Gebze Teknik Üniversitesi'nde (GTÜ) gazetelerin editörleriyle bir araya gelen YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, araştırma üniversitelerinin faaliyetlerinden burs ile yemek ücreti tartışmalarına kadar pek çok konuda önemli açıklamalarda bulundu.
Yeni Akit'ten Buğra Kardan'ın sorularını yanıtlayan Saraç şunlaı söyledi:
Gerekli yardımlar yapılıyor
-Üniversiteler birbirleriyle yarışır hale geliyorlar. Şeffaf bir şekilde dünyayla rekabet ediyorlar.
-Şu anda tıbbi ürünlerle, raylı sistemlerle ihtisaslaşma gayretine giren üniversiteler var. Bunların her biri tarafımızca ele alınıyor, notlandırılıyor.
-Artık üniversitelerin bir bölümü eğitim, bir bölümü araştırma, bir bölümü de bölgesel kalkınmada öne çıkmalı.
-Araştırma üniversiteleri yollarına dur durak bilmeden devam ediyorlar. Bunlara biz kadro takviyesi yapıyoruz, kamu kurumlarımız ise fon sunuyor.
-Anadolu üniversiteleri bölgelerine, şehirlerine katkı vermeliler. Kalkınma ve refahı arttırmaya yönelik önemli adımlar atmalılar. Güçlü Türkiye hedefine uyumlu olarak yerli üretimi artırmanın yollarını aramalılar.
-Araştırma üniversitelerinde 24 bin 841 öğretim elemanı, 1 milyonu aşkın öğrencimiz bulunuyor. 524 yabancı uyruklu öğretim elemanımız var. Ki bunların 170'i doktoralı.
Yeni kadro müjdesi
-Bu üniversitelerde güçlü, önemli alanlarda yararlanmak için gelecek ay yeni kadrolar açacağız.
-11'i araştırma, 5'i aday araştırma olarak konumlanan 16 üniversitemizi yarıştıracağız. Ar-Ge faaliyetlerini, buluş ve patent adetlerini arttırmayı merkeze alacağız.
-Artık geride kalan üniversite ilk 11'de yer almayacak. İlerleme kaydeden, önemli hamleler yapan üniversite ise basamak atlayacak. Gelinen aşamada başarılıyı ödüllendirmeli, başarısızı da uyarmalıyız.
Yabancı hocalarda nitelik arıyoruz
-5 bölgesel kalkınma odaklı üniversiteyi belirleme etabı tamamlandı. Bunları da önümüzdeki günlerde kamuoyuyla paylaşacağız.
-Araştırma üniversiteleri için ise 5 aday adayı daha tayin edeceğiz.
-Araştırma üniversitelerinde görev yapacak yabancı öğretim elemanlarının belli kriterleri karşılamaları gerekiyor. Örneğin yabancı dil öğretecek hocalar tecrübelerini belgelendirmeliler. Doktora yapmış olmalılar ya da patent alan, atıfta bulunulan çalışmalarını ortaya koymalılar.
-Bundan böyle araştırma üniversitelerinde nitelikli yabancı hocalar ve öğrenciler yer alacaklar.
Yemek sorunu aşılmalı
-Çocuklarımız eğitimlerine, okumaya yoğunlaşmalılar. Onun için de yemek konusu sorun olmaktan çıkarılmalı.
-Devlet üniversitelerinde yemek ücretlerine standart getirmek hiç de kolay değil. Çünkü her üniversitenin durumu, döner sermayesi ayrı.
-Vakıf üniversiteleri ise mali ve idari anlamda özerkler. Yemeğe yüksek ücretler biçebilirler. Bunlara müdahale edemeyiz.
-Kamuoyu bilsin ki devlet üniversitelerinde yemek ücretlerinin makul seviyelere çekilmesi için telkinlerde bulunuyoruz.
Burslar için yeni planlama
-Malumunuz, vakıf üniversiteleri burs adı altında öğrencilere yüzde 75 indirim öneriyorlar. Biz, bu uygulamayı kaldırıyoruz. Çünkü üniversitelerin mütevelli heyetlerinin büyük bölümünün -1 veya 2'si dışında- böyle bir talebi var.
-Bize vakıf üniversitelerinden eğitimin ya yüzde 100 burslu ya yüzde 25 yahut yüzde 50 indirimli ya da tamamen ücretli olması önerisi geldi. Bu öneriyi dikkate aldık.
-Vakıf üniversitelerinin kalitelerini arttıracağız. Bu kapsamda girdi esaslı, süreç eksenli iyileştirmelere gideceğiz. Devlet tarafından da bu konu önemseniyor. Önemseniyor ki hukuk fakültelerinden mezun olanlar yeterlilik sınavına tabi tutulacak.
-Vakıf üniversitelerinin öğrenci kontenjanlarının artı 10 olması öngörülüyor. Bu ciddi bir iyileşmedir. Alt limit de getirilecek. Burada tam burslular için bir sınırlama yok.
-Vakıf üniversiteleri için sınırsız büyüme dönemi bitti. Bu üniversiteler, Türkiye'nin hakikatlerine ve projeksiyonlarına göre konum almalılar. Onun için biz bu kontenjan konusunu gündemden çıkarmayı diliyoruz. Artık istihdamla ilgili planlamaya önem verilmesini, bu anlamda ciddi aşamalar alınmasını arzu ediyoruz.
Özel üniversiteler YÖK'e bağlanmalı
-Yükseköğretim sistemine özel üniversitenin getirilmesi lazım. Bu da bir anayasa değişikliği gerektirir.
-Ülkemizde özel üniversite kavramı tartışılmalı. Özel üniversiteden elde edilecek vergi ise maddi açıdan zor durumda olan çocuklara harcanmalı.
Uygulanan sistem başarılı
-Yükseköğretim Kurumları Sınavı'yla (YKS) sözel ve sayısal okuryazarlığı sorgulanıyor. Ortada olumlu sonuçlar üreten bir sistem var. Yani şu anda bu sistemi değiştirmek için bir neden yok.
-Öğretmenlerimizi çocuklarımızı kitap okumaya yöneltmeye davet ediyoruz. Böyle çalışmalar evlatlarımızın anadil yeterliliklerini arttıracaktır.
Lisans ve önlisans programları dijitalleşiyor
YÖK Başkanı Saraç, lisans ve önlisans programlarında bütün başlıklarda ciddi bir iyileşme görüldüğünü vurgulayarak, “Bu sene pek çok üniversitede ‘Dijital Medya ve Pazarlama', ‘Üç Boyutlu Modelleme', ‘Yapay Zekâ Mühendisliği', ‘Yazılım Geliştirme' gibi alanlarda lisans ve önlisans programlarının açıldı” bilgisini verdi.