Yemen'deki iç savaşın yoğun şekilde yaşandığı ve hükümet güçleri ve Husiler arasında varılan ateşkesin ardından yaralarını sarmaya çalışan Taiz kentindeki Cehmaliyye Mahallesi'ni görüntüledi.
İç savaşın sürdüğü Yemen'de, başkent Sana ve Aden'den sonra ülkenin en büyük şehirlerinden olan Taiz'de, hükümet güçleri ve Husiler arasında varılan ateşkes anlaşmasının ardından çatışmaların izleri silinmeye çalışılıyor.
Bir dönem Husiler ve DEAŞ'ın kontrolünde bulunan şehirde, harabeye dönmüş binalar dikkati çekiyor. Çatışmalar nedeniyle bölge sakinlerinin başka yerlere göç ettiği kentte temel altyapı çökmüş halde. Su ve elektrik gibi temel ihtiyaçlar, kısıtlı imkanlarla karşılanmaya çalışılıyor.
Bölge halkı, su ihtiyacını tankerlerle getirilen sularla giderebilirken, çocuklar eğitim imkanlarından yoksun şekilde hayatını sürdürmeye çabalıyor.
Bölgede kontrolü elinde bulunduran hükümet güçleri, emniyet amacıyla sürekli devriye atıyor. Bölge halkı iç savaş öncesindeki istikrarın özlemi içinde
Cehmaliyye Mahallesi sakinlerinden Riyad Abdullah Abdulhamid, 8 kişilik ailesiyle uzun yıllardır burada yaşadığını, savaş öncesinde fakirliğe rağmen bölgede bir istikrar olduğunu belirtti.
Başta gıdaya erişim olmak üzere birçok sorunla karşı karşıya olduklarını aktaran Abdulhamid, iç savaşın bir an önce bitmesini istiyor.
Abdulhamid, "Gelen savaşla ve çatışmayla birlikte yaşadığımız mahalle çok ciddi hasar gördü. Elektriğimiz kesildi, suyumuz kesildi. Sonrasında yerler kazılarak döşenen patlayıcılar neticesinde altyapı ve kanalizasyon sistemimiz çöktü. Bu olaylar sonrası Cehmaliyye Mahallesi sakinlerinin çoğu göç etmek zorunda kaldı. Ateş hattının olduğu bölgeden ayrıldık. Sonrasında Cehmaliyye tekrar özgürlüğüne kavuştuğu vakit 2016 Kasım'da evimize tekrar döndük." ifadelerini kullandı.
Hükümet güçlerince bölgenin yeniden kontrolünün sağlanmasının ardından da çatışmaların sürdüğünü anlatan Abdulhamid yaşananlara ilişkin şunları anlattı:
"Günde 70'e varan bombalama yapılıyordu. Bombalamalar DEAŞ'lı gruplar ve Husiler tarafından yapılmaktaydı. Hatta öyle ki bütün dünyaya Cehmaliyye'nin DEAŞ'in kontrolünde olduğunu, onlardan başkasının hükmedemeyeceğini kanıtlamak için çatışmalar oluyordu.
Silah atışları ve bombardımanlar, hedef gözetmeksizin rastgele yapılıyordu. O vakit Husiler de mahallemizi merkez olarak kullanıyordu. Husiler rastgele atış yaparak DEAŞ'ın kontrolünde bulunan mahallemizden onları kaçırtmaya çalışıyordu."
Çatışmalarda yaralanan sivillerin de sağlık hizmetlerini alamadığını dile getiren Abdulhamid, Osmanlı'dan bu yana bağlarının bulunduğunu Türkiye'den Yemen halkının yanında olmaya devam etmesini ve Türk Kızılayının da yardımlarını sürdürmesini istedi.
"Erdoğan'a Yemen halkının yanında olduğu için teşekkür ederim"
Çatışmalar sırasında başından kurşunla yaralanan Sadık Bakkaş Muhammed El Amiri, vücudunun alt tarafının felçli kaldığını dile getirdi.
Türkiye'den yardım talebinde bulunan El Amiri, "Engelli olmam sebebiyle 5 çocuğuma yeterli imkanı sunamamaktayım. Türk Büyükelçiliği ve Türk halkından yardım aldım. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a her zaman Yemen halkının yanında olduğu için teşekkür ederim. Yemen'de sağlık konusunda yardım alamamaktayım, Türkiye'den talebim tedavimin Türkiye'de sürdürülmesi." diye konuştu.