Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki toplantı yaklaşık 2 saat 30 dakika sürdü. Toplantı sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar satırlar:

Türkiye artık kendi ekonomik ve sosyal programlarını geliştirebilen ve hayata geçirebilen güçlü bir ülkedir.

BM'de ülkemizin uluslararası resmi adını Türkiye'ye çevirmiş olmamız da bu yeni dönemin sembollerinden biridir.

Türkiye artık siyasi ve güvenlik önceliklerini bizzat kendisi tayin eden ve uygulayabilen bağımsız bir ülkedir.

Daha düne kadar bize ''Beceremezsiniz'' dedikleri ne varsa başardık. İstihdamı yüzde 42 yükseltmeyi başardık. Türkiye kendisine biçilen gömlekleri yırtmış, mazisiyle arasına çekilen duvarı yıkmış bir ülkedir.

Ödediğimiz her bedele çektiğimiz her sıkıntıya değecek parlak bir gelecek bizi bekliyor.

Sınır ötesi harekatlarımızdan NATO içindeki tartışmalara, ekonomi programlarımıza kadar idrak noksanlığının emarelerini görmek mümkündür.

2053 vizyonumuzu somut hedeflere dönüştürecek çalışmaları titizlikle yürütüyoruz.

Dün 5 Haziran Dünya Çevre Günü münasebetiyle evrenin bize Allah'ın bir emaneti olduğunu tekrar hatırladık.

Birileri çevre adına sadece salon toplantıları yaparken biz evlatlarımıza daha yeşil şehirler çıkaracak hizmetlere imza attık.

Dünyada orman varlığını yükselten nadir ülkelerden biriyiz.

Birçok proje ile şehirlerimizin hayat kalitesini yükselttik.

Enerjide güneşten rüzgara yenilenebilir kaynaklara yaptığımız yatırımları daha da artırıyoruz.

Bilim ve teknolojide üniversitelerimizden araştırma merkezlerimize kadar tüm tesislerimizi yeşil kalkınma sistemine dahil ediyoruz.

Finansmanda temiz üretim modellerine yönelik yatırımları destekleyerek ülkemizin cazibe merkezi haline gelmesine destek veriyoruz.

Eğitimde önümüzdeki dönemden itibaren yeşil dönüşüm sisteminin önümüzdeki seneden itibaren müfredata girmesini sağlıyoruz.

Varsın birileri yalan iftira ve ülkesine ihanetle uğraşsın. Biz 2053 vizyonumuzu hayata geçirmek için gençlerimizle çalışacağız.

Enflasyon bir sorundur ama Türkiye'de sorunların asıl sebebi bu başlık mıdır?

Bizim ekonomi modelimiz hattı müdafaa değil sattı müdafaa stratejisinden oluşuyor.

Yüksek faizle asıl kazanan bir avuç tuzu kuru kesim, kaybeden ise üretimin düşmesi sebebiyle geleceği kararan milyonlar.

Ülkemizde teknik anlamda enflasyon değil fiili bir hayat pahalılığı sorunu var.

Talep kaynaklı bir fiyat artışı yok, üretimde bir sıkıntı ile karşı karşıya değiliz.

Ülkemize döviz girişini hızlandıracak yeni yöntemler geliştiriyoruz.

Ülkemizin asıl ihtiyacı olan yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla büyüme esaslı Türkiye ekonomi programımızı uygulamaya başladık.

Faiz, fahiş fiyatlar ve enflasyon

Bu iktidar faizi artırmayacaktır, biz faizi düşürmeye devam edeceğiz.

En büyük hassasiyetimiz istihdamı koruyarak, insanlarımızın üzerine kalıcı yük binmesine engel olmak.

Fiyatları artan ürünlerin tedarikini artırarak stokçuların oyununu bozacağız.

Temmuz ayındaki enflasyon farkı artışlarıyla ücretlileri biraz daha rahatlatacağız.

Ek gösterge artışıyla çalışanı ve emeklisiyle tüm kamu görevlilerine verdiğimiz sözü tutuyoruz.

Kamu çalışanları lehine bir fedakarlıkta bulunarak, tüm memurlarımızın ek göstergelerinde 600 puanlık bir yükseltmeye gitmeyi kararlaştırdık.

Yardımcı hizmetler sınıfındakiler dahil, ülkemizdeki 5,3 milyon kamu görevlimizin tamamı, önümüzdeki yılbaşından itibaren bu düzenlemeden yararlanacaktır.

Genel müdür yardımcılarının ek göstergeleri 3 bin 600'den 4 bin 400'e, şube müdürü, ilçe müdürü seviyesindeki yöneticilerin 2 bin 200'den 3 bine çıkacak.

Memurlarımızın maaşlarında küçük de olsa artış sağlamasının ötesinde asıl emekli ikramiyeleri ve emekli maaşlarında ciddi kazanımlar getiriyor.

Yapılan artışlar elbette, halen emekli olan kamu görevlilerinin maaşlarına da yansıtılacaktır.

Yılbaşında, tüm çalışanların durumlarını ekonomide gelinen noktaya uygun şekilde gözden geçirerek herkesin hakkını almasını temin edeceğiz.

Bir yandan fiyat artışlarını durduracak, diğer yandan her kesiminin gelir kaybını telafi edecek programımızı uygulamayı sürdürüyoruz.

Binaların yalıtım çalışmalarında kullanılmak üzere, daire başına 50 bin liraya kadar, 60 ay vadeli ve 0,99 faiz oranıyla kredi imkanı getiriyoruz.

Sosyal yardım bütçesini daha da genişletiyoruz. Türkiye aile desteği programıyla dez avantajlı ancak mevcut programlardan yararlanmayanlara yönelik yeni paketi devreyi alıyoruz.

Haziran ayının 3. Haftasından itibaren başvurulacak. İlk ödeme kurban bayramı öncesi yapılacak.

TRTHaber