARI İHLAL EDİLİYOR'
Minsk anlaşmaları çerçevesinde varılan ateşkes sayesinde silahlı çatışma sayısının özellikle eylül ve ekim aylarında önemli ölçüde azaldığı belirtildi. Raporda, "Yine de Ukrayna'nın doğusundaki silahlı çatışmalar, çatışma bölgesinde yaşayan insanların hayatlarını ve genel olarak insan haklarını etkilemeye devam ediyor" denildi.
Raporda, 2 Mayıs 2014 tarihinde Odessa'da ve 18-20 Şubat 2014 tarihinde Kiev'de çok sayıda kişinin öldüğü olaylarla ilgili soruşturmada ilerleme kaydedilmediği ve faillerin tespit edilmemesinden duyulan endişe dile getirildi.
KIRIM ABLUKASINA DİKKAT ÇEKİLDİ
Ayrıca Ukrayna'da her iki tarafın insan haklarını ihlal ettiği kaydedilirken Kırım'a uygulanan ablukaya da dikkat çekiliyor. Ablukada sadece ticari araçların durdurulduğu ilan edilse de raporda, üniformalı kişilerin özel araçları da durdurduğu kaydedildi. Bu bağlamda, hukukun üstünlüğünün sağlanması ve Kırım'a giden vatandaşların güvenliğinin garanti edilmesi çağrısı yapıldı.
Raporu sunan BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Zeyd Raad el Hüseyni, "Ukrayna'nın doğu bölgelerinde çatışmadan zarar gören siviller, bu yılı çok ağır insani koşullarda karşıladıkları gibi geride bırakıyor" dedi.
Komiser, "İhtiyarlar mevduatlarına erişemiyor, engelliler çok az yardım alıyor, sağlık alanında azalan olanaklar ise çoğu vatandaşı iç karartıcı, sıkıntılı ve hatta hayat için tehlikeli duruma soktu" diye konuştu.
