Dolar

34,2495

Euro

36,9556

Altın

2.931,76

Bist

8.851,88

ANALİZ: Büyüme, bütçe, cari denge, enflasyon ve işsizlik

Ekonomi yazarı Abdurrahman Yıldırım, sanayideki büyüme, bütçe, cari denge, enflasyon ve işsizlik olmak üzere 5 veri ile ilgili genel durum değerlendirmesinde bulundu

3 Yıl Önce Güncellendi

2021-08-25 23:36:27

ANALİZ: Büyüme, bütçe, cari denge, enflasyon ve işsizlik

Yıldırım'ın bugünkü yazısı;

2021 sonbaharına doğru makro ekonomik büyüklüklerde karışık bir durum var

BÜTÇEDE DURUM İYİ

-Büyüme tarafı gayet iyi. Gelecek hafta açıklanacak yılın ikinci çeyrek büyümesinin yüzde 20'nin üzerinde çıkması bekleniyor. Yıllık bazda ise uluslararası kuruluşlardan hükümete kadar geniş yelpazede büyümenin yüzde 8 civarında gerçekleşeceği beklentisi hakim.

-Dolaylı vergilerin yüksekliğinden ötürü büyümeyle bağlantılı vergi gelirlerinde yüzde 41 artış meydana geldi. Vergi gelirlerinde yüksek artışın etkisiyle bütçe açığında ise yüzde 43 iyileşme sağlandı. GSYH'nın yüzde 3.5'i olarak hedeflenen bütçe açığı 7 aylık dönemde yüzde 1.9 düzeyinde seyrediyor.

-İlerleyen aylarda açık artabilir ama hedefin rahat tutturulacağı da ortada.

CARİ AÇIK GERİLİYOR

-Düzelmekte olan başka bir makro büyüklük ise cari açık. Yıllık bazda cari açık şubat ayında 38 milyar dolarlık düzeyden haziran itibariyle 30 milyar doların altına indi.

-Yılın ikinci yarısında turizm gelirleri de devreye girdi. Bu gidişle yılın sonunda cari açığın 20 milyar dolar civarına gerilemesi mümkün. Bu da GSYH'nın yüzde 2.5'ine gelir ki, geçen yılkinin yarısı düzeyinde ve yönetilebilir, finanse edilebilir bir tutar.

-Ekonomiyi beş büyük makro veri üzerinden değerlendirirsek üçünde gidişat iyi demektir.

ENFLASYON SIKINTILI

-Geriye kalan iki makro veride ise durum kötü. Enflasyonda yıla yüzde 9.4'lük tahminle başlamıştık. Son olarak bunu yüzde 14.1'e yükselttik. Ama gerçekleşme bunun da üzerinde yüzde 16-17 düzeyinde çıkabilecek.

-Bu yılki talihsizlik şuradaki, dünyada da enflasyon ortaya çıktı. Enflasyonu sadece yurtiçinde üretmiyoruz aynı zamanda yurt dışından da ithal ediyoruz.

-Kaldı ki iklim değişimi ve kuraklık artık başımızın belası. Son 52 yılın en sıcak yazını yaşıyoruz. Yangın ve sel felaketleri yaz mevsiminin normal doğal olayları haline geldi. Kuraklık tarımsal üretimi düşürüyor ve ithalatı zorunlu kılıyor.

-Ama aynı sıkıntı dünyada da var ve buna paralel fiyatlar yükseliyor. Artık gıda maddelerindeki yüksek fiyat artışları enflasyonu besleyen ana nedenlerden biri haline geldi.

NÜFUS ARTIYOR İSTİHDAM ARTMIYOR

-Son aylada istihdamda belli bir toparlanma var ve işsizlik oranları düşüyor. Ama bu durumun istihdama katılanların azalmasıyla gerçekleşmesi oldukça düşündürücü ve verinin kalitesini bozuyor.

-Asıl bakılması gereken istihdam edilenlerin sayısında artış olup olmadığı. Pandeminin etkili olduğu bir yıl önceye göre iyileşme var ama vadeyi 3 yıla çıkardığımızda durum değişiyor. Haziran ayı istihdamı 3 yıl önceki haziran ayının altında kalıyor.

-Halbuki nüfus artıyor. Bu durumda gerçek işsizlik azalmıyor veya geniş tanımıyla işsizlik artıyor.

-İşsizlik ve enflasyon hariç makro veriler iyi denilebilir.

BÜYÜME VE KÂR ARTIŞI

-Büyüme yüksek, TL aşırı değer kaybetmiş, ihracat pazarları büyüyor. Böyle bir ortamda reel sektör hem büyür hem de rahat fiyatlama yapar. Maliyet artışlarını fiyatlarına kolaylıkla yansıtır. Nitekim üretici fiyatlarındaki yüzde 45'lik artış bunun bir sonucu.

-Üstelik bir de negatif faizlerden kredilerin yeniden yapılandırıldığı bir dönemi geçirdik. Şirketler KGF ve benzeri kredi paketleriyle düşük faizli kredi imkanlarından da yararlandılar.

-Üretim büyüyor, fiyatlamalar da rahat yapılabiliyorsa kârlar iyi demektir. Geçen yıl 500 Büyük Sanayi Kuruluşu'nun kârı yüzde 50, İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu'nun kârı da yüzde 90 arttı.

-Kâr artışları bu yılın ilk yarısında da sürüyor. Ziraat Yatırım'ın son dört çeyreklik kümüle kârlar üzerinden yaptığı hesaplama borsa şirketlerinin yıl ortası itibariyle yüzde 72 kâr artışını yakaladıklarını ortaya koyuyor.

SANAYİNİN DURUMU

-Bütün bu veriler ışığında sonbahara girerken reel sektörün durumu genelde iyidir denilebilir. Bunu sadece üretim, yatırım, büyüme ve kâr artışı değil aynı zamanda ağustos ayı Reel Kesim Güven Endeksi de ortaya koyuyor. Bu endeks 2011 sonrasının en yüksek veya en iyi düzeyinde.

3172666_e605189e69b8cd523279922f759aea63

-Mevsimsellikten arındırılmış verilerle güven endeksi Ağustos 2021'de 112.2 düzeyine çıktı. Nötr seviyesi 100 olan endeksin Eylül 2011'den beri 112.2 düzeyini gördüğü tek ay Ekim 2017.

-Bitişikte alt endeksleri ile son bir yıllık verileri yer alan Reel Kesim Güven Endeksi'nde en iyi durumda olanlar üretim hacmi ve ihracat siparişleri.

3172666_8dc742b821a20ffa659509277e740dd8-Sabit sermaye yatırımları 120.5, hatta Nisan 2021'de 122.8 düzeyi ile 2011 sonrasının en yüksek seviyesine çıkmış bulunuyor.

-Dünya ekonomisinin büyüdüğü, ihracatın arttığı ve kapasite kullanımının yüzde 75'in üzerine çıktığı bir dönemde ucuz finansman imkanlarının da sayesinde yatırımlar artıyor.

-Üretim ve yatırımlarıyla sonbahara girerken sanayi sektörü iyi bir dalga yakaladı. Bu dalganın sürdürülebilirliği dünya pazarlarındaki büyümeye ve delta varyantının yayılıp yayılmayacağına yakından bağlı. Dalga yakalanmış ama her an kırılabilir de.

Habertürk

SON VİDEO HABER

Kuzeyden güneye katliam ve göç! Irkçıların toprak gaspı başladı

Haber Ara