Sabah gazetesi ekonomi yazarı Dilek Güngör, vatandaşların bankalara olan kredi borçlarını ödemekte güçlük çektiğini kaydederken sömürü çarkının nasıl işlediğine dair dikkat çeken detaylar paylaştı.
"VATANDAŞI BANKANIN KUCAĞINA BIRAKMAYIN"
Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon nedeniyle kredi kartı borçları artıyor. Önceki gün Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi'nin son verileri yayınlandı. Bireysel kredi kartı borcundan dolayı yasal takibe intikal etmiş kişi sayısı ocak-temmuz döneminde 784 bin kişi oldu. Geçen yılın aynı döneminde bu rakam 461 bin 496 kişiydi. Aylık bazda da artıyor. Aynı dönem için bireysel kredi borcundan dolayı yasal takibe intikal etmiş kişi sayısı ise 642 bin kişi. Geçen yılın aynı döneminde de bu rakam 486 bin 347 kişiydi. Ocak-temmuz döneminde, bir önceki yılın aynı ayına göre bireysel kredi veya bireysel kredi kartı borcundan dolayı yasal takibe intikal etmiş kişi sayısı yüzde 41 artarak 1 milyonu geçti.
BANKACILIK SEKTÖRÜ RİSKE GİRİYOR
Tablo Merkez Bankası'nın da takibinde…
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, enflasyon raporu toplantısında kredi kartı harcamalarındaki yükselişi takip ettiklerini aktarmıştı. Geçtiğimiz günlerde açıklanan Orta vadeli Program'da da SGK kayıtlarındaki güncel gelire göre kredi kartı limiti tahsis edilmesinin planlandığı maddesi yer aldı.
Ancak asıl sorun gelire göre limit belirlenmesi değil…
Kart borcu olanların ya da bireysel kredi borcu olanların sayısı arttıkça bankacılık sektörü de riske giriyor.
Diyebilirsiniz ki, borcunu ödeyemeyeni yapılandırsınlar.
Sözüm ona yapıyorlar zaten…
Ama nasıl?
YENİDEN YAPILANDIRMA VE SÖMÜRÜ DÜZENİ
Bankaya gidip 'Borcumu ödeyemedim' diyerek yapılandırma talep etseniz 12 ay vade seçeneği sunuyorlar. Zaten ödeyemediğin borcu 12 ayda nasıl kapatacaksın? Ya da kredi kartından dolayı bir sürü faiz işlemiş borcu yüksek faizli kredi borcuyla kapatmayı teklif ediyorlar. Güncel borcu değil tüm borcu istiyorlar. Kartta asgari borcu ödesen, neredeyse bir asgari ödeme kadar da faiz alıyorlar. Kimi kart borcunu yapılandırma bahanesiyle taksitli borcu yeniden taksitlendirip faiz dahi uyguluyor.
Velhasıl, sömürü düzeni…
Vatandaşı bankaların inisiyatifine bırakmamak gerekiyor.
Ne yapılmalı?
Borç yapılandırmasında 12 ay vade sınırı var. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'nun yapılandırma vadesini 36 aya çıkarabilir. En azından vatandaş ödeyemediği borcunu daha uzun taksitle yapılandırıp, daha az miktarda aylık taksitle kapatabilir.
Böylece, vatandaş nefes alır.