AA'nın haberine göre, Yunanistan'da yaklaşık 9,8 milyon seçmen, 300 milletvekilini belirlemek için yarın sandık başına gidecek.
Yarınki seçim, son sekiz ayda bir erken seçim ve bir referandum için sandık başına giden ve uzun süredir ekonomik krizle boğuşan ülkenin geleceği açısından son derece kritik öneme sahip.
19 partinin katıldığı seçimde saat 07.00'de başlayan oy verme işlemi 19.00'da sona erecek. 5 Ocak'taki erken genel seçime katılım oranının yüzde 63,6 olduğu Yunanistan'da bu seçimlerde halkın ilgisinin azalması dikkati çekiyor ve katılım oranının düşük olması bekleniyor.
Seçimlere katılan 19 partiden 7'sinin yüzde 3'lük seçim barajını aşarak meclise girmesi bekleniyor.
Oy sayımının, sandıkların kapatılmasının ardından başlaması ve seçime katılan 19 partinin oylarına ilişkin ilk sonuçların birkaç saat içinde açıklanması bekleniyor.
Ekonomi ön planda
Seçim kampanyaları döneminde meydanlarda halka seslenerek ya da televizyondaki tartışma programlarına katılarak kararsız seçmenleri ikna etmeye çalışan siyasi parti liderlerinin seçim vaatleri arasında ise ekonomi öne çıkıyor.
Ekonomik krizin neden olduğu siyasi istikrarsızlık nedeniyle ülkede, seçim kampanyalarının öncekilere göre daha sakin geçmesi dikkatlerden kaçmıyor.
Seçim kampanyaları, Avrupalı kreditörlerin yardım anlaşmaları karşılığında istediği reformlara destek verenler ve vermeyenler olarak iki boyutta sürüyor.
Siyasi yelpazenin solunda bulunan SYRIZA ve muhafazakar sağ eğilimli Yeni Demokrasi (ND) Partisi, 3. kurtarma paketine soğuk bakmazken, partilerin kurtarma paketinin dayattığı reformların uygulanması konusunda farklı programları bulunuyor.
SYRIZA lideri Aleksis Çipras, partisinin iktidar olması halinde Avrupalı kreditörlerle imzalanan anlaşmaları bundan sonra daha deneyimli olarak ve kendi hedefleri doğrultusunda yeniden müzakere edeceğini belirtiyor.
Yeni Demokrasi Partisi lideri Evangelos Meymarakis ise ülkenin kurtarma paketi için yürüttüğü müzakerelerin seçim sonrasında oluşturulacak çok katılımlı istikrarlı bir hükümet kapsamında ortak bir heyetle yürütülmesini savunuyor.
Aynı çizgide yer alan Panhelenik Sosyalist Hareket (PASOK) ve Demokratik Sol Parti'den (DİMAR) oluşan Demokratik Güçbirliği ve merkez sol To Potami Partisi ise Yunanistan'ın her durumda Avrupa yörüngesinde kalması yönünde politika sürdürürken, ülkenin kalkınmasının yeni isimlerle mümkün olabileceğini öne sürüyor.
Öte yandan, Avrupa karşıtları olarak bilinen Yunanistan Komünist Partisi (KKE), aşırı sağ Altın Şafak Partisi (Hrisi Avgi) ile SYRIZA'dan ayrılan milletvekillerinin oluşturduğu Halk Birliği Partisi (Laiki Enotita) ise Yunanistan'ın içerisinde bulunduğu zor durumdan kurtulması için tüm yardım anlaşmalarının iptal edilmesi ve gerekirse ülkenin AB'den ve Avro Bölgesi'nden çıkması gerektiğini iddia ediyor.
Üç seçimin maliyeti 110 milyon avrodan fazla
Yunanistan resmi haber ajansı ANA-MPA, pazar günü yapılacak seçimler için devletin kasasından 36,7 milyon avro çıkacağını belirtiyor.
25 Ocak'ta yapılan erken genel seçimlerde harcanan 51,1 milyon ve 26,7 milyon avroya mal olan 5 Temmuz'daki referandum da dikkate alındığında, son sekiz aydaki üç seçim için harcanan para yaklaşık 115 milyon avroyu buluyor.
Seçim sistemi
Yunanistan'da bir partinin tek başına iktidar olabilmesi için 300 sandalyeden 151'ini kazanması gerekiyor. Bu da partilerin oyların en az yüzde 40'ını alması gerektiği anlamına geliyor.
2008 yılında yeniden düzenlenen seçim sistemi, ülke genelinde belli bir oy oranını aştığı takdirde, az farkla da olsa yarışı önde bitiren partiye 300 sandalyeli parlamentoda çoğunluğa sahip olma ve tek başına hükümet kurma şansı tanıyor.
Seçim yasasına göre, hükümet kurulmasını kolaylaştırmak için birinci partiye 50 milletvekilliği verilirken, kalan 250 milletvekili siyasi partilerin aldıkları oy oranlarına göre kademeli olarak dağıtılıyor.
