Eti Maden Teknoloji Geliştirme Dairesi Başkanı Derya Maraşlıoğlu, temizlik ve hijyen sektörüne verdikleri öneme değinerek, "Geliştirdiğimiz son temizlik ürünü bulaşık deterjanı oldu. Doğal ürünler kategorisinde yer alan bir alternatif. Normal piyasadaki ürünlere göre bizimki bir üst segment. Neden? Çünkü biz doğal ürünler sınıfında yer alıyoruz. Onlar da biliyorsunuz çok pahalı. Tüm tüketiciye maalesef ulaşamıyor. Bizim ürünümüz onlardan 2-3 kat daha ekonomik olarak raflarda yerini aldı." dedi.
Maraşlıoğlu, bor kullanılarak geliştirilen ürünlere ilişkin bilgiler verdi.
Temizlik sektörüne katkı
Borun farklı sektörlerde kullanımı olduğunu anımsatan Maraşlıoğlu, nükleer, tarım, seramik ve camın yanı sıra deterjan olarak temizlik sektöründe de kullanıldığını söyledi.
Maraşlıoğlu, borun suyu ağartma, anti bakteriyel ve antifungal özellikleri olduğunu vurgulayarak, "Bunlar hijyen noktasında aranan özelliklerdir. Bundan dolayı biz de çalışmaya başladık. Özellikle kendi ülkemizdeki kullanıcıların nasıl hizmetine sunarız diye düşündük. Yaklaşık 2 yıl önce çamaşırda ürünlerimiz çıktı. Boron markasıyla hem toz hem sıvı renkli ve beyaz olarak. Orada yoğun ilgi gördü ve talepler gelmeye başladı." diye konuştu.
Borun temizlik özelliği nedeniyle öne çıktığı alanlardan birinin bulaşık olduğuna dikkati çeken Maraşlıoğlu, bunun üzerine 1,5 yılı aşkın Ar-Ge çalışması yürüttüklerini ifade etti.
Maraşlıoğlu, bulaşık makineleri için yanında parlatıcısıyla doğal bir jel ürün ürettiklerini belirterek, ayrıca elde yıkamayı tercih edenler için de bir ürün geliştirildiğini aktardı.
Tüketicinin beklentisinin temizlik olduğunun altını çizen Maraşlıoğlu, şöyle devam etti:
Çalışmalar yoğunlaştı
"İnsan sağlığı ve doğaya dost ürünler ürettik. Bu noktada çalışmalarımızı yoğunlaştırdık. Hem bor minerali kullanıyoruz hem de diğer yardımcı malzemelerimiz de doğadan bitkisel ürünler. Bulaşık deterjanımız doğal ürünler kategorisinde yer alan alternatif bir ürün. Normal piyasadaki ürünlere göre bizimki bir üst segment. Neden? Çünkü biz doğal ürünler sınıfında yer alıyoruz. Onlar da biliyorsunuz çok pahalı. Tüm tüketiciye maalesef ulaşamıyor. Bizim ürünümüz onlardan 2-3 kat daha ekonomik olarak raflarda yerini aldı. Muadillerine göre ucuz bir nokta diyebiliriz. Bakanlığımızın, kurumumuzun borla ilgili amacı, tüketiciye ulaşsın ve her kullanıcıya ulaşsın."
Maraşlıoğlu, Borel markalı dezenfektan ve Bortam markalı yüzey dezenfektanına ilişkin çalışma sürecine ilişkin ise "Onlar da salgından sonra ortaya çıktı. Yine borun antifungal özelliği biliniyor. Vitaminlerde de çok az da olsa kullanılıyor mesela. Tarımda kullanılıyor. Dünyada satılan borun büyük miktarı, yüzde 15-16'ya varan kısmı tarımda kullanılıyor. Biz de salgın çıkınca Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü ile çalıştık ve formülleri geliştirdik." değerlendirmesinde bulundu.
Dezenfektana "doğru" yaklaşım
Amaçlarının insanların doğru dezenfektana ulaşması olduğuna dikkati çeken Maraşlıoğlu, Çin'de salgın hastalığın başlamasıyla formülü geliştirmeye başladıklarını anlattı.
Maraşlıoğlu, Türkiye'de salgın ilan edildiğinde formüllerin hazır olduğunu belirterek, "Çok hızlı bir şekilde hemen üretim yerlerini ve ham maddeyi ayarladık. 10-15 gün içinde üretime geçtik. Sahada çalışan hem özel hem kamu personelinin yoğun şekilde dezenfektan ihtiyacını Borel'le karşıladık. Daha sonra kişisel temizliğin yanında ortam ve yüzey temizliği de ön plana çıktı. İnsanlar tereddüt yaşadılar. Asansöre bindim, kargo geldi virüs var mı diye. Onun üzerine Borel'in arkasından Bortam yüzey dezenfektanının formüllerine başladık. Yaz ortasında da Bortam formülleri oluşmuş ve ürüne dönüşmeye başlamıştı." ifadelerini kullandı.
Her iki ürünün de testlerden geçtiğini ve Sağlık Bakanlığından da gerekli ruhsat onaylarını aldıklarını ifade eden Maraşlıoğlu, temizlik, sağlık ve hijyen önceliğiyle söz konusu ürünlerin satışa sunulduğunu açıkladı.
Tanıtım aşamaları
Maraşlıoğlu, söz konusu ürünlerin Türkiye dışına da yayılacağını düşündüğünün altını çizerek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Önce ülkemizde kendi halkımızın ihtiyacını karşılayıp, sonra yurt dışında hem talep olabilir hem biz ürünümüzü tanıtarak farklı ülkelerde kullanılmasını hedefliyoruz. Ar-Ge olarak yeni ürünler ve formülleri geliştirmeyi hedefliyoruz. Biz kendimiz kullanmasak da sektöre de yardımcı oluyoruz. Cam, fiberglass, yanmaya dayanıklı ürünler, plastik ve ahşap gibi sektörler var. Belli miktarlarda ürünler vererek denemelerine yardımcı oluyoruz ve bilimsel destek sağlıyoruz. 2021'de de yeni haberler, müjdeler verebiliriz. Gerek Bakanlığımız gerek kurumumuz vakti geldiğinde bunları söyleyecektir."
Kaynak: AA