Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Bakanlığın bütçesi üzerindeki görüşmelerde milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Esnaf ve sanatkarlarla ilgili sicil affı çıkarılmasına ilişkin soruya yanıt veren Pekcan, bu konunun tekrar gündeme getirileceğini söyledi.
Pekcan söz konusu soruya ilişkin şu cevabı verdi:
"Sicil affı bizim tek başına alabileceğimiz bir karar değil. İlgili bakanlıklarımızla bunu daha önce de konuştuk, tekrar gündeme getiririz."
12 MİLYON 500 BİN KİŞİ
EKONOMİK SIKINTIDA
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Ayhan Barut genel kurulda yaptığı açıklamada resmi kurumlardan aldığı rakamları paylaşarak, sadece kredi kartı borcu yüzünden yasal takibe düşen 3 milyon vatandaş olduğunu belirtti.
Barut, Türkiye'de esnafından çiftçisine vatandaşların borç batağına saplandığını belirterek, "Borçlarını ödeyemeyen, icralık olan, kredi batağına düşen ve büyük bir bunalım yaşayan herkes çözüm istiyor.Ülkemizde kredi ve kredi kartı kullanan ama ödeyemediği için ve çeklerinin arkasını yazdırdığı için söz konusu kara listeye düşen, temerrüde düşen ve icralık olan 12 milyon 500 bin kişinin olduğu ifade edilmektedir. Ekonomik krizin yaralarını sarmamız gerekiyor" dedi.
İYİ PARTİ KANUN TEKLİFİ VERMİŞTİ
Birçok kişiyi yakından ilgilendiren kara liste konusunda İYİ Parti Muğla Milletvekili Metin Ergun da, geçtiğimiz hafta af teklifinde bulunmuştu. Ergun, 8 ay içinde ödeyen ya da yeniden yapılandıranların kara listeden çıkarılmasını talep etmişti.
Ergun af teklifiyle ilgili şu ifadeleri kullanmıştı:
"2017 yılında tüketici kredileri ve kredi kartları, kobi kredileri ve ticari krediler nezdinde takipteki kredilerin brüt tutarı 64 milyar TL düzeyindeyken, bu rakam 2019'un Haziran ayında 116 milyar TL'ye ulaşmıştır. Bankalara borçlarını ödemiş olmalarına rağmen sicil dosyaları nedeniyle kredi talebinde bulunan vatandaşlar sorunlar yaşamaktadır. Daha önce çıkarılan yasalar ile Türkiye Bankalar Birliği'ne nezdinde kurulan Risk Merkezi'nin tuttuğu sicil kayıtlarının dikkate alınmayabileceği öngörülmüştür. Ancak bu ifade, bankalar ve finansal kuruluşlara takdir yetkisi sağlamakta ve vatandaşlarımızın sorunlarına çözüm getirememektedir. Bu nedenle sicil affı kanun değişikliği gerekmektedir"