Generation Frexit kampanya grubunun başkanı Charles-Henri Gallois, Avrupa Merkez Bankası'nı (ECB) "sıkışmış" olarak nitelendirerek, "enflasyonla mücadele için para politikasında yapılacak en ufak bir değişikliğin" güney AB ülkelerinin borçlanma oranlarının " keskin bir şekilde yükseltecek. Borç sürdürülemez hale gelecek ve bu ülkeler eurodan çıkmaya zorlanacak" dedi.
Gallois'un açıklaması Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde'ın bu yıl faiz oranlarını artırmayı reddetmesiyle geldi.
Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde, tüketici fiyat endeksi (TÜFE) enflasyon ölçümünün Ocak ayında avro bölgesinde yüzde 5,1 rekor bir artış göstermesinin ardından enflasyon risklerinin "yukarı doğru" olduğunu söyledi.
Bayan Lagarde'ın 2022'de faiz oranlarındaki artış ihtimalini küçümsediğini gören önceki yorumlardan belirgin bir değişiklikle, ECB'nin enflasyon hedefine ulaşmaya "çok yaklaştığını" söyledi.
Lagarde'ın yorumları, Avrupa'da borçlanma maliyetlerinin 2022 yılı boyunca önemli ölçüde artacağı yönündeki korkuları ateşledi.
2020'nin dördüncü çeyreğinde Yunanistan'ın GSYİH'nın yüzde 205.6'sı kadar bir ulusal borcu varken, İtalya'nın ulusal borcu GSYİH'nın yüzde 155.8'i kadardı.
Portekiz, GSYİH'nın yüzde 133,6'sı ile bloğun üçüncü en yüksek borcuna sahipken, İspanya ise yüzde 120'lik bir ulusal borca sahipti.
Tüm bu rakamlar, AB'nin GSYİH'nın yüzde 60'ı olan borç eşiğinin oldukça üzerindedir.
Bayan Lagarde, ECB politika yapıcıları arasında faiz oranlarını değiştirmeden tutmak için bir "uzlaşma" olduğunu söyledi.
Ancak politika yapıcılardan biri ise İngiliz Financial Times gazetesine yaptığı açıklamada ECB üyelerinden “bir ya da iki”sinin derhal politikanın sıkılaştırılması çağrısında bulunduğunu söyledi.
Para politikasındaki herhangi bir sıkılaştırma, borçlanma maliyetinin artmasına neden olacağı ve bu da bu ülkelerin yüksek borçlarını geri ödemelerini zorlaştırabileceği öne sürüldü.
Daha önce, Avrupa Borç Krizi sırasında 2018'de artan borç nedeniyle Yunanistan'ın Euro'dan çıkmak zorunda kalacağına dair korkular vardı.
Kriz, Yunanistan'ın bütçe açığının GSYİH'sının %15'ini aştığı 2009 yılında başladı.
Faiz oranlarının yükselme potansiyeli, pandeminin ardından küresel olarak hızla artan enflasyonun bir sonucu olarak ortaya çıkıyor.