Amerikan basınında, gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın İstanbul'daki Suudi Konsolosluğu'nda öldürülmesinden sorumlu tutulan Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman hakkında, her gün yeni bir eleştiri haberi çıkıyor. ABD'nin etkili gazetelerinden Washington Post gazetesi, Prens Selman'ın agresif davranışını değiştirmek niyetinden olmadığını yazdı.
‘SUUDİ KRALİYET AİLESİ
GÜÇ ÜZERİNE KURULU'
Gazete, ABD-Suudi Arabistan ile arasındaki ilişkilerin yetmiş yıldan uzun bir süredir devam ettiğini belirterek, Veliaht Prens Selman'ın başında bulunduğu Suudi Arabistan'ın değişme niyetinde olmadığını belirterek şu yorumda bulundu:
“Suudi kraliyet ailesi, yalnızca servet ve para açısından değil, aynı zamanda, üyelerinin kendi konuları üzerinde nasıl güç kullandıkları biliniyor. Tıpkı Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman gibi. Suudi Arabistan'da Savunma Bakanı olduğu 2015 yılından bu yana, bölgenin en ünlü isimlerinden biri haline geldi. Uluslararası camiada büyük tepki çeken agresif ve düzensiz davranışlarına rağmen, değişime ihtiyacı olduğuna dair gerçek bir işaret göstermedi.”
‘YEMEN'DEKİ SAVAŞIN
SORUMLUSU BİN SELMAN'
Washington Post, Bin Selman'ın öyküsünü, “Uluslararası hukuku umursamayan zalim bir yükseliş" olduğuna inanıyor.
Geçen hafta sonunda çıkan bir haberde, Veliaht Prensi'nin başka bir yönü daha dikkat çekildi.
İngiliz The Guardian gazetesi tarafından yayınlanan belgelerde, Suudi hapishanelerdeki işkencelerden Veliaht Prens Selman sorumlu tutuldu.
Yemen'deki, ‘Çılgın Savaş'taki insani ihlallerden de Prens Selman'ı sorumlu tutan gazete; tıpkı Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın öldürülmesi gibi, kendisine karşı çıkan herkesi hapisle korkuttuğunu öne sürdü.
‘ABD-SUUDİ YAKINLAŞMASI
ABD HALKINA EN BÜYÜK KÖTÜLÜK'
11 Eylül saldırılarına ilişkin soruşturmaların, ABD Kongresi tarafından onaylandığını yazan gazete; saldırılarla ilgili 15'i intihar bombacısı olmak üzere 19 kişinin, Suudi yönetimi ile bağlantıları olduğu ortaya çıktığını dikkat çekti.
Suudi Arabistan ve Amerika arasındaki ilişkinin son yıllarda kırılgan olduğunu yazan gazete; Suudi Krallığın, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki yatırımları, iki ülke arasındaki buzların erimesine sağladığını, ancak, bu yakınlaşmanın ise ABD halkına şimdiye kadar yapılan en büyük kötülük olduğunu öne sürdü.
ABD'li birçok milletvekilinin, Suudi Arabistan'la olan ilişkiyi yeniden değerlendirme arzusuna olduğunu yazan gazete, gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın öldürülmesinden sonra bu ülkeye bakışın değiştiğini yazdı.