Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Temmuz Piyasa Katılımcıları Anketi'nde cari yılsonu enflasyon beklentisi %15,64 olmuştur. Kısa dönemli enflasyon beklentilerine baktığımızda; Temmuz ayı enflasyonu %1,17, Ağustos ayı enflasyonu %0,85 ve Eylül ayı enflasyonu ise %1,13 beklenmektedir. Enflasyon söz konusu aylarda beklentilere paralel bir şekilde artarsa Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarında yıllık enflasyon da sırasıyla %18,21, %18,19 ve %18,38 olarak gerçekleşecektir.
TÜFE'nin potansiyeli bağlamındaki riskler
Tera Yatırım Başekonomisti Enver Erkan "Enflasyonu yükselten metriklerin çoğalmasıyla beraber, beklentilerin yukarı revize olduğunu görmekteyiz. Mevsim faktörlerinden bağımsız olarak yüksek gelen enflasyon verilerinde, Temmuz ayından itibaren enerji zamlarının da etkisinin girmesiyle ilave artış göreceğiz. Üretim bandının hemen her alanında girdi olarak bulunan enerji, aynı zamanda yüklenilen maliyet katsayısını artıracaktır, ki ÜFE'de devam eden artış açılmaya devam eden makas geçmişten getirilen maliyet yüklenimlerine güncel bir etken eklemiştir. Maliyet çevirme kapasitesi azaldıkça veya piyasada artan mobilite itibariyle bu artışlar tüketici fiyatlarına girebilir. Bu da TÜFE'nin potansiyeli bağlamındaki riskleri ortaya koymaktadır. Zayıf TRY, petrol ve emtia fiyatlarının yükselmesi ve azalan kısıtlamalarla piyasanın canlanması enflasyonun başlıca besleyen faktörleri olmayı sürdürecektir." değerlendirmesinde bulundu.
"12 ve 24 ay sonrasına ilişkin ortalama enflasyon tahminlerine göre, enflasyonun sırasıyla %12,62 ve %10,43 seviyelerinde gerçekleşmesi beklenmektedir. 12 ve 24 ay sonrasına ilişkin enflasyon beklentilerinin ortalaması böylece %11,53 olmuştur." yorumunda bulunan Erkan şunların altını çizdi:
"AOFM beklentileri yüzde 19 olmuştur"
"Ay sonuna ilişkin AOFM (Ağırlıklı Ortalama Fonlama Maliyeti) beklentileri TCMB'nin mevcut oranları koruması ve 14 Temmuz PPK'sından bir faiz değişikliği beklenmemesi neticesinde %19 olmuştur. Repo ve Ters Repo Pazarı'nda oluşan faiz oranı beklentileri ay sonu için %19'da kalmıştır. 5 yıllık DİBS faiz oranı beklentilerinde 12 ay sonrası için %15,72'den %15,56'ya doğru bir değişim görülürken, 10 yıllık DİBS faizlerinin ise 12 ay sonra %15,41 seviyesinde olması beklenmektedir. Önceki tahmin döneminde bu beklenti %15,57 düzeyindeydi. Piyasa, Merkez Bankası'nın da politika faizi olan 1 haftalık repo faiz oranını ise cari ay ve 3, 6, 12, 24 ay sonrası beklentileri sırasıyla %19, 18,72, 17,11, 14,68 ve 12,14 olarak öngörmektedir"
"Faiz kararına dair herhangi bir değişiklik beklemiyoruz"
Erkan yorumunda şöyle devam etti: "Enflasyona dair yukarı yönlü görünümün devam ettiği ve politika faizinin enflasyon üzerinde belirlendiği bir ortamda, Merkez Bankası'nın 14 Temmuz tarihindeki faiz kararına dair herhangi bir değişiklik beklemiyoruz. Merkez Bankası'nın ilerleyen döneme ilişkin enflasyon varsayımları ise, politikanın doğrultusu bağlamında en kritik yerde durmaktadır. Bu nedenle 29 Temmuz Enflasyon Raporu'ndaki kısa ve daha geniş vadeli enflasyon varsayımlarına gelebilecek güncellemeler de önemlidir. Merkez Bankası, enflasyon gerçekleşmelerini Nisan tahmin patikasıyla aynı rotada gördüğünden dolayı, fazla bir şahin tandans artışı gözlemlenmiyor. Buna karşın; enflasyonun denge noktası bağlamındaki riskler parasal gevşeme bağlamında Merkez Bankası'na esneme alanı sunmamaktadır. Dolayısıyla, faizlerin birkaç ay daha aynı seviyede kalmasını bekliyoruz. Merkez Bankası'nın enflasyonun %19 seviyesini aşması riskine karşı proaktif duruş sergilemesi ve ilave sıkılaşmayı masada değerlendirmesi gerektiğini düşünürüz"
"12 ay sonrasına ilişkin kur beklentilerinin 9,34 olduğunu görüyoruz"
"Büyüme beklentilerinde iyileşme görüyoruz. Bir önceki anket döneminde %4,9 büyüme şeklinde olan 2021 GSYH beklentisinin %5,8'e arttığı görülmektedir." diyen Erkan sözlerini şöyle tamamladı:
"2022 öngörüsü ise Temmuz anket döneminde %4 büyüme şeklinde oluştu. 1Ç21 döneminde %7 olarak gerçekleşen büyümenin, 2Ç21 döneminde baz etkisini yansıtır şekilde güçlü çift hanelerde gerçekleşmesini bekleriz. Mayıs ayında gerçekleşen ulusal karantinanın sektörel faaliyetleri yavaşlatması etkisini dönemsel olarak hissederken, kademeli açılma ve aynı zamanda turizmde oluşan olumlu projeksiyonlar çerçevesinde artan ekonomik mobilite büyüme profilini olumlu etkileyebilecektir. İhracat da dış talepteki olumlu seyirle güçlü kalırken, PMI Haziran ayında tekrar büyüme bölgesine geri dönmüştür. İç talepte ise uygulanan sıkı para politikası ve makro ihtiyati tedbirler bir miktar yavaşlamayı beraberinde getirebilir. Salgın koşulları, makroekonomik stabilite ve talep döngüsü ekonomik büyüme için belirleyici olacaktır.
Döviz kuru beklentileri 2021 yılsonu için 8,99 olmuştur. 12 ay sonrasına ilişkin kur beklentilerinin ise 9,34 olduğunu görüyoruz."