Amerikan Washington Post gazetesi, Suriye'de 8 yıldır süren kirli savaşın ardından Suriyelilerin hayat şartlarının giderek zorlaştığını, halkın en basit ihtiyacını bile karşılayamadığını ve gençler arasında işsizliğin yayıldığını belirterek, çözülmeyen bu sorunların, Esed rejimine karşı ikinci bir devrime kapı açacağını öne sürdü.
HALKIN YÜZDE 89'U
YOKSULLUK İÇİNDE
Nüfusun yüzde 89'unun yoksulluk içinde yaşadığını ve çok sayıda kişinin yardımlarına bağlı olduğunu doğrulayan yarı resmi rakamlara göre, ülkede üçte biri rejimin kontrolü dışında yaşayan 19 milyonu aşkın Suriyeli yaşıyor.
İlk defa, rejimin hakim olduğu bölgelerde yaşayan kişiler ve Şam sakinleri de dahil olmak üzere halk, akaryakıt, elektrik, gıda ve sağlık ihtiyaclarının karşılanmasında zorluklar yaşıyor.
Rejimin hakim olduğu bölgelerde yaşayanlar, son sekiz yılda yaşamın hiç olmadığı kadar zorlaştığını belirtiyor. Halkın, daha iyi günlere kavuşacağı konusunda umutladı giderek azalıyor.
TEMEL İHTİYACLAR KARŞILANMADIĞI
İÇİN HALK ZOR DURUMDA
Gazeteye konuşan rejim yanlısı bir gazeteci, ülkesinde yaşanlardan bahsederken şöyle diyor:
“İçinde yaşadığımız durum çok kötü. İnsanlar çok zor şartlar altında hayatlarını sürdürüyor. Fakirlerin sayısı her geçen gün artıyor. Bu yıl, sert geçen kıştan dolayı yakıt kıtlığı çekildi. Yakıt ve elektrikte yaşanan sorunlar yüzünden zaman zaman yemek pişirmede zorlandık. Ayrıca Suriye para biriminin değeri de düşmeye devam ediyor, fiyatlar da yükseldi. Çalışacak bir işyeri, fabrika olmayınca halk giderek patlama noktasına geldi.
Ayrıca, düzenli ordunun başına gelen binlerce Suriyeli erkek, savaşın sonunda bölgelerine geri dönüyor, ancak iş bulamıyorlar ve uzun savaş benzeri görülmemiş ölçüde yolsuzluk oluşturdu. Temel ihtiyaçların karşılanması için uzun bekleme süreleri, bu da çoğu zaman rüşvet ödemelerine neden oluyor.”
ŞAM'DA ALDATICI GÖRÜNTÜLER
Washington Post gazetesi, Şam rejiminin, savaşın ardından Arap yatırımlarının gelmesinden, Çin'in yeniden yapılanma projelerine sağladığı fondan ve ABD yaptırımlarının hafifletilmesinden bahsederek, halk arasında iyimser bir bakış açısı oluşturmaya çalıştığını belirterek, Suriye ile ilgili izlenimlerini şöyle anlattı:
“Geceleri, rejimin hakim olduğu başkent Şam'daki kafe ve barlar, hayatın iyileşme yolunda olduğu izlenimi ile dolu. Gece hayatında boy gösterlerin çoğu, savaştan yararlanan küçük bir eliti temsil eder, halkın ezici bir çoğunluğunun hayat tarzını yansıtmaz.”
ÜLKENİN SERVETİ BELİRLİ
BİR AZINLIĞIN ELİNDE
YOĞUNLAŞMIŞ DURUMDA
Şam'da yaşayan bir Suriyeli-İngiliz gazeteci ve analist olan Danny Makki'ye göre ise yaşanları şöyle değerlendirdi:
“Esed rejimi savaşta son gelinen noktayı bir zafer olarak nitelendirse de, bu zaferi iyi bir yaşama dönüştürülemedi. Ülkenin serveti, belirli azınlığın elinde yoğunlaşmış durumda. Bu sert kışta kasvetli bir ruh hali var. Şam'ın içinde silahlı muhalefet varken, böyle büyük sorunlarımız olmadı.”
Başkent Şam sakinlerinin yaşadıkları sefalet, kötüleşen hayat şartları sosyal medyaya da yansıdı.
Facebook sayfasında, Suriye'de yaşananlarla ilgili paylaşımda bulunan Suriyeli Shukran Murtaja, "Televizyonda ve radyoda verilen sözler ve vaatlerden bıktık. Savaşta ölmeyen insanlar, açlıktan ölecek duruma geldi" diyerek Esed yönetimine tepki gösterdi.
ÇOĞU SURİYELİ, YAŞANANLARDAN
ESED REJİMİNİ SORUMLU TUTUYOR
Ekonomistler ve Batılı diplomatlar, ABD'nin geçen Kasım'da getirdiği yeni yaptırımların, son aylarda beklenmedik enerji sıkıntısına neden olduğunu söyledi.
ABD Hazinesi'nin getirdiği son yaptırımlar, Suriye'ye yakıt ve gaz tedarik eden nakliye şirketlerini etkilediği için ülkede enerji ürünleri kıtlığına yol açtı; çoğu Suriyeli ise sıkıntılardan rejimi sorumlu tutuyor.