AA'nın haberine göre, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı gündeme ve öğretmen atamalariyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Avcı, Ankara'daki saldırıya ilişkin soru üzerine, şunları kaydetti:
"Size karşı gizli operasyonlarla yapılmış bir hamle var, sizin önce buna cevap vermeniz, bunu savuşturmanız, sonra bundan sonra bu tür şeylere fırsat vermeyecek tedbirleri almanız gerekiyor. Zaten size karşı gizli bir operasyon yürüten insanlara karşı siz açık operasyon yürütemezsiniz. Bu bakımdan, ilgili birimlerin bu konulardaki ketumiyetini, suskunluğunu bir zaaf alameti olarak veya kamuoyundan bir şeyleri, özellikle kendi sorumluluklarını ört bas etmek için gizleme telaşı olarak yorumlamamak gerekir."
"Çocuklarını aslanlar gibi okullara gönderdiler"
Vatandaşların, devletin kendini koruduğunun bilincinde olduğunu ifade eden Avcı, şöyle konuştu:
"Okulların açılışında terör örgütünün ve yandaşlarının bir boykot teşebbüsü oldu. Halkımız bu girişime itibar etmedi, çocuklarını aslanlar gibi okullara gönderdiler. Çünkü vatandaş, devletin yanında olduğunu, kendisini koruduğunu, koruyacağını ve kendisini teröristle bir tutmadığını, tutmayacağını gördü. Bölge halkının en büyük özlemi, beklentisi budur. Devlet benim yanım da mı, yanımda kalmaya devam edecek mi, beni terör örgütünün saldırılarına karşı koruyabilecek mi? Bu konudaki tereddüdü giderdiğiniz anda ki giderilmiştir, giderilmektedir, daha da giderilecektir, bölge halkı devletine bağlıdır, milli birliğimize bağlıdır."
"Hesap hatası ortada"
Bölücü terör örgütünün çözüm sürecini, çatışmasızlık sürecini bitirme konusundaki zamanlamasına değinen Avcı, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ortadoğu'da özellikle Suriye'nin kuzeyindeki gelişmeler sebebiyle öyle bir hava oluştu ki bölücü terör örgütü uluslararası piyasadaki kullanım değerinin yükseldiği vehmine kapıldı. Yani fiyatının arttığını, kendisinin gerekirse Amerika'yla, gerekirse Almanya ile çok daha rahat ve görünür ilişkiler kurmaya artık çok yaklaştığını düşünerek... Bir yere kadar bu doğru da. Hakikaten burada, en ufak bir operasyonel imkanı olan grupların yani kiralık grupların bir piyasası var. Fakat burada yaptığı hesap hatası şu; bu fiyatı Türkiye ile çatışarak, Türkiye'nin içinde yapacağı bir takım eylemlerle kendi piyasa değerini de yükselteceğini zannetti. Hesap hatası orada."
"26 bin öğretmenden 40'ı görevinin başına gidemedi"
Öğretmen ataması öncesi, medyada "öğretmenlerin görev yerlerine gitmeyeceğine" yönelik spekülasyonlar yapıldığına dikkati çeken Avcı, şunları kaydetti:
"37 bin öğretmen atamasından önce, atamaların yüzde 70'inin Doğu ve Güneydoğu'ya atanacağını açıklamıştık. O zaman medyada spekülasyon yapıldı, 'Bu şartlar altında öğretmenler gitmez, aileler göndermezler' gibi. Atanan 26 bin küsur öğretmenin içinde sadece 40 öğretmenimiz görevinin başına gidemedi. Bunların büyük bir kısmı da ya askerlik ya sağlık sorunu olduğu için ya da sağlık sorunu olan bir yakını olduğu için, makul, meşru mazeretleri sebebiyle gidemedi. Onun dışında hepsi gitti."
Avcı, mevcut koşulları hesaba katarak yapılan projeksiyonlara göre, Türkiye'nin 95 bin 624 öğretmen açığı bulunduğunu bildirdi.
Açık liseden örgün eğitime geçiş
Bakan Avcı, TEOG sonuçlarına göre açık liselerden örgün eğitime nakil taleplerine ilişkin, "TEOG sonuçlarına göre açık liselerden örgün eğitime geçmek isteyen öğrenciler) Öğrencilerimiz 20 Ekim saat 17.00'ye kadar nakil talebine bulunacak. Biz de 21 Ekim günü o çocuklarımızdan uygun olanları, uygun kontenjanlara yerleştirmiş olacağız. Taban puan ve açık kontenjan esasına bağlı olarak yapılacak" dedi.