Ülke her sabah yeni istifa haberiyle uyanıyor
Güney Kore'de Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol'ün 3 Aralık'taki başarısız sıkıyönetim ilanıyla ilgili yürütülen iki ayrı soruşturma kapsamında bu hafta ifadeye çağrılacağı bildirildi. Öte yandan Güney Kore'de peş peşe yaşanan istifa zincirine iktidar partisi lideri de katıldı.

Oluşturma Tarihi: 2024-12-16 09:18:58

Güncelleme Tarihi: 2024-12-16 09:21:13

Yonhap'ın haberine göre, Emniyet Genel Müdürlüğü, Savunma Bakanlığı ve üst düzey görevliler hakkında Yolsuzluk Soruşturma Ofisinin (CIO) ortak soruşturmasını yürüten yetkililer, çarşamba gününden önce Yoon'un ifadesini talep edeceklerini belirtti.

"Ayaklanmaya teşebbüs" ve "görevi kötüye kullanma" şüphesiyle yürütülen soruşturmada Yoon, sıkıyönetim ilanıyla bağlantılı ayaklanma girişiminin "şebeke lideri" olmakla suçlanıyor.

Yoon, Ulusal Meclisin14 Aralık'ta yaptığı oylamada azil önergesini kabul etmesinin ardından görevinden uzaklaştırılmıştı.

Sıkıyönetim ilanıyla ilgili adli soruşturmayı yürüten özel savcılık ekibi, Yoon'un 15 Kasım'da ifade vermek üzere Seul Bölge Savcılığına çağrıldığını ancak henüz avukat tutmadığını gerekçe göstererek ifade vermeye gelmediğini bildirmişti.

Savcılık, Yoon'u bugün de ifadeye çağırmayı planlıyor. Eğer Yoon, savcıların veya ortak soruşturma ekibinin ifade talebini geri çevirirse, soruşturmacılar tutuklanması için mahkemeye başvurabilir.

Güney Kore'de Anayasa Mahkemesi, Yoon'un azil davasını planlamak üzere toplanacak

Yonhap'ın haberine göre yüksek yargıçlar, bugün gerçekleştirecekleri toplantıda duruşma tarihlerine, kanıtları değerlendirme sürecine karar verecek ve diğer planlamaları yapacak.

Mahkemenin bugün ayrıca Yoon'a "yargılama yetkisi tebligatı" göndermesi ve yanıt talep etmesi bekleniyor. Yoon'un tebligata yanıt verme zorunluluğu bulunmuyor.

Hazırlıkların tamamlanmasının ardından duruşmalar, kamuya açık görülecek. Devlet Başkanı'nın ilke olarak duruşmalarda bulunması gerekiyor.

Güney Kore'de iktidar partisi lideri, meclisin Yoon'u azil kararının ardından istifa etti

Yonhap'ın haberine göre Han, düzenlediği basın toplantısında, partinin Yüksek Divanı'ndan gelen baskı karşısında görevini sürdüremeyeceğini, bu yüzden istifa ettiğini duyurdu.

Han'ın istifası, muhalefet partilerinin Devlet Başkanı Yoon'un sıkıyönetim ilanının yasa dışı olduğu gerekçesiyle meclise sundukları önergenin 85'e karşı 204 oyla kabul edilmesinin ardından geldi.

300 sandalyeli mecliste 192 sandalyeye sahip olan muhalefet blokunun önergenin kabulü için gerekli nitelikli çoğunluğu sağlayabilmesi için iktidar partisinden 8 milletvekilinin desteğine ihtiyaç duyuyordu.

Önergenin, Yoon'un üyesi olduğu, onu başkanlığa aday gösteren PPP'den 12 milletvekilinin desteğini alması, meclis grubunda parti disiplinine ilişkin tartışmalar yaratmış, partinin Yüksek Divanı'ndaki seçilmiş 5 üye, istifa niyetlerini bildirmişti.

Milletvekilli olmadığı için oylamaya katılmayan PPP lideri Han, oylama öncesinde önergeye desteğini bildirmişti. Yoon'un meclis tarafından görevden alınmasının "halihazırda en geçerli yöntem" olduğunu savunan Han, "Gelecek azil oylamasında, partimizin milletvekilleri meclis salonuna girerek kendi inanç ve vicdanları doğrultusunda oylamaya katılmalı." ifadesini kullanmıştı.

Azil süreci nasıl işliyor?

Güney Kore'de devlet başkanının görevden alınması için Ulusal Meclise sunulan azil önergesinin, meclisin üçte ikisi tarafından onaylanması gerekiyor. Diğer siyasilerin azli için ise salt çoğunluk yeterli oluyor.

Azil oylamasının ardından karar, Anayasa Mahkemesine intikal ediyor. Azil sürecine ilişkin kanıtları dinleyip değerlendirmek üzere duruşma düzenleyen mahkemenin, azli onaylamak veya reddetmek için 6 ay süresi bulunuyor. Mahkemedeki 9 yargıçtan 6'sının kararı onaylaması halinde lider görevden alınıyor.

Anayasa Mahkemesi tarafından azline karar verilirse Yoon, 2017'de azledilen eski Devlet Başkanı Park Geun-hye'nin ardından bu şekilde görevden alınan ikinci devlet başkanı olacak.

Güney Kore'de sıkıyönetim ilanı

Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol, 3 Aralık gecesi televizyonda yaptığı konuşmada, "muhalefetin devlet karşıtı aktivitelere karıştığı" gerekçesiyle sıkıyönetim ilan etmiş ancak parlamentonun, yaptığı oylamada kararı kaldırması ve ardından bunun Bakanlar Kurulunda onaylanmasıyla geri adım atmıştı.

Yoon, muhalefeti "hükümetin işlevini yerine getirmesini engellemekle" suçlayarak, sıkıyönetimin "Kuzey Kore yanlısı güçleri ortadan kaldırmayı ve anayasal özgürlük düzenini korumayı amaçladığını" savunmuştu.

Sıkıyönetim ilanının ardından Savunma Bakanlığı, ordudaki komutanlara toplantı talimatı verip teyakkuzda olunması çağrısı yapmıştı. Öte yandan "sıkıyönetim birlikleri" olarak görevlendirilen askerlerin Ulusal Meclise girdiği bildirilmişti.

Ulusal Mecliste yapılan acil oturumda sıkıyönetim kararının kaldırılmasına ilişkin verilen önerge, 190 milletvekilinin oyuyla kabul edilmişti. Ulusal Meclis Başkanlığı Ofisi, sıkıyönetimin, yapılan oylamanın ardından "hükümsüz" hale geldiğini açıklamıştı.

Bunun üzerine Bakanlar Kurulunu toplayan Yoon, kabinenin onayının ardından sıkıyönetimi sona erdirdiğini duyurmuştu.

Ana muhalefetteki Demokrat Parti ve 5 küçük muhalefet partisinin, sıkıyönetim ilanının anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle Yoon'un azli için meclise sunduğu önerge, 7 Aralık'ta yapılan oylamada nitelikli çoğunluğa ulaşılamadığı için reddedilmişti.

Muhalefet partilerinin aynı gerekçeyle sunduğu ikinci önerge, 14 Aralık'taki oylamada bu kez nitelikli çoğunluk sağlanarak kabul edilmişti. Meclis tarafından azli istenen Yoon, Anayasa Mahkemesinin hakkında vereceği karara dek görevden geçici uzaklaştırılmış, yerine Başbakan Han Duck-soo vekaleten getirilmişti.

AA

AA