Avrupa Birliği'nde kamu borcunun milli gelire oranının yaklaşık yüzde 90 seviyesinde olduğunu, bu oranın Türkiye'de ise yüzde 32'lerde seyrettiğini anımsatan Bakan Albayrak, Türkiye'nin AB'nin Maastricht Kriterleri'nde belirlenen değerleri yerine getirdiğini anlattı. Albayrak, Türkiye'nin güçlü bir bilançoya, büyüme kapasitesine, rekabetçi özel sektöre, yüksek ihracat kapasitesine ve genç nüfusa sahip olduğunu sözlerine ekledi.
Türkiye'de özellikle son bir yılda kur istikrarı sağlandığını ve ihracat performansının iyileştiğini kaydeden Albayrak, ekonominin cari fazla verdiğini anlattı. Özel sektörün daha rekabetçi olması için uygun koşullar sağlamaya çalıştıklarını belirten Albayrak, “Hükümet, son 16 yılda altyapı, ulaşım, telekomünikasyon ve enerji alanına dev yatırımlar yaptı” dedi.
Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın ABD Merkez Bankası FED kadar bağımsız olduğunu vurgulayan Bakan Albayrak, “Merkez Bankası'nın tek sorumluluğu fiyat istikrarını sağlamak değildir. Merkez Bankası aynı zamanda finansal istikrarı da sağlamalıdır. Çünkü gelişmekte olan ekonomilerin büyümeye, istihdamı ve yatırımları artırmaya ihtiyacı vardır” yorumunu yaptı.
Albayrak, Türkiye'nin ekonomik reformlara devam edeceğini de sözlerine ekledi.