Yeditepe Üniversitesi'nden verimli tarım önerileri
'Tarımsal üretimin, belli bir yaşın üzerinde olan insanların geleneksel olarak yürüttüğü bir süreç olmaktan çıkarılıp bilimsel verilere dayalı, izlenebilir yöntemlerle çağın gereğine uygun modellerin kullanıldığı bir sektör haline gelmesi gerekir'

Oluşturma Tarihi: 2020-07-02 11:18:04

Güncelleme Tarihi: 2020-07-02 11:18:04

Yeditepe Üniversitesi Genetik ve Biyomühendislik Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Metin Turan, "Özellikle Kovid-19 süreci tarımın geleneksel modeller ile sürdürülme şansının olmadığını göstermiştir. Tarımda yeni tekniklerin ve modellerin devreye alınmasının önemi ve tarım işletmeciliğinin gerekliliği ortaya çıkmıştır." ifadelerini kullandı.

Yeditepe Üniversitesi'nden yapılan açıklamayla, tarımın daha verimli hale gelmesi için çözüm önerileri getirildi.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Yeditepe Üniversitesi Genetik ve Biyomühendislik Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Metin Turan ile Tarım Ticareti ve İşletmeciliği Bölümü Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Sanem Argın tarımı yeniden canlandıracak iş birliklerini ve çözümlerini paylaştı.

Türkiye'nin tohum, gübre ve zirai mücadele ürünleri konusunda yüzde 80 dışa bağımlı olduğunu anımsatan Prof. Dr. Metin Turan, şunları kaydetti:

"Kendine yeten ülke potansiyelinde olmasına rağmen ülkemizin, tarımsal üretim açısından yetersiz noktada bulunmasının temel nedeni tarımsal planlama ve pazar dengesinin bilimsel süreçlerle yönetilememesidir. Sürecin bu yönüyle acil eylem planı olarak ele alınarak planlama yapılmaması durumunda tarımsal üretimi önümüzdeki yıllarda yapabilen işletmeler önemli ölçüde azalacaktır. Tarımsal üretimde verimlilik, nitelikli insan ve işletmelerin varlığı ile mümkün olacak.

Tarımsal üretimin, belli bir yaşın üzerinde olan insanların geleneksel olarak yürüttüğü bir süreç olmaktan çıkarılıp bilimsel verilere dayalı, izlenebilir yöntemlerle çağın gereğine uygun modellerin kullanıldığı bir sektör haline gelmesi gerekir. Bunun için de genç ve eğitimli insanlara bu sektörde ihtiyaç vardır. Özellikle Covid-19 süreci tarımın geleneksel modeller ile sürdürülme şansının olmadığını göstermiştir. Tarımda yeni tekniklerin ve modellerin devreye alınmasının önemi ve tarım işletmeciliğinin gerekliliği ortaya çıkmıştır."

Turan, Yeditepe Üniversitesi'nin hem ulusal hem de uluslararası alanda tarımsal üretime proje ve işletme bazında hizmet verdiğini belirterek, bu hizmetlerin çevre ve ekoloji, bitki besleme, biyolojik mücadele, tohum ıslahı, arazi ıslahı, arazi planlaması, atık yönetimi, tarımsal bilişim, tarımsal pazarlama ve tarım politikaları alanlarını kapsadığını ifade etti.

Prof. Dr. Turan, işletmelerin mevcut sorunlarına modern tarımsal anlayışla, çevre dostu çözümler sunduklarını kaydetti.

Yeditepe Üniversitesi'nde iyi tarım uygulamaları ve organik tarım konusunda, ulusal ve uluslararası düzeyde tescili olan 40'ı aşkın ürün geliştirdiklerini bildiren Turan, dünyada ve Avrupa Birliği'nde tescil ve sertifikasyona sahip ürünleri ile Avrupa ülkelerine organik gübre ihracatı yapabilen bir konuma geldiklerini aktardı.

 Yeditepe Üniversitesi, Büyükçekmece Belediyesi ile tarımda iş birliğine gitti

Açıklamada verilen bilgiye göre, Türkiye'nin yerel kaynakların etkin kullanımı ve sürdürülebilirliği politikası gereği Yeditepe Üniversitesi, geçtiğimiz aylarda, Büyükçekmece Belediyesi ile ilçe topraklarında yapılan tarımın bilimsel zeminde yürütülmesi için iş birliği protokolü imzaladı.

Bu iş birliği, hem Büyükçekmece Belediyesi'ne ait alanların, hem de ilçedeki çiftçilerin şahsi işletmelerinin sürdürülebilir işletmelere dönüştürülmesi amacını taşıyor.

Dr. Öğr. Üyesi Sanem Argın, iş birliği kapsamında mevcut tarımsal alanlara SWOT analizi yaparak işletmelerin üretim planlaması ve pazarlama ağının oluşturulmasını sağladıklarını ifade ederek, arazilerin niteliğine uygun olan meyve ve sebze seçimlerini gerçekleştirdiklerini aktardı.

Argın, bölgeye uygun tıbbi ve aromatik bitkiler ile coğrafi işaretli bitkiler yetiştirilmesi için alanlar önerdiklerini ve işletmelerin dönemsel üretimlerini planladıklarını kaydetti.

Proje kapsamında bugüne kadar verdikleri bilimsel ve teknik destek sayesinde üreticinin üretim sırasında yaşadığı önemli kayıpların önüne geçildiğini bildiren Argın, tüketici açısından ise kabul edilebilir, kaliteli ürünlerin üretildiğini ifade etti.

Projeyle ilçede, kooperatif anlayışının işler hale geleceğini ve üreticinin doğrudan tüketici ile buluşturulacağını kaydeden Argın, böylece üreticinin gelir seviyesi artarken tüketicinin de daha kaliteli ürünü ucuza temin etmesinin yolunun açılacağını söyledi.

Argın, "Bu iş birliği sayesinde Büyükçekmece ilçesi kent tarımının güzel bir örneği olmuştur. Üreticilere ihtiyaç duydukları gübreleme, biyolojik mücadele ve sulama konularında destek vermekteyiz. Belediye ise üreticilere doğrudan destek olabilmek için bünyesinde üreticilerin ücretsiz yararlanabilecekleri bir toprak analiz laboratuvarı kurulum projesi başlatmıştır. Ayrıca ürünlerin doğrudan tüketici ile buluşturulması amacıyla ilçe ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi bünyesinde satış noktalarının oluşturulmasına karar verilmiştir." değerlendirmesinde bulundu.