Oy pusulalarında adları parti yönetimince belirlenen sıralamaya göre dizilmiş adayların meclise girip giremeyecekleri ise mensup oldukları partinin bölgede aldığı oy oranına göre yukarıdan aşağıya doğru belirleniyor.
Partiler, ülke genelinde aldıkları oy oranına göre dağıtılmak üzere 12'şer kontenjan adayı da gösteriyorlar.
Zorunlu oy kullanma sisteminin yürürlükte olduğu ülkede, 18 yaşını doldurmuş olanların seçme, 25 yaşını dolduranların ise seçilme hakkı bulunuyor. Listelerdeki milletvekili adaylarının en az üçte birinin kadın olması gerekiyor. Yunanistan'ın yurt dışında yaşayan vatandaşlarının oy vermesini sağlamaya yönelik bir düzenlemesi bulunmuyor.
Seçimlere Batı Trakya'dan 17 Türk aday katılıyor
Yunanistan'da erken genel seçime Batı Trakya Türk azınlığından 17 aday katılacak. Rodop ve İskeçe illerinde SYRIZA, Potami, Laiki Enotita ve Antarsia partilerinin 5 kişilik aday listelerinde Türk adaylar birinci sırada yer alırken, diğer partilerdeki Türkler ise seçilme ihtimali daha az olan alt sıraları paylaşıyor. Türk nüfusun azaldığı Meriç (Evros) bölgesinde ise Türk milletvekili adayı bulunmuyor.
25 Ocak'ta yapılan genel seçimlerde, Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı, Rodop'tan Mustafa Mustafa ve Ayhan Karayusuf'u, İskeçe'den de Hüseyin Zeybek'i vekil olarak parlamentoya göndermişti.
Koalisyon hükümeti zorunlu olacak
Seçim öncesi son anketler, hiçbir siyasi partinin tek başına iktidar olamayacağını gösteriyor ve seçim sonrası yine bir koalisyon hükümetinin kurulması bekleniyor.
Aleksis Çipras liderliğindeki SYRIZA ve Evangelos Meymarakis'in lideri olduğu Yeni Demokrasi Partisi çok az farkla birincilik mücadelesi veriyor.
Atina Üniversitesi Siyaset Bilimi Profesörü ve Yunanistan-Avrupa ve Dış Politika Vakfı (ELIAMEP) Başkan Yardımcısı Theodoros Kulumbis, pazar günü yapılacak seçim sonrasında kurulacak yeni hükümet için olası koalisyon senaryolarını AA muhabirine değerlendirdi.
Kulumbis, SYRIZA lideri Çipras ya da Yeni Demokrasi Partisi lideri Meymarakis başkanlığında oluşturulması beklenen koalisyon hükümetinde PASOK-DİMAR ve AB yanlısı merkez sol To Potami Partisi'nin belirleyici rol üstleneceğini ifade etti.
Ülkeyi 3 koalisyon senaryosunun beklediğini söyleyen Kulumbis, şöyle konuştu:
"Seçimlerden SYRIZA birinci parti olarak çıkarsa PASOK-DİMAR ve To Potami ile koalisyon kurmayı deneyebilir. İkinci senaryo ise Yeni Demokrasi seçimin galibi olursa ilk olarak PASOK-DİMAR ve To Potami ile koalisyon hükümeti kurmak için masaya oturmayı deneyecektir. Üçüncü senaryo da büyük koalisyon. Yeni Demokrasi birinci parti çıkarsa SYRIZA'nın kapısını çalabilir. Siyasi istikrarın sağlanması ve ekonominin toparlanabilmesi için ideal olan seçenek ise büyük koalisyon."
"Dördüncü seçim ülkeyi felakete sürükler"
Siyasi partilerin seçim sonrası hükümet kurma konusunda anlaşamayıp ülkeyi yeni bir seçime götürüp götürmeyeceği sorusuna Kulumbis, şöyle yanıt verdi:
"Siyasi partilerin bu seçeneğe sıcak baktığını düşünmüyorum. Dördüncü bir seçim ülkeyi felakete sürükler. Yunanistan sadece Avro Bölgesi'nden çıkmakla kalmaz, AB üyeliğinden de çıkabilir."
Aşırı sağcı parti üçüncü sırada
Son anketlere göre, SYRIZA yüzde 28,5 oy oranı ile önde giderken, Yeni Demokrasi ise yüzde 26 oy oranı ile ikinci parti konumunda.
Anket sonuçları aşırı sağcı Altın Şafak Partisi'ni (Hrisi Avgi) üçüncü sırada gösteriyor. Altın Şafak ocak ayında yapılan erken genel seçimlerde yüzde 7'ye yakın oy alarak, meclise 17 milletvekili sokmuştu.
Altın Şafak Partisi'ni ise PASOK-DİMAR ve Yunanistan Komünist Partisi izliyor.