"Uluslararası Para Fonu'ndan (IMF) ülkelere sağlanan 650 milyar USD tutarındaki SDR'nin (özel çekme hakları) bir yansıması olarak Türkiye'nin döviz rezervlerine de 6,4 milyar USD katkı sağlanacaktır. SDR tahsisi Türkiye'nin brüt rezervlerini artırırken net rezervlere katkı sağlamayacaktır" değerlendirmesini yapan Tera Yatırım Başekonomisti Enver Erkan, "SDR'ın tanımına gelecek olursak; IMF tarafından uluslararası likiditeyi desteklemek için oluşturulan bir ülkeler arası rezerv olarak tabir edebiliriz. Bu rezerv aracının çıkarılma nedeni, uluslararası likiditenin artırılması ve desteklenmesi ihtiyacıdır" yorumunu yaptı.
Dayanıklılık ve istikrarır teşvik adına...
Analizde şunlar kaldedildi: "SDR'lerin ülkelere tahsisinde; Bir ülkenin IMF kotası, fona katkıda bulunmak zorunda olduğu maksimum finansal kaynak miktarı belirleyicidir. Tahsisler düzenli olarak yapılmaz ve sadece nadir durumlarda gerçekleşir. Mesela olağanüstü koşullar; 2009 küresel mali krizi sırasında, "küresel ekonomik sisteme likidite sağlamak ve üye ülkelerin resmi rezervlerini tamamlamak" için tahsisat yapıldı. 2011 tahsisleri düşük gelirli üye ülkelere yapıldı. 2021 alokasyonu ise; Covid-19 pandemisi tarafından hırpalanan küresel ekonomide dayanıklılığı ve istikrarı teşvik etmek amacını taşıyor"
Erkan, "SDR içeriğinde bulunan para birimleri ise; uluslararası rezerv statüsü taşıyan büyük ekonomi paralarından oluşur. Sepet içindeki ağırlığı ise; para birimlerinin uluslararası ticaret ve ulusal döviz rezervleri açısından mevcut önemleri dikkate alınarak ayarlanır. IMF her 5 yılda bir ağırlıkları gözden geçirmektedir. En son Renminbi (Çin Yuanı, CNY) eklenmesiyle beraber mevcut ağırlıklandırma; USD %41,73, EUR %30,93, CNY %10,92, JPY %8,33 ve GBP %8,09 şeklindedir." yorumunu yaptı.
Merkez Bankası'nın rezervleri...
Analizde şunlar kaydedildi: "Gelelim Merkez Bankası rezervlerine.. TCMB tarafından açıklanan rezervler; brüt rezervlerdir. Bunun içerisinde; Merkez Bankası aktifleri, bankaların TCMB hesaplarında tutmak zorunda oldukları zorunlu karşılıklar, bankalarla ve yurtdışıyla yapılan swap işlemleri, uluslararası rezerv araçları gibi değişkenler bulunmaktadır. Net rezervler ise; basit bir şekilde Merkez Bankası bilançosunda rezerve katkı yapan dışsal ödünç rezerv kaynaklarını elemine ederek ulaştığımız rakamdır. Bunun metodik şekilde hesaplaması ise: Aktiflerdeki Dış Varlıklar Kalemi – Yükümlülüklerdeki Toplam Döviz Yükümlülükleri şeklindedir.
Yani; net rezervlerin içinde Merkez Bankası sahipliğinde olmayan ve bilançodan geri çıkacak rezerv kaynakları yoktur. Bu rezerv kaynaklarının içinden; swap işlemleriyle elde edilen dövizi de çıkarttığımız zaman swap hariç net rezervlere ulaşıyoruz. Net rezervlerin önemi; ülkenin dış borcu konusunda tampon oluşturması ve özellikle fiyat istikrarsızlığı yaratan döviz şokları kaynaklı olumsuzlukların hafifletilmesi bağlamında önemlidir. Bir başka deyişle; Merkez Bankası'nın gerekli koşullarda net rezervlerini kullanma yetisi ne kadar yüksekse, ekonominin ve piyasanın işleyişinin karşılaşabileceği şokları hafifletme yetisi de o kadar yüksek olacaktır. Net rezervler, bu nedenle sağlam ve destekli olmalıdır.
"Swaplarda rezerv etkisi aslında geçicidir..."
Analiz şöyle devam etti: "Merkez Bankası; ülkenin para biriminin değerinin düştüğü ve faiz artırımı yapılmamak istenen 2019 ve 2020 dönemlerindeki azalmadan sonra, rezervlerini yerel bankalarla yapılan işlemler ve ZK'lar ile uluslararası swap anlaşmalarını genişleterek artırma yoluna gitti. Haziran ayında genişletilen Çin swap anlaşması ile yeni imzalanan 17,5 milyar TRY'lik (2 milyar USD) Kore swap anlaşması toplam rezervlere katkı verecektir. Swap, (Swap işlemleri çeşitlidir, bizim bahsettiğimiz Merkez bankaları arasındaki para takası olan) iki ülke para biriminin karşılıklı olarak belli bir vade için değiştirilmesi işlemidir. Swap anlaşmasının vadesi dolduğunda da, takas edilen para birimleri ters yönde yeniden değiştirilecek. Bir başka deyişle, swaplarda rezerv etkisi aslında geçicidir ve bir “ödünç para birimi” etkisidir.SDR + swap anlaşmaları (Çin ve Katar ile mevcut ve yeni Kore anlaşması) + reeskont kredileri brüt rezervleri artıracak ancak net rezervler konusunda temkinli olunmasını gerektiren durum devam edecek"