Suriye'nin Deyrizor şehrindeki Arapların, YPG öncülüğündeki Suriye Demokratik Güçleri'nin (DSG) ayrımcılık yapması ve de Arap gençleri zorla askere alması yüzünden üç hafta önce başlattığı protesto gösterileri giderek büyürken; Washington Post gazetesi, Trump yönetimini uyararak, Kürt karşıtı protestoların ABD'nin planlarını tehlikeye atabileceğini yazdı.
ABD'de yayımlanan Washington Post gazetesi, Suriye'nin doğusunda Arapların Suriye Demokratik Güçleri'ni protesto etmesini inceleyen bir habere yer verdi.
"Doğu Suriye'de Kürt karşıtı protestolar ABD'nin planlarını tehlikeye atabilir" başlıklı haberde Arap aşiretlerinin Kürtlerin liderliğindeki Suriye Demokratik Güçleri'nden (DSG) daha iyi hizmet, daha fazla iş karar verme mekanizmalarında daha fazla rol talep ettiği aktarıldı.
PROTESTOLAR İSYANA DÖNÜŞEBİLİR
Deyrizor'daki protestoların şu anda sınırlı büyüklükte olduğunu fakat ABD Başkanı Donald Trump'ın ülkesinin Suriye'deki askeri varlığını azaltmaya çalıştığı bir dönemde ABD ve bölgesel müttefiklerine engel çıkarabileceğini yazan gazeteye konuşan bir DSG temsilcisi, protestoların Suriye hükümeti, İran ve Türkiye'nin işine yaradığını ve IŞİD'e karşı kazanılan zaferi tehlikeye attığını aktardı.
Türkiye'nin terör örgütü olarak kabul ettiği Halk Savunma Birlikleri'nin (YPG) öncülüğündeki DSG, Mart sonunda Suriye'nin doğusunda IŞİD'in kontrolünde olan son bölge olan Bağuz'u da ele geçirmişti.
Washington Post haberine şöyle devam etti:
"DSG ile yerel yetkililer arasındaki görüşmelerde ilerleme sağlanamadı ve bu durum protestoların Kürtlerin liderliğindeki güçlere karşı topyekun bir isyana dönüşebileceğine dair endişeler arttı.
"Protestolar, 2015'te IŞİD'e karşı savaşmak için kurulan ve ABD tarafından silahlandırılan örgütün birden fazla sorunla karşılaştığı bir dönemde gerçekleşti.
"IŞİD'in uyuyan hücreleri son haftalarda DSG'nin kontrolündeki topraklarda saldırlar düzenledi. Suriye rejiminin başı Esed'in askerleri Kürtlerin kontrolündeki toprakların kontrolünü ele almaya yemin etti. Örgütü bir terör örgütü olarak gören Türkiye de gözünü bölgeye dikti.
"IŞİD'e karşı mücadele kapsamında iki yıldır bölgede bulunan SDG, Deyrizorlular'ın kalbini kazanamamış gibi gözüküyor. Deyrizorlular hizmetlerin yetersizliği, artan suç oranı, yakıt kuyrukları ve artan Kürt etkisi olarak yorumladıkları olgudan şikâyetçi.
"DSG'de Kürt, Arap ve Hristiyanlar olsa da ana gövdesini Kürtler oluşturuyor. Bazı protestocular Kürtlerin, hükümetin kontrolündeki bölgelerde yaşanan petrol sıkıntısı nedeniyle Esed destekçilerine petrol sattığından şüpheleniyor.
‘KÜRT İŞGALİNE HAYIR' PANKARTI
"Deyrizorlular, DSG'nin bölgeye gelmesinin ardından Arapları zorla silah altına adlığını söyleyerek onlardan şikâyetçi olmuştu.
"Sosyal medyada yer alan fotoğraflarda, protestocuların pankartlarına 'Kürt işgaline hayır' mesajı yazdığı görülüyor.
"Washington'da bulunan eski Suriye diplomatı Bassam Barabandi, 'Rehabilitasyon, ekonomik gelişme ve temel hizmetlerin hızı, halkın temel ihtiyaçlarını karşılayacak seviyede olmadı. Bunun sonucunda da halk mevcut durum ve gelecekleri hakkında umutsuz hissediyor. Rejimi kabul edilebilir bir alternatif olarak görmedikleri için ABD'nin bu konuda bir adım atmasını bekliyorlar.
"Arapların talepleri arasında DSG'nin tutukladığı kişilerin serbest bırakılması, bölgenin petrolünün başka yerlere aktarılmasının sonlanması, Deyrizor'lu savaşçılara SDG'de daha büyük rol verilmesi, DSG'nin zorunlu askerlik uygulamasını sonlandırması ile elektrik ve yakıt hizmetlerinin iyileştirilmesi bulunuyor."