"TÜİK'in Ticaret Bakanlığı iş birliğiyle oluşturarak açıkladığı Ağustos ayı GTS (Genel ticaret sistemi) dış ticaret verilerine göre; Türkiye'nin ihracatı 2021 yılının Ağustos ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre %51,9 artarak 18,92 milyar USD olurken, aynı dönemde ithalat %23,6 artarak 23,18 milyar USD olarak gerçekleşmiştir. Böylece dış ticaret açığı, Ağustos 2020 – Ağustos 2021 dönemleri arasında %32,4 azalmış ve 4,26 milyar USD olmuştur. İhracatın ithalatı karşılama oranı ise söz konusu dönemde %66,4'ten %81,6'ya yükselmiştir."
Tera Yatırım Başekonomisti Enver Erkan, "Ağustos ayında içerisinde en çok ihracat yaptığımız ülke Almanya olurken, onu ABD, İngiltere ve Irak takip etmektedir. Avrupa Birliği'ni oluşturan 27 ülkeye ihracat %51,1 artarak 11,14 milyar USD olurken, AB'nin toplam ihracatımız içindeki payının %41,3'ten %41,1'e gerilediği görülmektedir. İthalat kalemlerinde; Ağustos 2021'de ilk sırayı Çin alırken, onu Rusya, Almanya ve ABD izlemiştir. Ağustos ayında ara malların (hammadde) toplam ithalat içindeki payı artarken, sermaye ve tüketim mallarının payı azalmıştır. Yüksek teknolojili ürünlerin ihracatının toplam ihracatımız içindeki payı %3,1 olurken, aynı grubun ithalatının toplam ithalatımız içerisindeki payı ise %13,2 olmuştur" yorumunu yaptı.
"Mal ve hizmet ihracatı tarafındaki olumlu görünüm devam etmektedir"
"ÖTS'ye (Özel ticaret sistemi) göre, Türkiye'nin ihracatı 2021 yılının Ağustos ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre %52 artarak 17,87 milyar USD olurken, aynı dönemde ithalat %23,2 artarak 22,36 milyar USD olarak gerçekleşmiştir. İhracatın ithalatı karşılama oranı ise söz konusu dönemde %79,9 olmuştur" diyen Erkan analizinde şunlara vurgu yaptı:
"Salgın etkilerinin gerilemesiyle birlikte mal ve hizmet ihracatı tarafındaki olumlu görünüm devam etmektedir. Dış ticaret açığı ve turizm gelirlerinin eş zamanlı katkısı da cari açık tarafında yıllık bazda düşüş eğilimini desteklemektedir. Ağustos ayının da bu etkileri yansıtan bir dönem olması itibariyle, cari açık tarafında yıllık bazdaki düşüş etkisini izlemeye devam edeceğiz. İthalat açısından çift yönlü bir risk dengesini izlemek durumundayız. Çünkü geçen yıla göre elemine olan altın ithalatının yerine yüksek hammadde ve enerji fiyatlarının olumsuz etkisi gelmiştir. Dolayısıyla, enerji dahil ithalat eğilimlerimiz artış yönünde seyretmeye devam ediyor. Kurlardaki artış ile döviz bazlı fiyatların etkisinin artması ve küresel üretim açığının enerji emtia grubunda yaptığı yukarı fiyat baskısı bu kompozisyonda durumu zorlaştırabilir. Ara mallarının da ithalat içindeki payının artma eğiliminde olduğunu görüyoruz. Bu kalemdeki artışın üretime dönüş hızı bağlamında özellikle ihracat tarafındaki yansıması çok yoğun şekilde dış talep ile alakalıdır"
"Temkinli yaklaşımda bulunulması gerektiğine inanıyoruz"
Analizde şu yoruma yer verildi:
"Sanayi aktivitesi bağlamında, genel büyüme eğilimlerinin 3Ç21 itibariyle bazı yavaşlama emareleri verdiğini gözlemlemekteyiz. Nitekim, yıllık sanayi üretim artış oranları güçlü çift hanelerden (çok yoğun şekilde baz etkisinden), güçlü tek haneler seviyesine gerilemiştir. Buna karşılık, imalat PMI rakamları sanayinin halen büyüme bölgesinde kalmaya devam ettiğini göstermektedir. Sanayi tarafında da Temmuz ayındaki dönemsel yavaşlama etkisinin Ağustos ayındaki geri dönüş etkisine bakmak gerekecek ki, arındırılmış bazda reel sektör güven endeksi ve kapasite kullanımındaki artış bir toparlanma efekti görebileceğimizi gösteriyor. Yine de, küresel üretim açığı ve ekonomik stres unsurları dış ekonomiler açısından yavaşlama riski göstermektedir. Dolayısıyla, işin bu boyutunda da biraz temkinli yaklaşımda bulunulması gerektiğine inanıyoruz.
Ağustos ayına dair olumlu göstergeler çerçevesinde, cari açıkta düşüş etkisinin de aynı dönemde verilere yansıyacağını düşünüyoruz. Yıl genelinde cari açık beklentimizi 20 milyar USD olarak devam ettiriyoruz. Cari açık / GSYH oranı beklentimiz ise %2,6"